5)KIZ İSTEME

9.5K 286 23
                                    

(Multimedya alyanslar ve Sılan'ın istemede giyeceği kıyafet)

Murat'ın ağzından(Londra dan)

Bana şu ana kadar ne yaşadın diye sorsalar 'Hiçbir şey' derdim.Çünkü Rojda yokken ben yaşamıyormuşum.Şimdi daha yeni anlıyordum.Ama büyük bir sorunumuz vardı. Nikah kıymamız için buranın vatandaşı olarak kayda geçmemiz lazımmış.İşlemler desen çok uzun sürüyormuş. Rojda burayı hiç beğenmemişti.Aslında bende sevmiyordum burayı.Hem Sıla da Edirnede guvendeydi.Onun yanina gidip aciklama yapmam gerekiyordu.Telefonumdan Edirne uçak biletlerine baktım. Saat 3'de kalkacaktı. Rojda banyodan yine ve yine şortla çıkınca yavaşça oturduğum yerden doğrulup üstüne yürümeye başladım. Her bir adımımda Rojda da bir adim geriliyordu.
"Bak güzelim sana şort giymek yok diyorum demi?Şortun bir santim uzunu bir santim kısası beni ilgilendirmez. O şortlar atılacak ve ben seni bir daha şortla görmeyecem anlaşıldı?"
Kafasını sallayıp banyoya tekrar girdi.Bende arkasından bağırdım.
"Çabuk ol.Edirne'ye gidiyoruz"
Kafasını kapıdan uzatırken ne kadar sevimli olduğundan haberi var mıydı?
"Harbiden gidiyoz demi?"
"Yok Rojda şakdan"
Gözlerini devirip kapıyı tekrar kapattı.Bende valizleri alıp kapıda bekledim Rojda'yi.Eminim Sıla'yla çok iyi anlacaklar.Üç gün içinde bile çok özlemiştim kardeşimi.Biran önce yanina gidip ona kocaman sarılmak istiyordum...

Sıla'nın ağzından
Ağa bozuntusu beni eve bırakırken birçok uyarıda bulunmuştu.
1)Açık giymek yok
2)Burakla uyumak yok
3)Sosyal medya hesaplarimda fotoğraf paylaşmak yok
4)Ondan izinsiz dışarı çıkmak yok
.......vesayire vesayire.
Ama ben tabiki ağa bozuntusu ne derse tam tersini yapacaktim.Öğlen beni alışveriş için alacağını söyleyip gitmişti.Bende dolabımın karşısına geçip onu kızdıracak ne giyebilecegimi düşünmeye başladım.Kot şort tulumumu çıkardım.Baya kısaydı ama olsun ağa bozuntusunu kızdırmak için değerdi.Beyaz dantelli bir büst çıkardım,beyaz ayakkabılarımı ve beyaz fötr şapkamı çıkardım.Hızlıca üzerime geçirdim,aynanın karşısına geçip kendimi süzdüm.Çok güzel olmuştu,saçlarımı salık bırakıp kipriklerime rimel sürdüm.Makyaj yapmayı sevmiyordum ama rimel sürmeyi seviyordum.Dışarıdan gelen korna sesiyle Mirza'nın geldiğini anladım.Olacaklar için derin bir nefes alıp aşağıya indim. Mirza telefonuna başına gömmüştü.Daha benim geldiğimden bile haberi yoktu. Kapıyı kapatıp kemeri taktım.Mirza yüzüme bakmadan arabayı çalıştırdı.Kaşları olabildiğince çatık bir şekilde önüne bakıyordu. Bir kere bile dönüp bana bakmadı.Bi AVM nin önünde durdu.Tam inecekken koluma sarılan elle koltuğa tekrar oturdum.
"BU NE LAN.NİYE ÜSTÜNDE BİŞEY YOK!"
Adam sesiyle arabayı devirecek bildiğin.
"Bu Tulum ağa bozuntusu.Gözün görmüyomu?"
Sert soluğu yüzüme çarparken ne ara bu kadar yakınıma geldiğini bilmiyordum.
"Sıla.Beni deli etme.İnmiyosun arabadan."
Mal ya inmiyecekmişmişim.Sanki o sözleniyo.Gerçi oda sözleniyo ama konumuz bu değil.
"Napacaksin ağa bozuntusu elbiseleri de sen mi deneyeceksin?"
Direksiyona yumruk atıp gözlerini kapattı. Bir süre öyle bekledi.Gözlerini açıp gözlerimin içine baktı.
"Sen istedin Sıla.Sonuçlarına da sen katlanacaksin."
"Hmm öyle mi ağam? Napacaksın asacak mısın yoksa kesecek misin?"
Çenesi kasılırken arabadan indi.Bende inince hemen yanıma gelip, kolunu belime sardı. Çekilmeye çalışırken elini sıklaştırdı.Yürümeye başlayınca bende yürümek zorunda kaldım.Belimde olan eli beni rahatsız etsede sınırları zorladigimin farkindaydim.Ben bu kıyafetleri İstanbul da bile giymezken,Mardin gibi bir şehirde giymem büyük bir cesaretti aslında.
"Yanımdan bir an olsun ayrılmayacaksın.Kıyafeti eline aldığın an yüzüme bak.Deneyip denememen gerektiğini anlarsın."
"Yanlız ağa yanlışın var.Ben ne giyip giymeyeceğimi sana sormadim,sormamda."
Mirza'nin kasıldıgını anlamamak hiçte zor değildi.
"Sıla bu son uyarım benle dik konuşma. Sonucu ağır olur."
Cevap verme gereği duymadan yürüdüm. Mağazaya girerken bi adam gelip önümüzde durdu.
"Hoşgeldiniz Ağam, hoşgeldiniz Gelina ağam."
Gelin ağa ne ya.Yenge deseler birazdan hic şasirmazdim.
"Hosbulduk.Mağazada erkek yok demi"
"Yok ağam emrettiğiniz gibi sadece kadınlar var"
Mirza kafasını sallayinca adam gitti.Adam bildiğin alış veriş için mağazaya erkek sokmamış ya.Para bol olunca nasıl savuracağını bilmiyo demek ki insan.
"Niye boyle birşey yaptın?"
"Her dönüp bakanı dövmemi mi isterdin?"
"Tabiki de hayır ama saçma"
"Sıla çok vaktim yok.Almamız gereken çok eşya var.O yüzden konuşma seç birini"
"Uyuz"
"Ne dedin?"
Sesli mi söyledim ben onu?Çoğu zaman yaşadığım bir olay bu.Sesli düşünürdüm.
"Sen bakmayacak mısın kendine dedim."
"Gerek yok"
Haki yeşili elbiseyi çıkarttıp gösterdim. Baya kısaydı. Yüzüne baktığımda kaşlarını indirip kaldırdı. Şuan çok komik görünüyordu.Gülmemek için yanağımın içini dişledim.Siyah beyaz elbiseyi çıkardığımda uzunca baktı elbiseye.
"Tamam bunu dene."
Hızla kabine girip denedim.Çok güzel olmuştu.Kabinden çıktığımda Mirza olumsuz anlamda kafasını salladı.
"Ya nesi var elbisenin?Zaten kendi aramızda olacak."
Sıkıntıyla nefesini verip
"Tamam" dedi.
Üstümde elbisemle ayakkabıların olduğu yere gittim.Yerde duran siyah şeritli topuklu ayakkabıyı görünce egildim.Ayakkabıyı alacakken kolumdan tutulup kaldırıldım.
"Kızım sen beni deli mi edincen.Ne diye eğiliyosun?"
"Ayakkabıyı alacaktım."
Ayakkabıları alıp bana uzattı. Ayakkabıları denediğimde elbisemle çok güzel olmuştu.Gözüme takılan cantayla rafa uzandim. Ayakkabiyla bile ulaşamiyordum.Mirza çantayı alıp
"Ne diye uzaniyosun?Ulaşamiyosan bana söyle."
"Offf bıktım ya.Eğilme,uzanma oturma,kalkma.Napiyim robot gibi duruyum mu?"
Yanından geçip takıların olduğu bölüme geldim.Siyah altın sarısı detayları olan kolye ve altın sarısı bileklik cantamla da uyum sağlamıştı.
"Bitti mi buradan alacakların?"
"Bitti"
Elini belime koyup kasaya yönlendirdi. Parayı ödedikten sonra mağazadan çıktık. Karşıda gördüğümüz teknolojik aletlerin satıldığı mağazaya doğru ilerlemeye başlayınca
"Benim telefonum var.Gerek yok alamaya"dedim.
Beni hiç duymuyormuş gibi yapıp içeriye girdi.Bir sürü telefonlar, tapletler,leptoplar vardı.
"Seç birini"
Elinde İPhone7 ve Not7 vardı. Ipone serisini kullanmıştım.O yüzden Not7yi işaret ettim.Not7yi koyup birde hat istedi.Herhalde kendine aliyordur.Telefonu alıp çıkışa geldiğimizde
"Telefonunu ver" dedi.
Anlamsızca yüzüne bakıp telefonumu uzattim.Bataryasını çıkarıp hattımı kırdı.
Ne.Hattımı mı kırdı o benim?
"Ya manyak mısın sen naptin?"
Sesin baya yuksek çıkmıştı.
"Sıla benle konuşurken o ses tonuna dikkat et.Rehberin tüm erkek doluydu bende kökten temizlik yaptım"
"Sen nerden biliyorsun benim rehberi mi?"
"Ben bilirim"
Sinirle önden yürümeye başladım. Belime sarılan elle ilk korksamda Mirza olduğunu anladım.Kuyumcuya girip alyans bakmaya başladık. Benim beğendiğimi Mirza begenmiyordu,Mirza'nin beğendiğini ben begenmiyordum. Gözüme gümüş alyanslar çarptı. Üstünde küçük pırlantaları olan zarif bir alyansti.
"Bunları alalım"
Mirza yüzüklere bakıp onayladı.Sonunda alış veriş bitti.

AŞK VE TÖREHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin