*XVI.*

7.5K 395 52
                                    


👨‍👩‍👦 

Aynı rüyaya 
Baktığımız 
Farklı aynalarda 
Kalbimizi kırdığımız 

Gece _ Derbeder 

     Delfin öğle yemeğini Arda ile birlikte yemekhanede yedi. Arda'ya Derin'i söylemediği için çok kızgındı. Arda bir gün öncesinde telefonda Uludağ için konuştuklarında en azından bunu söyleseydi Delfin'in öğrencilerinin önünde öylesine nutku tutulmazdı. Delfin öfkeyle bir nefes üfleyerek kafasını kaldırdı ve yemeğine gömülmüş bir şekilde bakışlarından kaçınan Arda'ya baktı. 

"Daha ne kadar önündeki tabakla kendini saklamaya çalışacaksın?" dedi Delfin sessizliğe dayanamayarak bezgin bir sesle. Arda elinde çatalla duraksadı. Kafasını kaldırmadan gözlerini Delfin'e çevirdi. 

"Mümkünse öfken geçtiği zaman." dedi ince bir alayla. Sonrasında hemen gözlerini indirdi ve yemeğine devam etti. 

"Bu oldukça uzun bir zaman alacak." dedi Defin soğuk ve alaycı bir sesle. Arda pes edip çatalını bıraktı ve peçeteyle ağzını sildi. 

"Tamam, saldırı için hazırım." dedi iç çekerek. 

"Saldırı mı? Ne saldırısı? Hem Derin'i Othello'da başrol için seç ve bunu bana söyleme hem de saldıran ben olayım, öyle mi?" dedi Delfin öfkeyle. Arda elini birbirine girmiş dağınık kumral saçlarına daldırdı. 

"Unuttum, tamam mı? Aklımdan çıkmış." dedi oflayarak. 

"Unuttun mu? Altı yıllık arkadaşına yönetmeni olduğun oyunda başrol verdiğini unuttun diyelim. Sekiz yıllık arkadaşına bunu söylemeyi nasıl unutursun?" dedi Delfin gözlerini devirerek. 

"Burada altı Derin, sekiz de sen oluyorsun, değil mi?" dedi Arda alaycılığa sığınarak. 

"Dalga geçme, Arda! Senin yüzünden sınıfın ortasında araba farı görmüş tavşan gibi kaldım." dedi Delfin ateş saçan gözlerle. Arda kahkahasını bastıramayarak kafasını hızla eğdi. Elleriyle gözlerini kapattı. 

"Gülme!" dedi Delfin sesini ciddi tutmaya çalışarak. Arda kahkahalarla gülerken Delfin için sinirli kalmaya çalışmak zordu. 

"Ne gibi kaldın, ne gibi?" dedi Arda omuzları sarsılırken. 

"Arda! Yeter! Herkes bize bakıyor!" dedi Delfin sinirli bir sesle. Ama gülmesine engel olamamıştı. Arda kafasını kaldırdı ama gözlerini masadan ayırmadı. 

"Gülme!" dedi Delfin tekrar ama Arda kaşlarını itiraz eder gibi kaldırdı. Delfin dudaklarını birbirine bastırarak gizlemeye çalıştı ama kahkahasını bastırmaya çalıştığı çok belliydi. Sonunda Arda biraz olsun sakinleşmeyi başarabilmişti. Boş tabakların olduğu tepsiyi yana itti. Eliyle masadaki kırıntıları ittirdikten ve temiz olduğundan emin olduktan sonra iki dirseğini de masaya dayayıp ellerini çenesine dayadı. 

"Bak, üzgünüm. Sana söylemem gerektiğini biliyordum ama zaten onunla buluşana kadar rolün ona verildiğini bilmiyordum. Sonradan haberim oldu. Dün seninle konuştuğumuz sırada oyunun son ayarlamaları yüzünden fazlasıyla yoğundum. Aklımdan çıkmış. Özür dilerim." dedi Arda ciddi bir sesle. 

"O olmak zorunda mı?" dedi Delfin gözlerini tabağına çevirerek. 

"Artık isimler belirlendi. Elimden bir şey gelmez. Bir sorun mu var, Delfin?" dedi Arda gözlerini kısarak. Delfin cevap vermedi ve tabağına bakmaya devam etti. Arda bu suskunluğa dayanamayıp, 

Çırpınırken (Düzenleniyor...)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin