AŞK VE TÖRE

10)GERÇEKLER

Değerliydin yalan yok.
Ama değer miydin?
Heh işte ona yorum yok...

( arkadaşlar ilk bölümlerde Sila'nin kaynanasının adını Reyhan diye yazdım ama sonra hoşuma gitmiyince Selcan diye değiştirdim.😃)

Baran'in ağzından

Elifle birlikte depodan çıkıp abimin arabasına bindik.Kız korkudan hala titriyordu
"Korkmana gerek yok.Guvendesin artik. Birazdan evinde olursun"
Titrek bi nefes verip kafasını salladı. Sonra yüzüme bakmaya başladı.Tekrar önüne döner diye bekledim ama hala bakıyordu.
"Biliyorum çok yakışıklıyım ama çaktırma bu kadar kestiğini" diyip kıza göz kirptim.Kız utanarak kafasını öne eğdiğinde keyifle sırıtıp arabayı sürmeye devam ettim.

Elifgilin konağının önüne gelince arabayı durdurup Elif'e döndüm. Kafası hala öne eğik öylece duruyordu.
"Elif ben orda şaka yaptım yani gülmen için"

Külliyen yalan.Bi kız beni kesecek ve ben bunu soylemeyecem öyle mi?Duy da inanma.

"Gerçekten mi?"
Bu saf ve temiz sorusuna içten bir şekilde gulumseyip
"Gerçekten" dedim.
Elif bana sarılınca şaşkınlıktan ellerim havada kaldı.Geri çekildiğinde gulumseyip
"Beni kurtardığınız için çok teşekkür ederim." diyip arabanın kapısını açtı. Tam inecekken bana döndü
"Sende gelsene babam eminim beni kurtardığınız için sizle tanışmak ister."
Biraz düşündükten sonra kafamı tamam anlamında salladım. Beraber arabadan inip konağın kapısının önüne geldik.Korumalar Elif'i görünce şaşkınlıktan ne yapacaklarını şaşırdılar.Öyle boş boş bize bakıyorlardı
"Ayı mı oynuyo ne bakiyonuz öyle?"Bunu söylerken ellerini beline koymuştu. Birazdan 'saçınızı başınızı yolarım' dese hiç şaşırmam.
İkiside kendilerine gelip önlerini iliklediler.Kapıyı açıp gecmemiz için çekildiler.İçeri girince konağı incelemeye başladım. Bizimki kadar büyük olmasa da büyük bi konakti.
"Babaaaaaaa" Elif'in bağırmasıyla daha doğrusu cırlamasiyla bakışlarımı ona çevirdim.Ardından da merdivenlerden inen adama.Elif'in babası olmalıydı ki
"Kızımmm" diyip sarıldı. Elif'te babasına aynı şekilde sarıldı. Babasının bakışları bana dönünce nezaketen gulumsedim.Elif'ten ayrılıp yanıma geldi.
"Hayırdır delikanlı sen kimsin?"
Ben cevap verecekken Elif benden önce davranıp
"Beni adamların elinden kurtardı.Celal Ağa'nın oğlu."
"Öyle mi. Hoşgeldin oğlum gel içeriye öyle kapının önünde durma"

Ulan biraz önce nerdeyse kafami kıracaktı şimdi ne diyo.
Hafifçe kafami sallayıp adamı takip ettim.

Sıkıntıdan patlayacaktim.Ne diye geldiysem buraya.Şimdi ne güzel kız kesecektim barda.
"Yemek hazır baba" Elif'in sesiyle düşüncelerime ara verip bakışlarımı ona çevirdim. Üstünde beyaz kısa kollu badi,siyah eşofman ve ayaklarında köpekli terlikleri vardı.Çok tatlı duruyordu.Kolumun durtulmesiyle kendime geldim.
"Oğlum bi saattir sana sesleniyorum duymuyo musun?"
Kendime gelip
"Kusura bakmayın dalmışım."
Kafasını sallayıp odadan çıktı. Bende arkasından çıkacakken Elif kolumu tutup
"Biliyorum çok güzelim ama kestiğini bu kadar belli etme" diyip göz kırptı.Odadan çıkarken gidişini izledim.Kız bildiğin benim lafımla beni göt etti.Alırım ama bunun acısını.Odadan çıkıp masaya ilerledim.Kemal Bey başta yaninda da Elif oturuyordu.Karısı oturur düşüncesiyle Kemal beyin diğer yanindaki sandalyeye oturmayip yanindakine oturdum.
"Niye oraya oturdum oğlum buraya otursana"
"Eşiniz oturur diye oturmadim" diyince Elif'in yüzü düştü. Galiba yanlış birşey söyledim
"Zenan yani eşim 3 yıl önce öldü."
Yanlış birşey dememisim.Sıçmış batırmış bide üstüne tüy dikmisim.
"Çok özür dilerim ben bilmiyordum."
"Önemli değil oğlum nerden bileceksin."
Hıçkırık sesiyle kafami Elif'e çevirdim. Elif masadan kalkıp giderken Kemal arkasından hüzünle baktı.
"Eğer sizin için sorum olmazsa gidip Elifle konuşsam"
Kemal bey ilk itiraz edecek gibi olsada tamam anlamında kafasını salladı. Hemen yerimdem kalkıp Elif'in arkasından koştum. Bi odaya girip kapıyı çarptı. Biraz bekleyip kapıyı çaldım.
"Gelme baba"
Gelme baba dedi.Ben babası olmadığıma göre girebilirim.İçiri girdiğimde Elif kafasını yastığa gömmüş ağlıyordu.
"Sana girme dedim" sesi oldukça kötü ve boğuk çıkmıştı. Yatağa oturduğumda kafasını kaldırıp bana baktı şaşkınlığı yüzünde okunurken ağlamaya devam etti.Dayanamayıp sarıldığımda oda hemen kollarını boynuma sarıp ağlamaya devam etti.Bende sakinleşmesi için saçlarını okşuyorum.Ağlaması iç çekislere dönünce ayrılıp göz yaşların sildim.
"Bak ben bilmiyodum.Bilseyedim söylemezdim."
"Sorun değil sadece kendimi tutamadım. Sen çık bende yüzümü yıkayıp geliyorum."
Odadan çıkıp masaya ilerledim.Kemal Bey yüzüme bakınca
"Birazdan gelicek yüzünü yıkıyo"
Cevap vermeyip önüne dondu. Bende yerime oturup Elif'i bekledim oda gelince yemegimizi yemeye başladık.

Kemal Bey yemekten sonra kalıp sohbet etmemizi istesede daha hazla pot kırmamak için tekrar geleceğimi söyleyip konaktan çıktım.Kafa dağıtmak için bara doğru sürdüm.En iyisi biraz içip eglenmekti.

Sıla'nın ağzından

Yol boyunca abimle konuşmuştuk.Sürekli gerçekten Mirzayla evlenmek isteyip istemediğimi soruyordu.Bende sürekli benim için en doğrusunun bu olduğunu söyleyip geçiştirmeye çalışıyordum. Konağa geldiğimizde içeri girmeye korkmuştum aslında. Sonuçta herkes benim kacmak istediğimi biliyordu.Verecekleri tepki ve yapacakları beni korkutuyordu.Mirza yanıma elimi tutunca bakışlarım direk abime kaydı. Ellerini yumruk yapmış sakinleşmeye çalışıyordu. Abimde hakli şimdi. Sen tut 24yaşına kadar kardeşinin yanından erkek sinek uçurma. Elin oğlu gelsin gözünün önünde elini tutsun.Olacak işmi bu şimdi.
Offf ben ne diyorum ya korku başıma vurdu heralde.Konağın içine girince Fatma abla zılgıtı kopardı.Ardından da
"Celal ağam, Selcan hanımın gelininiz sağ salim geldi" diye bağırdı. Burak arkadan gülünce dayanamayıp bende kıkırdadım.Ama bu uzun sürmedi çünkü Mirza elimi sıkıp kaşları catti. Hemen toparlanıp eski halime dönüp ifadesizce önüme döndüm.Selcan hanım bana sarılıp ağlayınca bende Mirza'nin elinden elimi kurtarıp Selcan Hanıma sarildim.
"Ah be yavrum.Bir bilsen ne kadar korktum sana birşey olacak diye."
Mahçupca kafami egdim. Ardından Celal Bey sarıldı.
"Bi daha sakın boyle bi hata yapma deli kız"
"Peki Celal Bey"
Benim beklediğim tepkilerin tam tersi çıkmıştı. Demek ki kendimi bu kadar kısa zamanda kendimi sevdirmeyi başarmışım.
"Sabah detaylıca herşeyi konuşursunuz.Şimdi Sıla yorgun biraz çıkıp dinlensin." Herkes tamam diyince elimden tutup odaya çıkardı.Hayır dinlensin dedin.Dinlenelim demedin ki.Odaya girdiğimizde kapıyı kapatıp kitledi.Fırtına öncesi sessizlik olur ya heh işte şuan öyle gibi duruyordu.Sakince koltuğa oturdu.
"Niye kaçmak istedin?"
Şimdi bittim ben.Ne diyecem ki?Gerçekleri soylesem yapacaklarimdan olurum.Söylemesem Mirza kesin kıtır KITIR keser beni.Aman o kim be.Kesecekmişmişte bilmem neymişte.
"Sana ne?"
Koltuktan kalkıp yanıma gelip
"NE DEMEK LAN SANANE?HA NE DEMEK?BEN SENİN KOCANIM KOCAN.SÖYLE NİYE KAÇMAK İSTEDİN?"

"Sakın bi daha bana bağırma"
"SILA SABRIMI ZORLAMA.SÖYLE ÇABUK"
Bak hala bağırıyo hanzo.
"NİYE Mİ KAÇMAK İSTEDİM?
1)SENDEN NEFRET EDİYORUM.
2)DEDENDEN NEFRET EDİYORUM.
3)SENİN DEDEN OLACAK O ŞEREFSİZ BABAMIN KATİLİ OLDUĞU İÇİN.
4)BEN BABAMIN KATİLİNİN TORUNUYLA EVLENMEYECEGİM İÇİN.
ŞİMDİ ANLADİN MI NİYE."
Mirza'nin yüzü şekilden şekile girerken
"Katilin torunumuyum ben" diye fisildadi.
"Evet hemde babamın"
Koltuğa oturup kafasını ellerinin arasına aldı. Ayağıyla ritim tutarken sakinleşmeye daha doğrusu duyduklarını hazmetmeye çalışıyordu.Kafasini kaldırıp yüzüme baktı. İfadesiz halimi görünce
"Duygusuz musun?" dedi.Sadece yüzüne baktım.
"Lan bağır çağır yak yık.Ama öyle durma.Birşey söyle birşey yap"
Sen beni tanimiyosun Ağa bozuntusu hemde hiç tanimiyosun.Benim içimde fırtınalar kopuyo ama dışımda yaz yasatiyorum.
"O zaman bu konağın ve deden olacak o itin külünü bile bulamazsın. O yüzden sus ve git.Kimseye de birşey deme."
Cevap vermeden kapının kilidini açıp odadan çıktı. Hemen ardından kapıyı kitleyip kafami yastığa gömüp ağlamaya başladım.
Özlüyorum Babam...Seni çok özlüyorum... Canım yanıyor... Dinmiyor acısı...

Hepinizden çok çok özür diliyorum.Bu aralar oldukça yoğun ve kötü zamanlar geçirdim.Umarım bölümü begenirsiniz. Bölümleri daha sık yayımlamaya çalışacağım...