Annemin Kaleminden

7- Umut Lina

Multimedya' da Semai' nin hamilelik tişörtü var.

♡♡♡

Sandalye' den bacaklarımı sarkıtıyordum Reşat beni ormanın içinde bir dağ evine getirmişti balayı için, burası etkileyiciydi. Orman havası çok güzel gelmişti bana... Bize belimde hissettiğim ellerle yerimden sıçradığım sırada
"Korkma kar tanem benim" dedi Reşat. Başımı yavaşça ona doğru döndürüp "burası harukulade bir yer" dedim.
"Burayı harukulade yapan kişi sensin sen olmasan burası böyle bir yer olmazdı. Eksik kalırdı" dediğinde sandalyeden kalkıp Reşat' ın yanına gittim. Tam önünde durup
"Biz acıktık babası" dediğimde kahkaha attı. "O zaman" diyıp düşünür gibi yaptı ve hem sonra
"Buldum" diyıp beni kucağına aldı
"Napıyorsun sen Reşat" dediğimde beni yatağa yavaşça bıraktı ve
"Hazırlan ve beni bekle" dedi.
"İyide sen nereye gideceksin" dediğimde ise çoktan odadan çıkmıştı bile. Bende yataktan yavaşça doğrulup ayağa kalktım. İyide ben yanımda hiç birşey getirmemiştim ki ne giyecektim diye düşünürken telefona gelen mesajla gülümsedim.

Gönderen: Aşkım
Dolapta yeni elbiselerin var onlardan giy ama şort giymek yok.

Ufak bir kahkaha attıktan sonra dolabın kapağını açtım. Az kalsın dudağım uçuklayacaktı burada bana bir yaz boyunca yetecek kadar elbise vardı. Reşat benim bedenimi nasıl biliyordu. Hızlıca dolabı karıştırmaya başladım. Hamile tişörtü -hemde fenerbahçe- bulmamla gülümsedim bu çok tatlıydı altına ise lastikli bir pantolon giyindim ve banyoya doğru ilerledim.

İşlerim bittiğinde odadan çıkıp oturma odasına gittim ve koltuğa oturup kumandayla televizyonu açtım ama maalesef güzel şeyler yoktu televizyonda o yüzden televizyonu kapatıp bacaklarımı önümdeki küçük sehpaya uzattım ve elimi karnıma götürüp okşadım.
"Mutlu musun Lina, ben çok mutluyum sevdiğim aşık olduğum adamla evlendim... senin babanla evlendim. İlk seni öğrendiğimde mutluluktan havaya uçmuştum hemen doğmanı istedim ama sanki zaman benim inadıma ilerlemiyorum gibi seni hemen kucağıma almak istiyorum" dedim. Hayla karnımı okşarken
"Bende Lina' yı kucağıma alıp kokusunu içime çekmek istiyorum" Reşat' ın sesini duyduğumda çok korktum.
"Ne zaman geldin sen" dediğimde
"Sen Lina' yla konuştuğundan beri buradaydım" dedi. Koltuktan kalkım
"Ne zaman gidiyoruz" dediğimde aldığım cevap kıkırdamama neden oldu.
"Hemen şimdi" dedi ve kontmantodan montumu alıp bana giydirdi. Sonra ise evden çıktık. Arabaya bindiğimizde
"Nereye gideceğiz" dedim.
"Süpriz kar tanem, ama emin ol gittiğimiz yere bayılacaksın" dediğinde başımı koltuğa dayadım ve "offf" diye bağırdım.

♡♡♡

Bu geldiğimiz yer harukulade bir yerdi bir nehire bakıyordu nehirde muhteşem kuğular bütün zerafetleri ile süzülüyordu. Reşat bizi dışarıdaki bir masaya otutturdu ve
"Beğendin mi?" Diye sordu. Bu soru beni güldürürken
"Ne beğenmesi burası harukulade hatta harukuladeninde harukuladesinde hatta..." derken
"Evet her şeyin ötesinde bir yer ama senin saçların daha da ötesinde buranın, her yerin" dediğinde
"Teşekkür ederim" dedim. Utanarak, biri bana iltifat ettiğinde utanırdım elimde olmadan, derin bir nefes alıp
"Burası çok güzelmiş" dedim. Reşat masadaki elimi tutup
"Kızımız dünya' ya gelsin sağlıkla onuda getiririz buraya" dediğinde
"Burayı sever değilmi?" Dedim heyecanla.
"Sever tabii" dediği sırada garson yanımıza gelip siparişlerimizi aldı sonra ise ben buradaki kuğuları izlemeye başladım. O kadar büyülüydüler ki insanı başka bir dünya ya götürüyorlardı sanki, çok güzellerdi anlatamıyordum bile onları yani siz düşünün anlatılamıyorlar...

Siparişlerimiz geldiğinde sohpet ede ede kahvaltımızı yaptıktan sonra sahilde yürümeye başladık. Reşat beni kolunun altına aldı ve birlikte sahil boyunca yürümeye başladık.
"Biliyor musun buraya daha önce gelmiştim" dedim utanarak ve çok pişman olarak çünkü en son Çağatay' la gelmiştik buraya
"Kiminle gelmiştin" dedi merakla bana bakarak
"Çağatay' la" dediğimde beni kolumdan sertçe çekip arabaya doğru sürükledi hızla
"Reşat neden kızıyorsun o zaman ben senin beni terk ettiğini biliyordum, senin beni sevmediğini" dediğimde aniden durdu bana döndü ve
"Beni birazcık tanıdıysa senden, kar tanem' den ayrılamayacağımı bilirdin" dedi. Gözlerim dolmuş ağlamaya başlamıştım.
"Sen ağlama diye yapıyorum bunları ama sen o lanet göz yaşlarını hep akıtıyorsun" diye bağırdığında ona hızla sarılıp
"Benim için her şey alt üst oldu yapma bunu bana... bize yapma bunu Reşat" dediğimde saçlarımdan öptü
"Peki meleğim, hadi evimize gidelim sana kendi sihirli ellerimle yemekler
yapayım" dedi ve beni nazikçe arabaya bindirdi. Emniyet kemerimi taktığımda Reşat arabayı çalıştırdı.

♡♡♡

Eve geldiğimizde ben rahatlamak için yatak odasına gittim üzerime daha rahat bir şeyler giyip aşağı indim ve direk koltuğa oturup evde bilerek bıraktığım telefonuma baktım. Bakmaz olaydım 173 tane aramamı!!! Ve 45 tanede mesaj!!! Aramalara göz attığımda 170' i Derin' dendi zaten başka birini düşünemezdim 3 tanesi ise Çağatay' dandı bu adam beni hangi yüzle arardı anlamıyorum. Mesajlara girdiğimde 40 tanesi Derin hanıma 2 tanesi Murat' a 3 tanesi ise Çağatay' a aitti. Derin yüksek ihtimalle ilk gecemiz hakkında bilgi istiyordu o yüzdem Murat' ın mesajlarına göz attım.
Gönderen: Murat (Mutant)
Derin ikide bir sizi arıyor telefonunu sessize al
Yazıyordu. Diyer mesajda da ona benzer şeyler. Çağatay' ın mesajlarına baktım.
Gönderen: Çağatay
Semai sen hamile misin?
Gönderen: Çağatay
Benim bebeğim mi o?
Gönderen: Çağatay
Semai bana cevap ver! Bunu benden gizleyemezsin anladın mı benim o çocuk benim soyadımı alacak!
Telefonumun elimden düşmesine engel olamamıştım göz yaşlarım yanağımdan usulca akarken
"Olamaz!!! Vermem bebeğimi benim bebeğim" Reşat mutfaktan sesimi duymuş olacak ki koşarak yanıma geldi.
"Semai ne oldu?"
"Reşat o senin tamam mı?" Hayla ağlarken bunlar dökülmüştü ağzımdan bebeğime o şerefsiz adamın soyadını vermezdim haketmiyordu benim Lina' mı hiç bir şeyi haketmiyordu o adam
"Semai ne benim" Reşat' ın elini tuttum
"Lina senin kızın tamam mı?" Dediğimde
"Bir şüphen mi vardı. Tabi ki de benim kızım" dedi.
Sonra yerdeki telefonu aldı ve mesajları okumaya başladı sonra bana dönüp
"Hiçbir şeyi ispat edemez korkma kar tanem" dedi ben boynuna ellerimi sarıp ona sıkıca sarıldım oda belime ellerini sardı. İyi ki Reşat gibi birini tanımışın iyi ki beni sevmişti diye düşünmeden edemedim.

♡♡♡

Şu an olduğum yerde ömür boyu kalmak istiyordum kalp atışlarını ömür boyu duymak, burada kalmak istiyordum...
"Beni seviyor musun?" Dedim kafamı Reşat' ın yüzüne doğru çevirip
"Bu soruda nereden çıktı, tabiki de seni seviyorum" dedi anlımı öptükten hemen sonra
"Hiç öylesine sordum, biliyor musun ben çok mutluyum" dedim.
"Bende, senin olduğun her yerde mutluyum" dedi Reşat.
"Uyumak istiyorum ama tam da kalbinin üzerinde yani kalbinin sesini dinleyerek" dedim.
"Bende saçlarının kokusunu içime çekerek uyumak istiyorum" dediğinde gözlerimi usulca yumdum...

♡♡♡

Gözlerimi yeni bir sabaha açmıştım, sevdiğimin göğüsünde o kadar huzurlu ve mutluydum ki burada, ama sürekli çalan bir telefonum olmasa daha mutlu olabilirdim, yavaşça Reşat' ın göğüsünden kalkıp masada duran telefona baktım lanet olsun Çağatay arıyordu bu mutlu ânı bozmak zorunda mıydı telefonu alıp üst kata çıktım merdivenlerden çıkarken telefon sürekli çalıyordu bu adam hiç vazgeçmez miydi? Nihayet odaya girip kapıyı kapattım yatağa oturmamla telefonun yeniden çalması bir oldu. Telefonu açıp kulağıma götürdüm
"Ne var Çağatay niye sürekli arıyorsun" dedim salağa yatarak niye aradığını biliyordum
"Semai benim seni niye aradığımı sen gayet iyi biliyorsun ama salağa yatıyorsun" dediğinde neden beni bu kadar iyi tanıyor diye düşündüm bunun olmaması gerekiyordu.
"Neden bahsettiğinle ilgili hiç bir fikrim yok, söyleyeceklerini söyle ve telefonu kapat kocamla kahvaltı etmem gerek" dedim.
"O adama kocam demekten vazgeç" derin bir nefes aldıktan sonra
"Lafı uzatma Çağatay ve ne diyeceksen de!" Bu sefer bağırmıştım bu adamın sesini bile duymak miğdemi bulandırıyordu.
"Sen hamilesin... dime?" Dedi sanki bunu istemiyor gibiydi göbeğime dokundum ve kendimden emin bir şekilde cevap verdim
"Evet hamileyim"
"O... o benim bebeğim mi" dediğinde
"Hayır" dedim.
"Bu imkansız sen daha yeni o adamla evlendin... benim bebeğim o"
"Belki ben de seni aldattım olamaz mı?" Dediğimde sesi kesildi uzun bir süre sonra ise cevap verdi
"Sen yapamazsın, sen öyle biri değilsin Semai"
"Beni hiç tanımamışsın, ben seni aldattım çünkü anne olmak istiyordum ama sen baba olamayacak kadar duygusuzsun"
"Sen... sen beni aldatmazsın sen.." telefonu yüzüne kapattım daha fazla sesini duymak istemedim o iğrenç adamın.

Birden belimde hissettiğim ellerle yerimden sıçradım.
"Korkma aşkım, benim" Reşat' ın sesini duyduğumda rahatladım. Reşat boynuma ufak bir öpücük kondurduğunda gözlerimi usulca yumdum ve kokusunu içime çektim.
"Reşat kahvaltıdan sonra İstanbul' a dönelim mi? Evimi çok özledim" dedim. Ve Reşat' a döndüm
"Tabiki dönelim bebeğimiz için alış verişler yapalım odasını hazırlayalım 5 ay sonra yanımızda olacak zaten Lina' mız"
"Umut Lina" dediğimde Reşat anlamadığını belli edercesine bana bakmayı sürdürdü.
"Bebeğim benim... bizim Umudumuz oldu o yüzden ilk adını Umut olmasını istiyorum tabi sende istersen"
"Tabi çok güzel bir isim" dedi sonrada fısıltıyla "Umut Lina kızım..." dediğini duydum.

Umut Lina nasıl bir isim sizce?
Umarım bölümü beğenmişsinizdir. Yorum ve voltlarınızı bekliyorum sizleri çok seviyorum. 😘