"Alexis mesaj atmış Elena. Beni tehdit Ediyor. Ne ara bu kadar kötü oldu anlayamıyorum."
Elena bir gözünü açıp neler oluyor dercesine bana baktı.
"Engelle. Hiçbirşey yapamaz."
Tekrar gözünü kapayınca dediğini yapıp cevap vermeden onu engelledim.
"Saat kaç? "
Telefondan saate bakıp Elenaya cevap verdim.
"10.10"
Elena dudaklarını hafif yana kıvırarak gülümsedi.
"Dilek tut."
Gözlerimi kırpıp bu yaşadıklarımın gerçek olmasını diledim. Çünkü iki gün önceye gidecek olursak Elena'dan nefret ediyordum.
"Tutt-"
Elena sözünü tamamlayamadan telefonu çalmaya başladı.
"Alexis."
Telefonu komple kapatıp tekrar yerine döndü.
Yüzümün düşmesiyle beraber söylendim.'Dileğim kabul olmayacak sanırım."
Elena kıkırdayarak gelip dudağımın yanından öptü.
"Dileğin zaten gerçek Kyla ve bunu artık kimse bozamaz."
"Söz veriyorum."
Ona sarıldım. İlk defa birinin kollarında kendimi bu kadar huzurlu ve bu kadar güvende hissediyordum.
"Bugün kahvaltıyı dışarıda yapmaya ne dersin?"
Kollarının arasından sıyrılıp başımı olur anlamında salladım.
"Güzel o zaman gel de üstüne birşeyler bakalım."
Birkaç dakika sonra Elenanın verdiği kırmızı elbiseyi giyip aşağıya indim.
"Sana güzel olacağını söylemiştim."
Güldüm.
Bana olmayacağını söyleyerek giymek istememiş olabilirim.
Ama haklı çıkan tabiki yine Elena olmuştu.
Dışarıya çıkmak için ayakkabılarımızı giyerken kapı şiddetli bir şekilde çalmaya başladı.
Elena ile birbirimize baktık."Her kimse kapıyı kırmadan açayım "
Elena kapıyı açarken bende geride duruyordum.
"TAHMİN ETMİŞTİM."
Bu ses..
Tabi ki bu ses Alexis'e aitti."Ne işin var senin burada!"
Elena bağırırken arkada durup onlara bakıyordum.
"UNUTTUN MU ELENA SEN BENİ SEVİYORDUN BU EZİĞİ DEĞİL."
Elena sesli bir şekilde gülmüştü.
"Sen yanlış hatırlıyorsun herhalde Alexis ben seni sevmiyorum sen beni seviyorsun."
Alexis'in gözleri beni bulunca suratımdan telaşım anlaşılabilirdi.
Bir iki adım geriledim."Sen Elena... Sen hani bu sürtükle oynuyordun? "
"Hani onun senin arkandan koşması hoşuna gidiyordu."
"Sen kötüsün Elena. Birini sevemeyecek kadar hem de."
Alexis'in söylediklerini duyunca telaşımın yerini hayal kırıklığı almıştı.
Gözlerim dolarak bakışlarımı Elena'ya çevirdim."Burada gereğinden fazla kaldın şimdi defol."
Elena kapıyı Alexis'in yüzüne kapatacakken Alexis kapının arasına ayağını koydu ve eliyle kapatmasını engelledi.
"AMA BİRŞEY SÖYLEYEYİM ELENA BEN BU SÜRTÜĞE BENZEMEM."
"YANLIŞ KİŞİYE DENK GELDİN."
"TÜM OKUL."
"TÜM OKULA BERABER OLDUĞUNUZU YAYICAM."
Ve ani bir hareketle gitmişti.
Elena kapıyı kapatıp tekmeledi."Lanet olsun."
Ben hala olduğum yerde elimle ağzımı kapatmış dolan gözlerimle Elena'ya bakıyordum.
Elena ellerini saçlarının arasından çıkardıktan sonra yanıma gelip yüzümü ellerinin arasına aldı."Dediği herşeyi unut tamam mı. Çünkü hiçbiri doğru değil."
"Ağlamayı da kes Kyla lütfen."
"Okuldakileri siktir et. Yalanlarız hem ona inanacak halleri yok. Kanıtı da yok zaten."
Cevap vermeden suratına bakmaya devam ettim.
"Kyla lütfen Alexis'in dediği hiçbir şey doğru değil seni seviyorum ve bunu ilk defa bir kıza diyorum. Bunu sende biliyorsun."
"Emin olmadan böyle birşey demem ben."
En azından onu yakından tanıyordum.
Hem de çok yakından o yüzden dediği doğruydu.
Gerçekten hissetmese böyle bir şey demezdi.
Bunun verdiği rahatlıkla göz yaşlarımı silerek "biliyorum." dedim."Şimdi herşeyi unutup dışarıda güzel bir kahvaltı ediyoruz. "
Gözyaşlarımı iyice silerek güzel geçmesi dileğiyle Elenayla dışarı çıktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lilac ◆ girlxgirl
Non-FictionBana dokundun ve aniden lila renginde gökyüzüne dönüştüm. Ve sen morun sadece senin için olmadığına karar verdin . #35 Non-fiction *-*