34.Bölüm

593 43 1
                                    

Bebeğimi elimde biraz salladıktan sonra telsizide alıp aşağıya indim.
Gülümseyerek Ozana baktım ve masaya oturdum.
Ayla"Bebekler uyudumu?"
"Uyudu uyudu."
Dedim elimdeki telsizi gösterdim.
"Uyumasaydı ağlardı."
Dedim.
Ve ah Tuna yaa. Şu çeneni bir tur oğlum ya! Rezil etti beni!
"Şey, sanırım tam uyumamış. Ben uyutup geleyim." Diyen Ayla'ya baktım.
Artık sinir olmaya başlıyordum. Sanki çocuklarımın annesi gibi davranıyordu.
Sinirimi belli etmeden;
"Yok yok, o ağlar sen gidersen şimdi."
Dedim. Sonra biraz düşündüm ve eğer o giderse Kocacımla yanlız kalabilirdim.
"Yada, sen git ya." Dedim ve koşarak gitti.
Ozan Ayla gittikten sonra kahkahalara boğuludu.
"Kıskandın dimi?"
"Tö, ne kıskanması? Kimi? Ben! Yok canım kimi kıskanayım ben ya?"
Gülüsünu dahada arttırarak;
"Bebeklerimizi Ayla'dan mı kıskanıyorsun?"
"Ya, sen tuna'yı parkamı götürsen acaba? He, bende kızımla yanlız kalsam?"
Bana gözlerini açıp baktı.
"O zaman sen Badeyle git! Ben biryere gitmem!"
Kafamı salladım ve masadan kalktım. Odama çıkıp üzerime birşeyler giyindim ve bebeğimin odasına girdim. Ayla badeyi uyutuyordu.
"Uyutma uyutma, parka gidiyoruz simdi biz kızımla." Dedim ve Bade'yi Ayla'nın elinden aldım.
Burnunu öptüm ve aşagıya indim.
"Babası baş başş, biz çıkıyoruuz."
"Telefonun açık olsun. ". Dedi ve ayakkabılarımı giydim ve bebek arabasını aldım. Badeyi içine bindirdikten sonra bebek arabadını parka doğru sürmeye başladım.
Kaldirimin aşagısına indikten sonra parkın içindeki banka oturdum.
Ama içimde çok garip bir duygu vardı.
Sanki biri bizi izliyordu.
Sonra yanıma yaşlı bir teyze oturdu.
"Kızım, açelya evleri nerede?"
Dedi ona döndüp baktım.
Sonra ayağa kalktım. Bebek arabası 10-15 santim yanımdaydı.
Bebek arabasını bırakıp, elimle yolu tarif ettim.
Teyze yanindan gittikten sonra, bebek arabasını bacaklarımın arasına aldım.
Arabayı öne ve arkaya ittirmyeye basladım. Hiç sesi çıkmıyirdu.
Ah nihayet!
Sonra biraz parkın içinde sürüp eve doğru gidiyorsum ki, tanıdık gelen bir adam kolumu tuttu.
Yüzüne dikkatlice baktım.
"Yakında hep benle olacaksın." Dedi ve gitti.
Önce deli olduğunu düsündüm. Sonra korktum.
Bebek arabısını hızlı eve sürmeye başladım.
Sanki boş arabayı sürüyordu. O kadar hafifti.
Evin kapısını tıktıklattım.
Kapı biraz geç açıldı.
Ozan yüzünü gördügüm an o korkuyu unuttum.
Ona güzel bir sarıldım ve sonra dudağıa minik bir öpücük kondurdum.
Bebek arabasını salona doğru sürdüm.
"Ben Bade'ye mama hazırlayayım." Dedim ve mutfağa gittim .
Önce sütü ısıttım. Sonra mama tozunu içine döktüm ve puding kıvamına gelmesini bekledim. Sonra içine bebe maması kırdım. Mamamız hazır.
"Canım çekti."
Bu Ozan'ın sesiydi. Kapıya yaslanmış, sinsice beni izliyordu.
"Sinsi."
Dedim ve sonra ekledim.
"Sanada yaparım tabi koca bebeğim dedim ve onun yanına giderek bir daha sarıldım.
Mamayı bir kaba koydum ve soğuması için camın kenarına koydum.
"Bade ilk defa ağlamadı Ozan."
"Hımm, bakim bakim belki uyumuştur ."
Dedi ve mutfaktan çıkıp salona girdi.
Sonra tekrar buraya geldi.
"Hayatım, Ayla senden önce davranıp almış Badeyi." Dedi.
Gülümseyip;
"O zaman sen git Ayladan kızımızı al. Aç aç uyunmaz!"
Dedim ve salona geçip oturdum.
Biraz bekledikten sonra , merdivenlerden ayakkabı sesi geliyordu. Bu Ozandı.
Koşarak yanıma geldi. Suratı şaşkın görünüyordu.
"Ayla odada müzik dinliyor, Bade nerde Sena?
O an gözümden bir damla yaş , yanagımdan dudağıma diğru süzülüyordu.
"Bi-bilmiyorum!"
Gözlerini kocaman açarak bana baktı.
"Nasıl bilmiyorsun, senleydi kızımız, Nerde Bade Sena!"
Gözlerimi dizlerimi kaydırdıgım sırada ,
"Bana bak!"
Diye öyle bir bağırdı ki!
"Gözlerimi yavaş yavaş gözlerine doğru çıkarttım.
"Ben, ben bilmiyorum!"
Ozanın bağırmasını Ayla duymuş olmalı ki merdivenlerden aşağıya doğru koşmaya başladı.
"Ne-ne oluyor burda? Abi, yengeme neden bagırıyorsun ha? Senin buna hak-"
Derken Ozan öyle bir bağırdıkı kıyamet kopü sandım. Ve sanırım bugün öyleydi.
Koltuktan kalkarak evi turlamaya başladım.
Ağlayarak;
"Bade, nerdesin annecim? Ha nerdesin? Emeklemeyi öğrendinde benmi bilmiyorum?"
Sonra bir anda gözlerimden bir anda yaşlar akmaya başladı.
Bugün benim ölüm günümdü.
Gözyaşlarımda boğulacaktım.
Ve bir anda Bade'nin sesi gelmeye başladı.
"Ahu, aghu."
Sesin geldiği tarafa doğru yürüyordum ama her yakınlaştığımda Badenin sesi daha da uzaklasıyordu.
"Bebeğim nerdesin?"
Dedim ve elimde bir el hissettim.
Ozan.
"Özür dilerim prensesim,bir anda bağırdım sana ama Bade kayıp. Farkına var!"
"Şşşt, dinle"
Bana şaşkınca baktı.
"Ne sesi?"
"Bade'nin sesi."
Ozan susup biraz dinlemeye başladı.
"Se-Sena, ben Bebek sesi falan duyamıyorum!"
Ozanı çekiştirerek bahçeye çıkardım.
"Ozan, ses burada biyerden geliyordu, ses kesildi. Yemin ederim!"
Dedim ve biraz yürümeye başladım.
Havuza baktıgımda içinde pembe bişey yüzüyordu.
"Ozaan!"
Dedim ve parmagımla havuzun içini işaret ettim.
Ve koşarak havuzun kenarına yattım.
Elimle bebegimi almaya çalısıgordum. Ama o benden uzaklaşıyordu.
"Bade!" Ozan bişeyler yap!"
Dedim. Ve tutmaya çalıştım.
Ozan;
Havuzun içine baktığımda,hiçbirşey görmüyordum. Belkide Sena halisinasyon görüyordu. Senayı havuzun kıyısından zorla çekiştirmeye başladım.
"Ozan bırak beni, ölmesine gözmü yumuyirsun?
Sena;
Dedimve havuza geri baktım.
Yoktu!!
Bebeğim yoktu!
Sonra bir anda telefondan mesaj sesimi duydum, telefonu Ozana fırlatıp havuzu inceledim.
"Ozan, Bade nerde ? Buradaydı!"
"Ba-bade, Sudenin elinde!"
Bade sude'nin elinde!!!

3Nişan2Bebek #Wattsy2016 -BİTTİ-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin