On beş ¤Final¤

491 48 22
                                    

"Kafam öne eğik bir şekilde bana sıra gelmesini bekliyordum. Çocuklar hayranlarıyla çok meşguldü ve ben onlara gülümsediklerini görmek istemiyordum. Onların gülümsemesini görmeyeli yıllar olmuş gibi hissediyordum ve kalbim hiç olmadığı kadar acıyordu. Bana sıra geldiğinde çocukların şaşkın bakışlarını üzerimde hissedebiliyordum. Elimdeki posteri Taehyung'a uzatarak imzalamasını bekledim. Gözlerim yaşla dolarken akmamaları için kendimi zor tuttum. Sıra Hoseok'a geldiğinde kendimi tutmak daha da zorlaşmıştı. Posteri önüne koydum ve onun için aldığım anahtarlığı kutusuyla birlikte önüne ittim. Ne yaptığına bakmayarak diğerlerine geçtim. Sonunda Namjoon'a geldiğimde yaşların akmasını önleyemedim ve içinde bileklik olan kutuyu ona uzattım. Belki benden bir hatıra alırlarsa beni daha geç unutacaklarını düşündüm. Ben onları yaşadığımız şeylerle asla unutmayacaktım."

Hikayenin finalinde bugünkü olan imza gününün yazılması tüylerimi ürpertmişti. Korkudan değil. Onunla yeniden karşılaşacak olmamın heyecanıydı. Bu hikaye böyle bitiyorsa bizim hikayemizde mi böyle bitecekti?

"Namjoon."

Kafamı kaldırıp Hoseok'a baktım. Elinde tuttuğu ekranı açık telefondan anlaşıldığı gibi o da hikayeyi okumuştu.

"Yan yana oturalım." diye tamamladı cümlesini.

Dokunsam ağlayacakmış gibi görünüyordu.

"Herkes hazırsa hadi çıkın." dedi içeri giren menajerimiz.

Ayağa kalkıp yavaş adımlarla kapıya doğru ilerledim. Dışarı çıkıp masaya doğru giderken gözlerim kalabalığın üzerinde dolaştı ama yine de görmek istediğim kişiyi göremedim. Masanın sonundaki yerime gidip oturdum. Normalde yanıma Jin'in oturması gerekirken Hoseok oturdu. Ağlayacakmış gibi olan halinden eser kalmamıştı. Şimdi otuz iki diş gülümsüyordu. Kendini çok iyi gizleyebiliyordu. Kafamı öne eğip hayranların gelmesini bekledim. İlk defa mutluymuş gibi yapmakta zorlanıyordum. Bu yüzden ben de yapmamaya karar verdim. Onun dışında kimsenin yüzünü bile görmek istemiyordum.

Kaç kişinin posterini ya da albümünü imzaladığımı hatırlamayacak kadar zaman geçti. Tanıdık elleri önümde görünce ellerimin buz kestiğini kalbimin durduğunu hissettim. Kafamı kaldıracak cesaretim yoktu. Beynim görevini yapmayı reddetmiş gibiydi. Öylece buz kesmiş, önümdeki küçük ellere bakıyordum. Kutuyu önüme itip gidecekken bileğini tuttum. Bunu ben bile beklemiyordum. Bana şaşkınlıkla bakan içimi eriten kahverengi gözlere baktım. Gözlerine dolan yaşları serbest bırakıp hüngür hüngür ağlamaya başladı. Yerimden kalkıp ona sıkıca sarıldım. Bana sarılıp daha da şiddetli ağlamaya başladı. Birinin daha aramıza katılıp ağladığını duydum. Bu Hoseok'tan başkası değildi. Çocukların hepsi gelip bize katıldı. Duygu ve Aleyna ortadaydı ve biz sarılmalarımızla neredeyse onları öldürecektik. Hepimiz kendimizden beklenmeyen bir şekilde duygusallaşmıştık. Bunun büyük bir olay olacağını biliyorduk ama şuan kimsenin umrunda olmadığını da biliyordum. Yaşadıklarımız, anılarımız, kızlar bundan daha önemliydi. Küçük elleri avucumun içine aldım ve gözlerinin içine baktım.

"Bizim hikayemiz böyle bitmesin."

Ağzımdan tek çıkan kelimeler buydu. Yapabileceğim sadece buydu.

Bir ay sonra~

Aleyna'dan

Çocukların imza günündeki davranışları büyük bir olay olmuştu. Şirketi tarafından cezalandırıldıklarını açtığımız ortak mesaj grubundan öğrenmiştim. Bir hafta sonra yeni bir şarkı çıkarmışlardı. Bu da olay olmuştu. Şarkının adı Whalien 52 idi ve bunu Namjoon yazmıştı. Bana yazdığını biliyordum ve bu beni aşırı derecede mutlu ediyordu. Müsait olduğu geceler beni arayıp şarkının bir kısmını söylüyor sonra ise seni seviyorum diyerek kapatıyordu. Her şey daha iyi olmuştu. Pek sık konuşamasak da onların yanımda olduğunu hissediyordum. Daha mutlu olduğum tartışılmaz bir gerçekti. Ne olursa olsun her şeyin güzel olmasına çok sevinmiştim.

Dünyadaki en yalnız yaratık 
Hikayemi duymak ister misin?
Daha önce hiç kimseye anlatmamıştım

Bu uçsuz bucaksız mavi denizde 
Bir balina konuşur sessizce, yapayalnız 
Ne kadar bağırsa da, diğerlerine ulaşamaz
Acı bir şekilde yalnızdır, usulca kapatır ağzını 
Elbette her ne olursa olsun artık ben de umursamıyorum 
Yalnızlık yanımda olan tek şey olduğunda
Kimsesiz hissediyorum
Yalnızlıkla dolu kilit
Diyorlar ki "Ünlüsün sen artık,serseri"
Hadi oradan!
Ne olmuş, öyleysem?
Kimse yanımda değil, biriniz bile bundan memnun değilsiniz 
Beni hedefleyen bu sözler, birikip duvar oldu
Yalnızlık bile sizin gözlerinizde sahte

O duvarın arkasında kısılıp kaldım 
Nefesim kesilse de
Yüzüyorum su yüzeyine 
Hey oh oh, hey oh yeah
Yalnız yalnız yapayalnız balina
Böyle kendi kendime şarkı söylüyorum 
Benim gibi ıssız bir ada bile
Parıl parıl parlayabilir mi
Yalnız yalnız yapayalnız balina
Böyle söylemeye devam edeceğim 
Bir karşılık alamayan bu şarkıyı 
Yarına ulaşana dek

Bundan böyle, bundan böyle bebeğim
Bundan böyle, bundan böyle 
Sonu gelmeyen bu mesaj
Bir gün ulaşacak her yere
Dünyanın öbür ucuna bile
Bundan böyle, bundan böyle bebeğim
Bundan böyle, bundan böyle
Kör balinalar bile
Görebilecek beni
Bugün de yine şarkı söylemeye devam edeceğim 

Dünya asla bilmeyecek ne kadar mutsuz olduğunu 
Acım karıştırılamayan su ve yağ gibi
Nefes almak için yüzeye yaklaştığımda ilgi çekiyorum yalnızca 
Okyanustaki kimsesiz çocuğu 
Ben de bilmelerini istiyorum
Ne kadar değerli olduğumu, her gün 
Endişeden midem bulanıyor
Kulağımın arkasında stickerlar*
*içeriğinde, deniz tutmasını önleyen bir ilan olan sticker
Sonu yok, neden sonu yok, sürekli işkence gibi
Zaman geçse bile bu soğuk dipsiz uçurum, Düşler Ülkesi 
Fakat her zaman düşünüyorum
Şimdi karides gibi uyusam da rüyalarım balinalar gibi
Gelecek olan övgüler her gün dans ettirecek beni
Tıpkı ben gibi, evet yüzüyorum 

Geleceğime doğru gidiyorum
Bu mavi denizde
Frekanslarıma güveniyorum 
Hey oh oh, hey oh yeah
Yalnız yalnız yapayalnız balina 
Böyle kendi kendime şarkı söylüyorum 
Benim gibi ıssız bir ada bile
Parıl parıl parlayabilir mi?
Yalnız yalnız yapayalnız balina 
Böyle söylemeye devam edeceğim 
Bir karşılık alamayan bu şarkıyı 
Yarına ulaşana dek 

Denizin mavi olduğunu söyledi annem
Ve sesimi duyurabildiğim kadar uzağa duyurmamı
Ama ne yapmalıyım, burası çok karanlık
Çevremde farklı dilde konuşan farklı balinalar var
İçimde tutamıyorum artık anne
"Sizi seviyorum" demek istiyorum
Kendi kendime söylediğim bir şarkı gibi
Aynı nota sayfasının başına dönmek istiyorum
Bu deniz çok derin
Yine de çok şükür ki
Ağladığımı ben de baskalari da duymaz
Ben Whalien'im

Yalnız yalnız yapayalnız balina 
Böyle kendi kendime şarkı söylüyorum 
Benim gibi ıssız bir ada bile 
Parıl parıl parlayabilir mi? 
Yalnız yalnız yapayalnız balina 
Böyle söylemeye devam edeceğim 
Bir karşılık alamayan bu şarkıyı 
Yarına ulaşana dek 
Bundan böyle, bundan böyle bebeğim 
Bundan böyle, bundan böyle 
Sonu gelmeyen bu mesaj 
Bir gün ulaşacak her yere 
Dünyanın öbür ucuna bile 
Bundan böyle, bundan böyle bebeğim 
Bundan böyle, bundan böyle 
Kör balinalar bile 
Görebilecek beni 
Bugün de yine şarkı söylemeye devam edeceğim

Bu zamana kadar hikayemi okuduğunuz için teşekkür ederim. Kendinize iyi bakmanız dileği ile~

ESCAPE (BTS)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin