Ömer

129 11 0
                                    

Okulun ilk ayı bitmişti bile bu günlerde istediğim tek şey çok çalışıp İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi ni kazanmak

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Okulun ilk ayı bitmişti bile bu günlerde istediğim tek şey çok çalışıp İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi ni kazanmak .

- Azra!
-efendim noldu?
-müdür bey seni çağırıyor
-peki Ezgi.
Ezgi benim okul arkadaşımdı.
Aramız çok iyiydi. Gülru kadar değil tabiki. O benim arkadaş dan da öte kardeşim.

Müdür beyin odasına geldiğim zaman kapı açık olunca ben de direk kafamı içeriye uzatıp girmek için izin istedim
-girebilir miyim hocam
-gel Azra ben de seni bekliyordum. Senden bi şey rica edicem
-tabi hocam buyrun
-sizin sınıfta ki arkadaşların ve diğer onikinci Sınıflar daki arkadaşlarının hedefledikleri üniversiteleri fakülteleri liste yapıp bana getirmeni istiyorum. Bu listeye göre her hafta grub olarak sizinle üniversitelere gezi düzenleyeceğiz.
-bu çok güzel hocam biz kendi aramızda böyle bir şey düşünüyorduk aslında ,ama nasıl yapacağımızı bilmiyorduk.
-biliyorum Azra .Gülru bana bahsetti bu konudan biz de hocalarınızla bu konu hakkında görüştük. Neyse al sen şu sınıf listelerini fotokopisini çektir.
-yada sen dur ben kendim gideyim benim Hasan hocanın yanında işim vardı onu da halledeyim, bekle sen burda
-tamam hocam .
-Azra! Kapıyı kapatma sakın içeri de kalırsın. Kapının kolu bozuk daha yaptıramadım.
-peki hocam.

Gülru benden önce gelip Ahmed hocayla konuşmuş. Ama neden bana haber vermedi ki.

Daha ben düşüncelere dalmış düşünürken içeri biri girdi. Önce müdür sandım, sonra arkamı dönmemle kapının kapanması bir oldu . İçeri giren yirmili yaşlarda bi adamdı .
-naptın sen niye kapattın kapıyı
-tamam ya açarız . Panik yok
-bak bakalım açabiliyor musun?
-aa kolu kırılmış .

Sinirlerim iyice bozuldu bu çocuk dakikalar içinde benim sinir tellerimi ters düz etti. Hem kapıyı kapattı hemde pişmiş kelle gibi gülüp kolu kırılmış diyor. Allahım bu ne şimdi. Nasıl çıkıcam şimdi. Resmen odada bi adamla tek kaldım, hem de bu onun hiç umurunda değil gibi görünüyor. Bu da yetmezmiş gibi karşımdaki şahıs laubali laubali konuşmaya devam ediyor.

-tamam ya merak etme ben insan yemiyorum. Hem yesem de çarşaflı birini yemem her halde.

-Ne! ne dedin sen?
-kara çarşafın altına gizlemişsin kendini? saklayacak bi şey olmasa giymezsin onu heralde
-ya sen ne sanıyorsun kendini cahil ukala! ! ! Aslında var ya sana söylenecek o kadar söz var, ama senin zekan bunu almaz belli, o yüzden kendimi hiç zorlamıyorum .

-Benim mi zekam yetersiz yani. Kızım ben makine Mühendisliği okuyorum. Haberin var mı senin
-desene bütün kıtlığın sebebi buymuş. O kadar büyük bir kibrin var ki etrafını göremiyorsun. Gözlerini kör etmişsin . O yüzden de. . . Seninle tartışmaya hiç değmez biliyor musun , ama ben yine de söyleyeceğim içimde kalırsa pişman olurum. Ben bu çarşafı niye giyiyorum biliyor musun üç yıldır aşık olduğum sevdalandığım biri var bana dedi ki bana olan sevgini ispat et bende ona olan SEVDAM adına kara Sevdam için KARA ÇARŞAF giydim çünkü çarşaf AŞKTIR .

Sözlerim onu baya bi şaşırtmıştı. Belli ki benden böyle bir çıkış beklemiyordu

- Bak sen beni yanlış anladın aslında ben sen öyle panikleyince
ben de sanki sana zarar vermeye geldim sanacaklar hissi verdin o yüzden. Ben inanmam ama inanlara ve aşka saygısızlık etmem normalde.
-normalde saygısızlık etmezmiş
Ben şu kapıyı açmaya çalışıcam senin gibi biriyle aynı odada bi dakika bile kalmaya
niyetim yok .
-Neden sevdiğin adam çok mu kıskanç
-Sevdiğim adam mı ? Ne yani ben kara çarşaf giymek aşktır deyince sen ,sizin gibilerin ne yaşadıklarını bilmedikleri halde aşk sandıkları o saçma sapan ilişkilerden biri mi sandın yani
-neyi kastediyorsun o zaman
-Kulun Rabbine duyduğu aşktan bahsediyorum. Demiştim ama senin zekan bunu almaz diye. Bak gördün mü makine mühendisi olmak pek bi işe yaramıyormuş yani.

Ona bunları söylerken aynı zamanda masanın üzerinde duran çay bardağının içindeki kaşığı alıp kapıyı açmaya çalışıyordum

-Ne yani sadece bu yüzden mi. Peki o zaman neden bu kadar acele ediyorsun burdan çıkmak için.
-çünkü bir kadın ve erkeğin aynı mekan da tek başlarına kalmaları uygun değil. Ben bunun hesabını Rabbime veremem . Anladın mı şimdi.

Aşkın Büyüsü Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin