24. bölüm

883 97 0
                                    

Ertesi gün; ...
Zar zor uyanmıştım ve simdide kalkmak zorundaydım. Yanıma baktığımda Ozan yoktu. Aşağıya inip kahvaltı hazırladığını düşünmüştüm. Üzarimi giyinip aşağıya indim.Oradaydı. Televizyonun karşısında , elinde PlayStation maç oynuyordu.
Yine mi ya!
Sonra benim geldiğimi gördü ki;
" günaydın."
Eh en azından günaydın diyor.
Sonra koltuğun üzerindeki 2 gün önce aldı'ın nevresim takımı hâlâ koltuğun üzerindeydi.
Ve sanırım ozan gece televizyon izlerken üzerine örtmüş.
Onu katlamaya çalışırken Ozan'ın mırıldak bir sesle gelen cümleyi anlamaya çalıştım.
Sonra aynı şeyi bir kez daha söyledi.
" Sena sen Hangi takımı tutuyordun?"
Sorulacak sorunu bu ya.
Beşiktaş tabiiki. Ama bunu ona söylemedim.
" Nevresim takımı , az ucundan tut da beraber katlayalım. Acıman yok mu senin hamileyiz burada!"
Bana baktı. Evet esprim gerçekten iğrenç ötesiydi.
"Sen BENCE yat bir dinlen. Yaramadı sana ayakta kalmak."
"Açılınca yaramaz tabii. Insan kalkar bir karısına kahvaltı hazırlar."
Sonra bana baktı.
"Éee. Yemek yapmayı bilmiyorum!"
"Ff. Yaa. Açımm."
Hâlâ maç oynamaya devam ediyordu.
Bakalım yarın sabah kalktığında playstationunu ne hâlde bulacak göreceğiz.
"Ozan, hadi kalk ya "
"Hadi. Hadi. Vurdu gol olduu."
Dedi ve kalkıp bana sarıldı.
Maç için sarılıyor bana!
Düşünebiliyomusun? Bana maç için sarıldı ya!
Görürsün sen. Ozaon yağı.
Gece olunca görürsün!
Planladığım şeyi belli etmemek için bende ona sarıldım.
"Tamam, hadi gel sana kahvaltı hazırlayayım."
Hani bilmiyordu bu Ozon yağı!
"Canııımm."
"Efendiim."
"Sen ne ara kahvaltı yapmayı öğrendin? 1 dakika önce ' ben bilmiyorum' diyen sen değilmiydin?"
Sarılmayı bıraktı ve bana dikkatlice baktı. Ve sonra dişleriyle dudak altını ısırdı.
Sonra aniden parmağını şıklattı;
"Şey, va- vahiy geldi. Evet vahiy geldi!"
Ne saçmalıyor bu yine?
Fazla kafam karışmasın diye sustum ve koltuğa oturdum. O da mutfağa gitti.
Vahiy geldi ya hanii!
Akşam;
"Ozan, aşkım, benim canım poğaça çekti."
İşi olmadığı için plan fırsatını şuan yapmaya karar verdim.
"Tamam hayatım. Kaç tane?"
"4 tane."
Cebindeki parayı çıkardı ve ceketini giydi.
"Tamam. Hadi görüşürüz. Anahtarı almama gerek varmı?"
"Yooo, yok. Alma. Çünkü ben evdeyim. Ben açarım kapıyı sana. Alma!"
Bana kaşlarını çatarak baktı. Kafasınıda hafif yatırdı.
"Tamam , sakin.Hem neden bu kadar ısrar ediyosun ki?"

"Tamam ya. Bişey demedim.Sen, git."
Dedim. Sonra kapıyı açtı ve gülümsedi. Kapıyı geri kapattığında hemen anahtatı aldım ve kapıyı kitledim.
Bakalım geceye kadar kalabilirmisin?
30dakika sonra;

Aradan bayağı bir süre geçmişti Birden Kapı çaldı.
Camdan baktım da Ozan olduğunu gördüm. İşte plan başlıyordu.
Kapıyı açmadım. Birkaç saniye sonra bir daha çalmaya başladı.
Sonra camı açtım;
" Boşuna uğraşma açmayacağım."
Öyle bir duraksıyıp bana baktı.
" Niye açmıyorsun kapıyı?"
Diye sorduğunda;
"Kal orda. Gece açarım kapıyı belki!"
Dedim ve içimden kıpırdamaya başladım.
Ama karşısında ciddi durarak camı kapattım.
İçeri geçtim ve televizyonu açtım.
Kumandasını masanın üzerinden alıp öyle bir bakındım.
Sonra rahat edemeyip koltuğa uzandım.
Birkaç dakika sonra üzerime Bir uyku çöktü.
Sanırım dayanamayacağım.
İyi geceler kendim...
Ve efso bir uyku çektim.

3Nişan2Bebek #Wattsy2016 -BİTTİ-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin