12.BÖLÜM

211 16 1
                                    

Eve yaklaştık, ve geldik. Çok mutlu görünüyordu hafif güneş onun kumral saçlarını sarıya döndürmüştü çok tatlı duruyordu. Evin anahtarını yine bana vermişti kapıyı açtım ve ne oldu şimdi dedim.
Gözlerimi kapattı ve bana güven dedi. Kendimi ona salmıştım bir elinle gözlerimi kapatıyordu bir elinlede belimi tutuyordu merdivenlerden gözüm kapalı çıkmıştım. Kapı açılma sesi geldikten sonra gözlerimi açtı.
Ve karşımda krem renki ,oyuncaklı, beşikli ve küçük salıncaklı bir çocuk odası.
Arkamı döndüm ve üstüne atladım ve bacaklarımı beline sardım. O da bana sarıldıktan sonra küs olduğumuzu hatırlayıp ayrıldım. Ve
-Rüzgar bu çok tatlıııııı. Dedim, o da samimi bir gülüşle karşılık verdi
-Rüzgar benim hazırlanmam lazım malum akşam...
-Tamam aşkım dedi.
Ben ona hala aşkım demiyceğim kızgınlığım geçmiş olabilir ama o beni bi kere kırdı.
Kapıdan çıktık evi kilitledim ve Rüzgar'a anahtarı vermeye çalıştım.
-Bitanem şimdi bu anahtar senin için yani istediğin zaman gelebilirsin,benim kendime ait anahtarım var, dedi.
-Tamam aş.. yani Rüzgar, dedim. Sırıttı. Arabaya binmek yerine koşmayı tercih ederim dedim.
-Tamam sen nasıl istersen dedi belimi tutup beni kendine çekti, tam öpecektiki yanağımı döndüm. Hala beni öpecek kadar affetmemiştim. Biraz naz yapıcağım sonra...
Hızlı bir şekilde evime doğru koştum bu hızlı koşma az olsada yoruyordu. Eve geldiğimde annem evi temizlemiş giyinmiş bide babamı giydiriyordu.
-Öhö öhö öhööö, düğününüz ne zaman, sanki ben değilde sen evleniyorsun.
-Ee kızım ne olacak ha sen ha ben,hadi çık yukarı duşunu al,saçını yap bide şöyle güzel bi giyin.
-Tamam güzel annem. Deyip yanağına sulu bir öpücük kondurdum. Banyoya girip ılık bir duş aldım ve saçımı kurutmadan arkadan güzel bir topuz yapmıştım saçım gür olduğu için topuz çok güzel duruyordu yani göremiyorum ama hissediyorum.Bana aldığı kırmızı elbiseyi giydim. Vampirlik bana yaramıştı göğüslerim iyice büyümüştü. Elbisenin ön kısmından fışkırdılar resmen, aşağı indim ve annem,
-Maşallah benim kızıma, dedi
Gülümsedim ve gözlerinin dolduğunu gördüm
-Hadi ama ağlama anne makyajın akacak
-Tamam kızım,dedi durakladı sen neden makyaj yapmadın dedi
Anne ya ben kendimi aynada göremiyorum o yüzden yapamadım demedim tabiki
-Beni alan makyajsız alsın dedim ve kıkırdamaya başladık
Daha gelmelerine yarım saat vardı zaman ne çabuk geçti...
Kapı çaldı direkt kapıyı açtım ve hoşgeldiniz dedim
-Sağol kızım dedi Rüzgar'ın annesi Leyla hanım
-Buyrun içeri girin dedim
Rüzgar'ın elinde bir demet kırmızı gül ve kap şeklinde kırmızı çikolata kulağıma eğildi ve
-Çok seksi olmuşsun dedi
Kızgın bir şekilde gülümsedim.

Biraz sohbet ettikten sonra ben kahveleri yapıyım dedim ve 5 tane orta şekerli aldım ve bir tanesi kanla karışık. Ama kan yerine başak birşeyde koyabilirimkan zanedip afiyetle içecek ti.

Mutfağa doğru yürüdüm en son Rüzgar'ınkini yapacaktım. Rüzgar yanıma geldi. Dudakları kızarmıştı, saçlarını jolelemiş
yanakları da çok tatlı duruyordu
-Yardım lazım mı? Aşkım dedi
-Yok aş... yani Rüzgar
Yine yapmıştım
Hızlıca bana doğru yaklaştı ve dudağımdan öpecektiki ben yine yanağımı çevirdim.
-Tamam ben gidiyorum dedi. Evet anlamında başımı salladım. Rüzgar gitti kahve yanmıştı ama onq verecektim tabiki yanık kahveyi ve yanında kırmızı acı sos ben öyle tuzla muzla uğraşamam. Hepsini bir tepsiye koydum işlerimi çabucak yapıyordum. Rüzgarın kahvesi soslanmıştı bile. Tepsiyle beraber salona geçtim. Leyla teyze bana
-Becerikli kızım benim ne kadarda hızlı yaptın dedi
Bu arada Rüzgar da sırıtıyordu bakalım saniyeler sonra sırıtabilcek mi. Rüzgar ,kırmızı renkli kahveyi ona verdim diye yine sırıttı. Bende ona gülümsedim.Yerime oturdum.
Rüzgar'ın babası Fatih bey,
-Buraya gelme sebebi belli, Allah'ın emri peygamberin kavliyle kızınız Almila'yı oğlumuz Rüzgar'a istiyoruz.
Babamda,
-Verdik gitti dedi.
Rüzgar mutlulukla kanlı kahvesi zannetiği fincanı başına dikti ve içtiği gibi fincana geri tükürmesi bir oldu.
Ailedeki herkez kahkaha atıyordu.
Rüzgar bana öyle bir bakış attıki evlenince sana bunu ödeticeğim dedi,gibi geliyordu. Annesi yüzüklerimizi getirdi.
Kırmızı kurdele ile bağlanmıştı, kurdeleli yüzükleri parmaklarımıza taktık. Leyle anne yüzüklerimizin kurdelelerini kesti.

Karanlık aşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin