Babamın ben küçükken bizi terketmesiyle 1-0 geride başladım hayata.Dolasıyla hayatta her zaman erkeklere kin duydum.Güvensiz hissettim kendimi onlara karşı.Belki dedim ama Can'ın son hareketinden sonra ona olan hislerim bitti.Evet aslında Can'a karşı hislerim vardı. Ama ileri derecede değildi. Ama gizlice kapımı dinlemesinin ardından bana yalan söylemesi ve benden habersiz para tezgahı kurması.Resmen beni zavallı durumuna düşürdü.Telefonumun çalmasıyla gerçek Dünyaya geri döndüm. Arayan Can'dı.Yanından ayrıldığımdan beri beni 70 milyonuncu kez arayışıydı.Artık sıkıldım ve telefonu açtım.
"Ne var Can ne istiyorsun???"
"Bak sadece iki dakika dinle lütfen"
İçimden dinlemek geldi ve onay verdim.
"Bak evet kabul ediyorum kapını dinledim bunun için senden çok özür dilerim fakat ben senin için iyi bir şey yapmak istedim."
"Neden Can neden benim için bir şey yapmak istiyorsun???"
"Bilmiyorum"
"O zaman bilmediğin şeyleri uygulama anladın mı???"
Sinirlerime hakim olmak amacıyla telefonu yüzüne kapattım.Aramaya devam etmemesi için telefonu uçak moduna aldım.
*** *** ***
Odamda kulaklığımı takmış ve Murat Dalkılıç'tan "ben bilmem" 'i dinliyordum.Derken telefonum çaldı.Can'ın aradığını düşünüp ofladım.Fakat arayan Can değildi annemin doktoruydu.Telefonu açtım;"Merhaba Gökçe hanım parayı ayarlayabildinizmi diye sormak istedim."
"Hayır daha ayarlayamadım daha ama en kısa zamanda halledeceğim"
"Bunun azı çoğu yok Gökçe hanım.Annenizin hastalığı çok ilerledi.En kısa zamanda kemoterapiye başlamamız lazım."
"Peki bilgilendirdiğiniz için teşekkür ederim."
"İyi günler"
Ne yapacaktım ben şimdi?? Ben nasıl bulacaktım şimdi bu parayı?? Can'a çok mu büyük konuşmuştum acaba?? Mecburen bu parayı almak zorundaydım Can'dan.Çalışır geri öderim nasıl olsa.En iyisi yarın Can'la konuşmaktı.
*** *** ***
Okula varır varmaz Can görüş açıma yakalandı.Hala kararsızlık içerisindeydim.Çünkü o kadar şey yaptıktan sonra ondan bu parayı isteyecektim.Resmen gururumu ayaklar altına alacaktım.Resmen değil basbaya alacaktım işte.Ama buna mecburdum.Bu parayı almazsam eğer annemi kendi ellerimle ölüme doğru sürükleyecektim.Hızlı adımlarla Can'ın yanına doğru yürümeye başladım.Vardığımda cümlelerimi sarf etmeye başladım
"İki dakika konuşabilir miyiz??"dedim.Can söze girmeden Selim konuşmaya başladı.
"Attığın tokat yüzünden özür dilemeyemi geldin yoksa?"
"Konuşmaya devam edersen kafanla kolun yer değistirecek Selim."
Konuşmamdan irkildi ve kenara çekildi.Bende Can'ı kolundan tutup kantine götürdüm.İçeri girdiğimizde herkes bize baktı.Doğru ben bundan 1 gün önce Can'ı herkese rezil etmiştim.Of Gökçe Of.Neden bu kadar düşüncesiz hareket ediyorsun.Oturduk söze girdim.
"Can ben senden özür dilerim.Sana haksızlık ettim.Beni affedermisin??"
"Diyelimki affettim.Ne değişti Gökçe?.Bak herkes bana kantinin ortasında tokat yiyen insan gözüyle bakıyor hala bana.Evet kapını dinlemem hataydı.Ama ben senin için iyi bir şey yapmak istedim Gökçe.Annenin tedavi masrafları içindi bütün bunlar yalan mı??"
Haklıydı.Savunmasızdım şu an ona karşı.Bide bu sözlerin üzerine ondan bu parayı isteyecektim.Kafamı parçalayasım geldi bir an içimden.Derken kafamda ampul yandı sandım.Kafamı kaldırıp yukarı baktım fakat ortalıkta ampul felan yoktu.Hani filmlerde olur ya bir an gaza geldim herhalde.Ama sonuçta bir fikir gelmişti aklıma.Uygulamak için ayağa kalktım.
"Hey millet buraya bakın!!"diye bağırdım.Sesim o kadar güçlüydü ki harhalde herkes önündekini bırakıp bana baktı.Devam ettim
"Dün herkesin ortasında Can'a tokat attım.Ona bağırdım.Şimdi ise köpekler gibi pişmanım."dedim ve Can'a döndüm.
"Beni affet Can!!!"dedim.Arkadan "Affet" diye tezahüratlar geliyordu.Valla bir an gaza geldim ve yaptım.Bu yaptıklarıma ben bile şaşırdım resmen.Can ayağa kalktı ve:
"Sen gerçekten delisin.Tamam affediyorum"dedi.Arkadan alkış sesleri geliyordu.Bu okulun bu kadar arkadaş canlısı olacağı aklımın ucundan bile geçmezdi.Kafamı Buse'ye çevirdim.Suratı nedense asıktı.
*** *** ***
Can'la bir kafede oturuyorduk.Bazı şeyleride halletmek istemiş ve beni buraya çağırmıştı.
"Gökçe dövmeyeceksen sana bir şey söyleyeceğim."
"Söyle hadi"
"Gökçe ben annenin doktoruyla görüştüm.Annenin bir an önce kemoterapiye başlaması gerekiyormuş.Bende doktora parayı verdim.Annen yarın kemoterapiye başlayacak."
"Ya ben çok teşekkür ederim.Sayende annem kurtulabilir.Yani kurtulacak ben buna inanıyorum"
İçimdeki mutluluk ikiye katlandı.Parayıda istemek zorunda kaldım.Ama aklıma takılan soruyu dile getirdim.
"Peki o zaman neden Buse'ye öyle şeyler söyledin???"
Yüz ifadesi meraka büründü.Merakım dahada artıyor ve burnuma kötü kokular geliyordu.Aklıma bir fikir geldi.
"Buse'yle yaptıklarını bana anlatsana bir???"
"Ya ben Buse'ye bu konuyu anlattım.Yardım istedim.Oda sen olduğun için kabul etti.Telefonum telefonuyla mürettebattaydı.Konuştuklarınızı dinliyordum.Doktoruda ordan öğrendim.Sonra telefondan bana "Ben kazandım Can Güngör"dedi.Sonrada olanlar oldu biliyorsun işte"dedi.Şaşkınlık içindeydim.Bana resmen tezgah kurmuştu.En yakın arkadaşımdan kazık yemiştim.Çok kötü damarıma basmıştı.Yarın oyunun kralını ben oynayacaktım ona.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tesadüf Aşk #Wattys2017
Teen FictionBir yanda çok zengin yakışıklı Can diğer yanda hırçın ve aşık olmaktan korkan Gökçe ve ikisini buluşturan tesadüf aşk...