critical care

1.1K 98 58
                                    

Halsey-Hurricane


"Lanet donlarını sürekli evin her bir köşesinde görmeye devam edeceksem buna daha fazla katlanabileceğimi sanmıyorum, Zayn." 

"Ben hasta ve yorgunum beni idare etmek zorundasın." baygın bakışlarımı suratında gezdirdiğimde oflayarak boxerımı suratıma fırlattı. Onunla yaklaşık iki haftadır aynı evde kalıyordum ve bu yalnız kalmaktan bin kat daha iyiydi. 

Bazı zamanlar benimle kavga ediyordu, bu genellikle onu utandırdığım zamanlarda oluyordu,  yada eşyalarım evin içine dağılmaya başladığı zaman. Ama çoğunlukla arada bana takılı kalan dalgın bakışlarını yakalayıp onunla alay ediyordum. Kızarması hoşuma gidiyordu yada onu utandırmak.

Şu anlık iki arkadaş gibi çok iyi idare ediyorduk, arada onu alıcı gözüyle farkında olmadan süzsem bile onunla sevişmeden vakit geçirebiliyor olmak eğlenceliydi. İlaçlarımın yan etkilerinin ben motivasyonumu yüksek tuttukça hafiflediğini hissedebiliyordum ama bazı zamanlarda bu dayanılamayacak gibi oluyordu.

Bazen uyurken kalbime yada başıma saplanan ağrıyla uyanıyordum ve artık azalmış olsa da ortalıkta ölü gibi dolaştığım zamanlarda Alaska benim için çok fazla endişeleniyordu. 

"Nasıl hissediyorsun?" taze sıkılmış meyve suyunu elime tutuşturup mümkün olduğunca uzağımda oturdu. Bunun sebebi çekinmesi değildi, ondan bana mikrop bulaştığını ve belki de bazı günler bu yüzden berbat bir halde olduğumu söylüyordu.

Elbette ki aptalcaydı ancak şu yakın olmama olayında kullandığını bir bahaneydi ve bunun elbette ki farkındaydım.

Meyve suyundan bir yudum aldıktan sonra zorla yutkundum.

Tanrım. İğrençti.

"Mümkün olduğunca tadını düzgün tutmaya çalıştım." diye mırıldandı suratımın halini görünce. Onu onaylarcasına salladım ve masanın üzerindeki telefonunun ekranı gelen mesajla aydınlandığında kim olduğuna göz ucuyla baktım. 

Siktiğimin Harry'si. Benimle kaldığı süre boyunca onunla çok fazla yakınlaşmıştı. Attığı mesajlara gülüyordu, gecenin bir yarısı birbirlerini arıyorlardı, dışarı çıkıyorlardı ve daha fazlası. Kesinlikle çileden çıkmak üzere olduğumu hissediyordum.

Açık bir şekilde flört ediyorlardı. Onun hala beni sevdiğini biliyordum. Beni severken neden gidip onunla konuştuğunu bilmiyordum ama.

Çünkü ona arkadaş kalmayı teklif ettin ve belki de seni unutmaya çalışıyordur.  İç sesim düşüncelerimin yerini aldığında  gözlerimi devirdim ancak iç sesimden yeni bir konuşma balonu daha belirdi.

Yada başlamıştır bile.

Ah siktir oradan. Onun beni nasıl sevdiğini biliyordum bu kadar kısa bir sürede unutması imkansızdı. "Eee, bugün ne yapıyoruz? Film izlemek ister misin? Patlamış mısırları ben yapıyorum." ona göz kırpıp bardaktaki meyve suyundan bir yudum daha aldım.

"Harry birazdan beni almaya geleceğini söyledi, yarın akşam yapsak olmaz mı?" mahcup bir ifadeyle yüzüme baktığında derin bir nefes aldım. "Üzgünüm, teklifim sadece bu gece için geçerliydi." 

Bardağı bitirmeden masaya bırakıp yukarı çıkmak için koltuktan kalktığımda kaşlarını çatarak bana baktı. "Meyve suyunu bitirmen gerekiyor, Zayn." 

"Canım istemiyor."

"Birkaç gündür daha iyisin, vitamin ağırlıklı beslenmen gerekiyor, lütfen bunu aksatma." beni oturtup bardağı tekrar elime tutuştururken bitirene kadar başımda dikilecekmiş gibi görünüyordu. "Zaten iyi hissetmiyorum. Midemi bulandırıyor." diyerek bardağı tekrar bıraktığımda tam önüme, yere oturdu.

Barmaid || z.mHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin