7.Bölüm; Özür Dileme Faslı (Part 2)

79 5 0
                                    


Multide Aras'ın biricik kardeşi Rüya Keskin var!!!!!



Her şey güzel hoşta ben şu bana çarpan Rüya'dan hala özür dilemedim. Hayatım şu Cihan denen çocukla uğraşmakla geçecek herhalde! Ay yazdıysa bozsun Rabbim! Benim şu kızdan hemen özür dilemem lazımdı. Ama nasıl? Aklıma hemen ikizim geldi. Hoca bizi kütüphanede bıraktığı için rahatça arayabilirim diye düşündüm ve telefonumu çıkardım. Rehberimi karıştırıp numarayı buldum. Arayacakken;

"Ne yapıyorsun sen?" dedi meraklı melahat Cihan.

"Sanane lan, seni ne ilgilendirir, eşek kadar kız sana mı soracak?" diye kükredi Aras. Bana dönüp çarpıkça güldü ve göz kırptı sonra. Ben buna hödük man demiyim de ne diyim? tam bir hödük man işte! Hayır koruyacak diye sövmese olmaz sanki! Ona gününü sonra göstermeye karar verip Cihan manyağına döndüm; 

'' Hayırdır sana Cihan? Cevabını vermeyeceğimi bildiğin soruları neden soruyorsun bana? Bu seni son uyarışım haberin olsun.'' dedikten sonra aramaya kaydırdım elimi ve kulağıma götürdüm telefonu. Çaldı, çaldı sonra da açıldı;

"İkizim naber?"
"İyiyim sana bir şey danışmam lazım hemen okula gelsen olur mu?"
"Nasıl bir şey danışacaksın söyle bakıyım?"
"Ya sen gelsen de ben öyle  anlatsam? Okulun kütüphanesinde bekliyorum."
"Tamam geliyorum." deyip suratıma kapattı. Suratıma kapattı ya! Neyse o gelsin bir soracağım ben ona hesabını.

Telefonu cebime attım. Hödük man  Cihan'ı umursamadan bana döndü;

"Senin ikizin mi var?"
"Sanane." dedim. Güldü ve sonra;
"Ooo bende asi kız nerelerde diyordum. Ortaya çıktı." yüzüme yapmacık bir sırıtış koyup;
"Ha ha ha çok komik bak yerdeyim şuan"
"Tamam tamam sustum"dedi. Bu sefer zaferle gerçekten güldüm.

''Hadi ama söylemeyecek misin ikizinin olduğunu?'' sürünsün pislik! yaşasın kötülükk!!

Düz ama eğlenen bir ifadeyle ona muzipçe bakıp '' hayır.'' dedim ve güldüm. O da sırıttı. Aslında yeni fark ettim de sırıtışı bile bana bir farklı ve hoş geliyordu. Ben böyle düşünürken kapının açılmasıyla beraber yönümü oraya çevirdim. İkizim, öteki yarım yani kısaca Sena gelmişti. Hemen zıplayıp ayağa kalktım ve koşarak ona sarıldım. İlk başta mutlu olan suratı şimdi şaşkınlıkla dolmuştu. Muhtemelen Cihan'ı gördü diye. Hemen bana 'bunun burada ne işi var' bakışı attı. Bende ağzımı oynatarak 'sonra' dedim ve ona doğru koşarak sarıldım.

"Hoş geldin ikizim, canım, öteki yarım, ca-" diyemeden ağzımı kapattı ve "hoş buldum ikizim"dedi. Pis ya ağzımı kapatmazsa olmaz sanki! "Nasılsın?" dedi. Bende bu soru karşısında ilk önce Aras'a baktım daha sonra da cevap verdim "belki, yani, idare eder işte". kendime gelip asıl mesele için harekete geçtim.
"Allahım unuttum ben seni sana bir şey danışmak için çağırdım ikizim" dedim. Bay çok bilmiş araya atladı hemen "ben çıkayım siz kız muhabbetinize başlarsınız"dedi gıcık şey ya! Dediği şeyin üstüne zil çalınca bende " gerek yok biz çıkarız" dedim imayla.Gözlerini devirip bizden önce çıktı bizde çıktık. Koridorda ilerlerken ikizim bana "artık anlatacak mısın ne danışacağını merak ettim." bende tamam anlamında başımı salladım ve beraber bahçeye çıkıp banklardan birine oturduk.

"Bak şimdi bu sabah erken kalktım. Sonra da kumsalda koşuya çıktım. Koşuya başladığım sırada biri bana çarptı ve arkasına bakmadan kaçtı... "

"Eee ne var yani bunda? " dedi merakını belli eder bir tonda. "Sonra bana çarpan kişi ben eve dönerken peşimden koşarak geldi ve kız bana çarptığı için özür diledi. Ama sorun nerde diye sorarsan bana çarptığında ona birazcık söylenmiş olabilirim." dedim muzipçe.

UZAKTANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin