Savaş'ın Ağzından
Elmer'in ortadan kaybolmasıyla aramaya koyuldum. Her yeri ararken bir türlü bulamadım. Sinirli halimi gören Koray
" Ne oldu bir sorun mu var Savaş? " dedi. Sinirle sağ elimi saçımdan geçirip
" Elmer yok oğlum ortada. Her yeri aradım yok " dedim.
" Nasıl yok lan? " dedi.
" Basbayağı yok işte. Kafayı yiyeceğim nerede lan bu kız? " dedim. Koray
" Tamam abi bir sakin ol en son gelin odasına gidiyordu. Gelinliği kirlenmişte " demesiyle koşarak gelin odasına girdim. Yok işte yok. Sinirle duvara yumruk attım. Odadan çıkarken Koray'ın seslenmesiyle ona döndüm. Elinde bir kağıt vardı. Gözlerimi kısıp
" O ne kardeşim? " dedim sakin tutmaya çalıştığım sesim ile. Koray
" Şey kardeşim sakin ol önce. Sana yazılmış " dedi. Elinden hemen kağıdı aldım.
Savaş, özür dilerim sözümü tutamadım. Ama beni de anla yapamam. Ben Efe'yi severken senin ile Urfa'da yaşayamam. Sana yalan söylediğim için gerçekten çok üzgünüm ama yapmak zorundaydım. Hayallerimin peşinden gitmek zorundaydım. Gerçekten çok özür dilerim. Kardeşlerine bakması için benden daha iyilerini bulabilirsin. Umarım mutlu olursun. Sakın beni aramaya kalkma zaten evli değiliz. Nikah memurumuz sahteydi. Seni sevmeye çalıştım ama olmadı özür dilerim. Güzel yüreklin
Mektubu okuduktan sonra sinirle mektubu yırttım. Masanın üzerindekileri yere attım.
" Bunu bana nasıl yapar lan. Ben ona güvendim lan. " diye sinirle bağırdım. Koray sakinleştirmeye çalıştı fakat bir faydası olmadığını görünce yumruk attı.
" Kendine gel lan sinir etme beni. Sen Savaş Emre Karahansın lan bir kız için bu hallere mi düştün? " dedi.
" Güvendim lan güvendim ben ilk defa 5 sene sonra birine derdimi anlattım. Nasıl bir hayatım olduğunu anlattım. Lan ben ona kendi canımdan çok sevdiğim kardeşlerimi emanet ettim. Niye lan niye herkes bırakïp gidiyor. Fazla mı değer veriyorum. Önce annem sonra Elmer. " dedim. Koray
" Tamam kardeşim hadi sakin ol kalkta gidelim bu lanet yerden. " dedi. Sinirle kalkıp
" Benim başka bir işim var " dedim ve salondan çıktım. Arabanı süslerini söküp arabaya bindim. Koray'da yanıma bindi.
" Koray in abicim arabadan " dedim. Koray
" Hayır nereye gidiyorsan beraber gidiyoruz " dedi. Fazla uzatmadan gaza bastım. Nikah dairesine gelip nikah memurunu buldum. Odasına girip Koray'a dışarıda beklemesini söyledim. Adam beni görünce beti benzi attı.
" Ben birşey yapmadım. Hepsini gelin söyledi. Ailem ile tehdit etti beni " dedi.
" Doğru söyle. Şimdi nikah sahte mi? " dedim. Titreyerek
" Evet " dedi. Yumruğu çakıp odadan çıktım. Koray
" Noldu? " dedi.
" Dedikleri doğru, nikah sahte. Elmer tehdit etmiş " dedim.
" Saçmalıyorsun " dedi.
" Lan ben yalan mı söylüyorum? " dedim. Koray
" Bunu Elmer'in yapacağına inanıyormusun? " dedi.
" Bilmiyorum. Ya Elmer'in öyle durduğuna bakma delidir o " dedim ve nikah salonunu terkettim. Boynumu sıkan kravattan kurtulup bir kenara fırlattım. Koray
" Şimdi napıcaz. Baban arayıp duruyor ne söyleyeceğiz? " dedi
" Bırak ya hepsi onların yüzünden oldu zaten. Tutturdular evlende evlen diye al işte gördüler evlenmeyi " dedi.
Akşam konağa geldiğimizde herkes konaktaydı. Şengül
" Ben biliyordum zaten o kızın böyle yapacağını " dedi. Kimseyle konuşmadan odama geçtim. Annemin gelinliği yatağımın üstündeydi. Annemin gelinliği giydiğinde ne kadar mutlu olmuştum oysa ki. Ne kadar da yakışmıştı. Keşke giymeseydi, benim melek annemin giydiği gelinliği giyipte kirletmeseydi. Ben nasıl izin verdim buna. Nasıp ihanet ettim anneme. Sinirle gelinliği yere fırlattım. Dışarıda seslerin çoğalmasıyla odadan çıktım. Aşağı indiğimde gördüklerim ile şok oldum. Tam karşımdaydı, gelmişti, bırakmamıştı bizi. Gözlerinin içine baktığımda hayal kırıklığı ile bakıyordu. Kimse ile birşey konuşmadan ilerledi. Şengül
" Bak şuna hem düğünden kaçsın hemde birşey konuşmasın " dedi. Elmer gözlerini Şengül'e çevirdi keskin bir bakış atıp birşey demeden merdivenlerden çıkmaya başladı. Odamıza girdiğinde bende arkasında girdim. Dolaptan çamaşır alıp banyoya giderken kolundan tuttum.
" Konuşmamız gerek. Bir mektup ile ortadan kaybolup şimdi birşey olmamış gibi yerleşemezsin " dedi. Sinirli bir şekilde bana bakıp kolunu kurtardı. Banyoya girip kapıyı kitledi. 1 saat sonra gözleri kıpkırmızı saçları ıslak bir şekilde çıktı. Birşey demeden odamın içindeki diğer odaya girip yatağa girdi.
" Peki yarın konuşuruz. Ama kaçışın yok Elmer. Yarın kesin konuşacağız. Saçlarını kurutmadan uyuma " dedim ve kendi odama girdim.
Bölüm Sonu
Sizce neler oluyor?
Elmer neden konuşmuyor?
Başına neler gelmiş olabilir?
Yorumlarınızï bekliyorum?
Bir sonraki bölümde görüşmek dileğiyle ✋✋✋✋
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAȘ BELASI BEŞİK KERTMEM
RandomELMER AYDIN ~ 19 yaşında, Beşik kertmesine mağdur edilmiş, deli dolu, sevecen, asabi ve dünya güzeli biri. SAVAŞ EMRE KARAHAN ~ 20 yaşında, Beşik kertmesine mağdur edilmiş, sinirli, huysuz, çapkın bir o kadar da yakışıklı biri. EFŞAN METİN ~ Savaş'ı...