R/18

638 38 7
                                    

Uyandığımda,güneş gökyüzünde hakimiyetini almıştı bile.Uyuşuk hareketlerle yataktan kalkarak,tüm rutin işlerimi hallettim.Dün aldığım yeni günlük elbiselerden birini giyerken,saçlarımı tarayarak sıkı bir at kuyruğu yapmayıda unutmamıştım.

Doğrusunu söylemek gerekirse iştahım yoktu fakat yinede kahvaltı yapmam gerekiyordu.Ne de olsa öğünlerimi atlayarak,güçten düşmek gibi bir amacım yoktu.

Mutfağa giderek kahvaltılık bir şeyler çıkarttım ve yedim.Bittiğinde ise mutfağı toplayarak,evden çıktım.Ela'nın yanına gitmeyi planlıyordum çünkü uzun zamandır onunla görüşmemiştim.Doğrusunu söylemek gerekirse özlemiştim ve kesinlikle kız kıza vakit geçirmemiz gerektiğine inanıyordum.

Arabama binerek Ela'nın çokta uzak olmayan evine doğru sürdüm.Kapısının önüne geldiğimde arabayı park ederek,durdurdum.Tam ineceğim sırada,telefonuma gelen mesaj ile telefonuma baktım.

Cameron:Seninle görüşmem gerek.

Cameron:Lütfen.

Omuz silktim.Onunla görüşmek gibi bir niyetim yoktu.En azından şimdilik.

Andromeda:Hayır.

Cevabımı yazdıktan hemen sonra,arabadan indim.Karşımdaki binaya girerken,diğer bir yandan ise şarkı mırıldanıyordum.Asansör yerine merdivenleri kullanmayı tercih ettiğim için merdivenlere yöneldim ve dördüncü kata kadar çıktım.

Sonunda Ela'nın dairesinin önüne geldiğimde gülümseyerek zili çaldım.Birkaç dakikalık bir bekleyişten sonra kapıyı açan Ela ile gülümsememi daha da büyüttüm.

''Özlemişim!''Hızla ona sarıldığımda,aynı hızla bana karşılık verdi.

''Bende!Ama...''Sözüne devam etmesine izin vermeden,ayakkabılarımı çıkartmaya başladım.

''Sana anlatmam gereken o kadar çok şey varki!''Ayakkabılarımı çıkartır çıkartmaz Ela'nın yanından geçerek salona doğru ilerlemeye başladım.Fakat gördüğüm sima ile yerimde çakılıp kaldım.

Nash!

Son günlerde arkadaşım dediğim kişiler ardıardına karşıma çıkıyordu ve bu kadar tesadüf artık beni sıkmaya başlamıştı.

''Andromeda?''Sesine yansıyan şaşkınlığı fark etmemek için aptal olmak gerekirdi.Mavi gözlerini sonuna kadar açmış ve karşısındakinin ben olup olmadığını anlamaya çalışırmış gibiydi.

''Nash...''Alayla adını söyledim.Ardından ise bakışlarımı Ela'ya çevirerek,Nash'i gösterdim.

''Bunun burada ne işi var!''Sesim yeterince yüksek çıkmış olacakki,Ela irkildi.Tam ağzını açacağı sırada,Nash sözünü kesti.

''Andromeda!Bak.....''

Klasik cümleler.

Andromeda bak...Andromeda dinle...Andromeda lütfen...

''Defol bu evden!Ela'ya da bir daha yaklaşma!''Tamamen rol yapıyordum.Eğer normalmiş gibi davranırsam,şüphelenme olasılığı yüksekti.

''Lütfen dinle...''

''Hayır!Defol buradan!''Elimle kapıyı gösterirken,Ela ile göz göze gelmiştim.Fark ettirmeden göz kırptığımda,derin bir nefes verdiğini gördüm.

''Beni dinlemeden gitmeyeceğim!''

Nash bana doğru gelmeye başladığında,ondan uzaklaştım.Nash sonradan tanışmış olduğum halde en sevdiğim arkadaşlarımdan biriydi.Shawn ve Jack(G.)'den sonra gelecek nadir isimlerden biriydi.

''Seni yada sizi asla dinlemeyeceğim!Defol bu evden!''

''Andromeda...''Nash'in sesindeki kırık tonu umursamadım bile.Yada umursadımda,umursamamış gibi davrandım.

''Andromeda,Andromeda,Andromeda!''Alaycı bir şekilde adımı söyleyişini taklit ettim.''Yeter!Defol diyorum sana!''

Nash bakışlarını benden çekerek,etrafında gezdirdi.Gözlerinin dolduğunu görebiliyordum çünkü mavi gözlerinin etrafı kırmızıya dönmeye başlamıştı.

''Dinle...''

Sözünü hızla kestim.

''Sus ve defol git.''

Dolmuş olan gözlerini bana çevirdiğinde,eğer karşısında eski Andromeda olsaydı içini yanacağına emindim.Ne kadarda ironikti öyle değilmi?Beni gördüklerinde gözleri doluyor veya ağlıyorlardı.Ama iş videoyu yayınlamaya geldiğinde,ağladıklarını hiç sanmıyordum.

''Shawn ve Cameron ile dün konuşmuştum.''Sesi boğuk çıkıyordu.''Bana onları kovduğunu ve nefretle baktığını söylemişlerdi.''Derin bir nefes aldı.''İnanmamıştım.Ama görüyorumki bir zamanlar sevgiyle bakan gözlerin şimdi nefretle bakar olmuş.''

Sanki dayanamıyormuş gibi başını önüne eğmişti.Tıpkı Shawn ve Cameron gibi.Haklılardı tabi.Üçününde bana bakmaya yüzü yoktu.

''Sende yeni Andromeda'yı tanıdığına göre,artık defolup gidebilirsin.''

Nash yavaş adımlarla yanımdan geçip giderken,Ela dudaklarını birbirine bastırarak arkasından gitmişti.Koltuklardan birine oturarak geriye yaslandım ve gözlerimi kısarak Ela'nın gelmesini bekledim.

Birkaç dakika sonra Ela içeri girdiğinde ise gülümsedim.Her ne kadar Nash neden burada diye sormak istesemde,Ela'nın amacı Nash'i kendine aşık etmek olduğu için bir şey demiyordum.

''Tanrım,Andromeda!''Ela sesli bir şekilde söylendi."Az daha çocuğu ağlatıyordun.Hatta ağlatıyordun değil,direk olarak ağlattın!"

Kıkırdadım.Evet,kıkırdadım.Onların bana yaptıklarından sonra ne bekliyorlardıki?

''Ağlasın.Hatta hepsi ağlasın.''Derin bir nefes aldım ve oturduğum yerde biraz daha yayıldım.''Eskiden ağlamalarına dayanamazdım ama artık ağlamaları beni rahatlatıyor.''

------------------------------------------------------------------------

Ben bölüm yazmayalı kaç hafta geçti hiç bilmiyorum...

Yazma isteğim sıfır ve kendimi zorluyorum.Ama bölümler arası bu kadar zaman bırakmak emin olun benimde hoşuma gitmiyor.Unutmadan söyleyeyim finale daha var,merak etmeyin.Birde sınav haftamın yaklaştığını bildirmek isterim.En azından 27 Mart'a(İlk sınavlarımın başlangıç tarihidir kendisi) kadar birkaç bölüm daha yazmak istiyorum.

Lütfen vote ve yorumlarınızı unutmayın.❤︎

Sizleri Seviyorum.❤︎








Revenge||Cameron DallasHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin