stay with me|| girl x girl

twenty sevenღ

jennie'den

jisoo'ların evinin kapısını çaldığımda saat 22.00'a yaklaşıyordu. jisoo'yu bir haftadır görmüyordum ve onu göreceğim için kalbim çok hızlı atıyordu.
kapıyı jisoo açtı ve açtığı an gözlerinin dolu olduğunu fark ettim. henüz bir şey dememiştim çünkü içeride anlatacaktı. onu gördüğüm an olabildiğince sıkı bir şekilde sarıldım. jisoo çekildiğinde daha mutlu olduğu yüzündeki gülümsemeden anlaşılıyordu.

'hoş geldin sevgilim'

'merhaba güzelliğim' dedikten sonra yanağına ufak bir öpücük kondurdum. üst kata, odasına çıkmadan önce annesini görmek istediğimi söyledim.

'teyzemin acil bir işi çıktığı için annem ona yardıma gitti birkaç dakika önce babam salonda dinleniyor istersen sabah konuşuruz'

'daha güzel olur' dediğim an jisoo'nun elini tutup onu yukarı kata çekiştirdim. merdivenlerden uçarcasına çıktık çünkü benimle konuşmak istediği gözlerinden belli oluyordu.
odaya çıktığımızda yatağın üstüne bağdaş kurup oturduk.

'anlat bakalım niye ağladın sen?'

'jennie, seni çok ama çok seviyorum ve sen ailenle sorunlar yaşarken ben senin üzerine gidip çok saçma mesajlar attım, gerçekten üzgünüm neden böyle bir şey yaptım bilmiyorum lütfen beni affet'

''ne affetmesi? sana hiçbir zaman darılmadım jisoo ve seni nefes almayı bırakana kadar seveceğime emin olabilirsin'

jisoo'nun yüzünde oluşan tebessüm içimin ısınmasına sebep oluyordu. güldüğünde gözü kısılıyor ve gözlerinin yanında çizgiler oluşuyordu. onu çok seviyordum.
jisoo omzuma yattı ve bir süre konuşmadan durduk. ve sonra yanımda getirdiğim poşet aklıma geldi ve bekle diyerek alt kata indim.

mutfakta çakmak arayıp bulduktan sonra gelirken aldığım doğum günü pastasının üzerindeki mumları yaktım. bebeğim bir yaş daha almıştı ve onu mutlu etmek istiyordum.

yukarı kata çıkıp odanının kapısını tıklattım. kapıyı açınca gözleri doldu ve pastayı alıp bana sarıldı. dudağıma ufak bir öpücük bıraktıktan sonra 'unutmayacağını biliyordum' dedi ve beni yatağa doğru ittirdi.