ALİSA: Direniş#wattsy2017

BÖLÜM 5: "ALFA-85"

Uzun bir aranın ardından yeniden yeni bölümle karşınızdayım. Umarım beğenirsiniz. Yapacağınız yorumları dört gözle bekliyorum.

Konuşmanın ardından General dışarı çıktı. Dudaklarından okuduğum şeylerin ardından kulaklarım beni sağır edercesine uğuldamaya başlamıştı.Daha fazla dikkat çekmemek için içerdekilere artık bakmıyordum. Duyduklarımı anlamlandırmaya ve sindirmeye çalışırken bir yandan da
beni evime yollayıp başıma da robot polis dikecekleri gerçeğiyle yüz yüze kalmıştım. . Bunun adı evde hapis olacağım demekti. Gerçektende en ufak bir şeyde Generalin tabiriyle işimi mi bitireceklerdi? Bu aradıkları kişi her kimse korktular gibi burdakileri öldürecek kadar tehlikeli miydi?

Başım ellerimin arasında ,öne doğru eğilip, siyah deri ayakkablarıma baktığım sırada ,kapıdan içeriye elinde küçük bir tüple sarışın kadın girdi. Bu sefer Engin Çelik camın arkasından bizi izliyordu.

Generalin benim kanımı almalarını istememsine rağmen bu iki kişinin kanımı almak istemeleri evime gitsem dahi peşimi asla bırakmayacakları anlamına geliyordu. Kadının gelip cebinden çıkardığı mavi elektronik şırıngayla benden kan almasını ve onu elindeki tüpe boşaltmasını ifadesiz bir şekilde sanki rutin bir şeymiş gibi izlemekle yetindim. Ne yapabilirim ki? Dudaklarını okuduğumu onlara anlatmak intihardan farksız olurdu.

Kan örneğinden sonra Engin Çelik kadına eliyle içeri gelmesini işaret etti. Kadın içeriye girince yüzleri bana dönük bir şekilde konuşmaya başladılar , bende dudaklarını okumaya başladım.

"Tetra programı ne zaman devreye girecek ?" Engin Çeliği'n bu sorusuna karşılık kadın:

"Hazır olduğunda. " yanıtını verirken bir yandan da iki kolunu bir birine kenetleyerek konuşmasına devam etti:

"Şu kızın bakışlarında beni rahatsız eden bir şey var ama çözemedim. Gönder bu kızı bakışlarını sevmedim. "

Bahsettikleri Tetra programını merak ederken: "Düşündüğün şeyi sakın yapma . Düşündüğün şeyi sakın yapma!" diye kendi kendime konuştuğum sırada tamda düşündüğüm şeyi yapmak için ani bir hareketle acaba çevirdikleri gizli şeylerle alakalı bir bilgi var mıdır diye yerimden kalkıp biraz ilerde duran Generalin açık unuttuğu bilgisayara boynumdaki kartı çıkartıp kart okuma hanesine yerleştirdim . Tetra adlı şifreli bir dosya görünce heycandan kalbimin bir an duracağını sandım. Tetra dosyasını karta kopyaladıktan sonra hiç bir şey olmamış gibi tekrar yerime ,koltuğuma ellerimi birbirine kenetleyerek masum bir şekilde oturdum. Bu sırada yanıma robot polisle Engin Çelik geldi. Bu robot polis benim beyaz duvarlara çevrili odada gördüğüm bir kısmı insan gibi olan robottu. Güzel... Daha varlığından bile haberdar olmadığımız bir robotla beni evime göndereceklerdi. Hemde hiç bir güvenlik önlemi olmadan. Zaten neden güvenlik önlemi bekliyorum ki, en ufak bir pürüz de işimi bitirecek bir teneke kutusu için .

"Seni bir kaç günlüğüne sakinleşmen için evine göndereceğiz. Daha sonra tekrar okuluna dönersin. Alfa-85 seni evine kadar götürecek. Emri onayla Alfa-85."

" Onaylandı."

Bana yalan söylemelerine karşılık, alaycı bir gülüş yanlışlıkla ağzımdan kaçmış gibi :

"Alfa-85 . İsmi bu mu? Ondan bir insanmiş gibi bahsediyorsunuz. " dedim.

" Bir insan olmayabilir. Ama gelecekte insanlığa insanlardan daha faydalı olacağı kesin."