Bu açılan aşk kapısı hikayemizle beraber ruh hâlimizi de fena çevirmez mi..
Okulun bahçesinde bej rengi ceketiyle mevsimle âdeta bir âhenk içinde görünen kıza doğru ilerledik hiç istifimizi bozmadan.Yanından geçip okulun içine girerken birbirimize tebessüm edip ilerledik.Kapıyı geçer geçmez Adar hemen çevirip kapının arkasına yasladı beni ve yüzündeki o masum telaşla,
"Ne?Gülüştünüz?Ne alaka abi yaa,ne oluyor ha?!"
"Kolumu bırakacak mısın,polis mi çağırayım bebeğim ?"
"Ya tamam,söyle hadi.."
"Dün bizim pastaneye gelmişti,ağlamıştı sanırım.Yardım edebileceğim bi konu var mı diye sordum o da olmadığını söyledi ve gitti.Bugünde karşılaşınca işte..Öyle yani..."
Sınıfa gidene kadar kendi kendime Cansel ile bugün mü konuşsam..Yarın mı konuşsam..Numarasını mı alsam..Ezgi mi konuşsa daha iyi olur diye kafayı yiyecek vaziyetteyim derken Adarın kolumu kolundan bir anda çıkarmasıyla kendime geldikten sonra en arka taraflarda tahtıma geçiş yaptım bir hışımla..
Derste yine kendimden bitik haldeyken kurtarıcı çıkış zili sesi sonrası yine bir araya geldik ve aşağıya inip kapının önünde amaçızca birini bekliyormuşuz gibi bekliyorduk ve o sırada Cansel ile konuşmayı planlıyorduk. Adar yanımızdan ayrılıp arabaya gitti ve Canselin gelmesini bekledik.Gelince ona akşam bir yerlerde buluşup onunla birşeyler konuşmam gerektiğini söyledim.O da rahat bir tavırla onayladı.
Daha sonra biraz dolaştık bir süre. Adar bizi eve bıraktı ve o da evine gitti.Eve gelince saat 5-6 civarlarıydı.Geç kalmamak adına Ezgi'nin yönlendirmesiyle hazırlanmaya başladım.Kıyafetlerimi çıkarıp daha güzel birşeyler geçirdikten sonra üzerime,Cansel ile haberleşip evden çıktım.İzmir'in işlek caddelerinden birinde,bir kafede buluşacaktım güzel kız ile.Daha önce ben vardığım için bir 10-15 dakika bekleyerek; Adaar: 17 okunmamış mesaj istilasına uğramıştım.Bir süre sonra Cansel gelmişti ikimizde sütlü kahvelerimizi sipariş verdik ve sanırım konuya girmem gerekiyordu...
" Canselcim..Şimdi..Şöyle ki... "" Keşke anlasam ne demek istediğini de.."
" Peki...Söyleyeceklerim biraz klişe kaçabilir fakat bu bizim için güzel bi mesele bir yandan da.Bizim Adar var ya..Sana karşı güzel şeyler hissediyor birkaç zamandır.Yani açık konuşacak olursam çoğu kez kakara kikiri yaptık aramızda birilerinden hoşlanıyor gibisinden fakat bu sefer ilk defa birine öylesine masum baktığını farkettim.O da sen işte..."
"...Ne diyeyim,ne diyeceğimi bilmiyorum ki şuan..Hiç,hiç fatketmemişim."
"Yok yok,kendini bi açıklama yapma mecburiyetinde hissetme sakın.Ben sadece seninle paylaşıp,bilmen gerektiğini düşündüğümden söyledim.Elbette karar ve zaman senin."
Öylece sustuk bir süre ve başka konulardan konuştuk.Ondan ayrıldıktan sonra Adar ve Ezgi ile buluştum ve konuştuklarımızı tartıştık biraz.Az da olsa bozulmasına rağmen bana çaktırmaması gözlerden kaçmazdı elbette...Şu sevgili meseleleri hep bi saçma gelmiştir bana.Bilmem neden..
Karşılıklı hissedilen o masum ve güzel duygular orta bir noktada buluşunca bir süre gelen o tatlı duygu artık çağımızda karmaşıklıktan başka birşeye iliştirlememiştir.
Bakalım bizde rastgelir miyiz şu hikâyede...Cansel ;
Tek pencereli odamın sabahına uyanırken,içeriden yüksek sesler geldiğini işittim fakat yine abim hararetli bir şekilde telefonda biriyle tartışıyordu.Benim ayak seslerimi duyunca konuyu değiştirerek telefonu hemen kapattı.
Onu görmezden gelerek direk mutfağa geçtim ve amaçsızca buzdolabının içerisini incelemeye başladım.O sırada Arin içeri girdi.
"Bugün ne yapacaksın?"
"Hiç,okul falan.." diye geçiştirip odama çıktım.O da alışmıştı benim bu hallerime.Ben odama hazırlanmaya çıkarken kapıyı çarpıp çıktığını işittim.Hızlı bir şekilde hazırlanıp evden çıktım bende.
Okula vardığımda Eliz ve Ezgi'yi gördüm ve onlara doğru ilerledim.Aklıma yine geçen akşamki konu geldi.Adar'la uzun zamandır tanışmadığımız için bu kadar kısa sürede bana hissettikleri şaşırtıcı gelmişti..Umursamamaya çalışarak kızların yanına vardım ve içten bir gülüş bahşettim onlara.Çok samimi buluyordum kızları kendime.
"Nasılsınız kızlar?"
"İyiyz Canselcim,sen nasılsın bakalım?" dedi imalı bir şekilde Ezgi.
Bu imanın nedenini çok iyi anlamıştım.
"Ezgi lütfen bak gerçekten utanıyorum.Yani ne bileyim daha önce böyle aşk itirafları geldi ama pek umurumda olmadı açıkçası.Ve uzun zamandır da olmuyor.Şimdi böyle olunca...Of kızlar çok daraldım vallahi." dedim. O kadar hızlı ve heyecanlı söyledim ki,elim ayağım birbirine girdi.Eliz hemen lafa atladı "Tamam Cansel,seni zorlamıyoruz elbette.Ama çok zaman geçmeden karar ver sende olur mu? Adar'ı fazla oyalama" dedi ciddi bir şekilde.
"Tamam ama beni anlayın ve sakın yanlış anlamayın olur mu?" dedim.
Kızlar birbirine baktı ve güldüler.
"Tamam canım sıkıntı etmene gerek yok,ne karar verirsen biz senin arkadaşınız artık.Sakın bizden çekinme." dedi Ezgi ve okula girdik.Adar'ı okulda görememiştim.
"Eliz,Adar'ı göremedim." dedim.
Eliz, "Onun dersi olmadığı için gelmedi bugün." dedi.
"Ha anladım." dedim bende.
Derse istemeye istemeye girdim.Çünkü bu düşünceler aklımdan çıkmıyorken ders falan dinleyemezdim.Derste Adar'ı düşündüm.Aslında iyi çocuktu.Hem yakışıklıydı da.Güveniyordum da sanki biraz..Ama içimde birşey buna engel oluyordu.Bende bu şey her neyse biran önce bitmesini diledim.Yoksa bende yıpranacaktım.
Kendimi yiyip bitirmem dışında bir gelişme olmadı okulda.Yine aynı rutiniyle devam etti.Eve doğru yürüdüm bende.Eve vardığımda kapının önünde Arin'n arabasını gördüm.Şaşırdım haliyle.Çünkü nu saatlerde evde olmazdı.Hep geç saatlerde eve gelir ve hep içmiş olurdu.
Bende ne olduğunu anlamak için eve girdim.Gördüğüm manzara hiçte hoş değildi...Oy+yorumlarınızı bekliyoruzz😘
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜN IŞIĞI
Teen FictionDaimi bir sevgidir ki insanoğlunun iradesini yücelten.. O, yıllar boyu tapacağına inanırmışçasına sevginin peşinden koştu. Hayır hayır,bu tam olarak sadece aşktan ibaret değil ; Dört duvarla çevrili sıcak bir odada o, annesi ve babasıyla beraber bir...