Turnuvada karşılaşacak kişilerin listesi asılmıştı panoya . Melih ve Ahmet'in rakiplerinin ikisininde ismi gizem'di.
Ahmet isimleri görünce heyecanlanmış bir şekilde Melih
Sana bir sürprizim var rakibin kim biliyor musun ? Diye tebessümle sordu. Melih bu tebessümün hiçte hayırlı olmadığını anlayarak bilmiyorum diye cevapladı . Neden sordun ki ?Ahmet'in yüzündeki gülüş yerini kahkahaya bırakmıştı . Turnuvadaki ilk rakibin kadınların il birincisi biliyor musun ? Ve bu sana bir şey ifade ediyor mu ?
Melih şaşırmış bir şekilde :
Hay ben böyle şansın ... daha ilk turnuvada bula bula karşıma birinci çıkıyor . Bu nasıl iştir be kardeşim .Ahmet : benin güldüğüm şey o değil ?
Melih tam 'Ne ' diye soracakken
Jetonu düştü . Çünkü Ahmet daha önce baktığı kızın il birincisi olduğunu söylemişti . Melih o kadar heyecanlanmıştı ki bir türlü gerçek olduğuna inanamıyordu.
bak beni kandırmıyorsun değil mi ? Bak dalga geçilecek bir konu değil biliyorsun . Eğer dalga geçmek için söylüyorsam külahları degisiriz ona göre Ahmet dedi .
Ahmet : karşına gelince görürsün
Melih : Ahmet yemin ederim ki şimdi çok heyecanlandım,ben nasıl oynayacağım .
Ahmet : vallahi artık orasını bilmem ama ben senin yerinde olsam yenilmem çünkü onun düşündürmek istiyorsan yenmek zorundasın .Melih: gel bir de bunu bana söyle,ona bakmaktan nasıl oynarım ki
Ahmet : hadi birazdan turnuva başlayacak hazırlan .
Melih : tamam AhmetMelih heyecandan bayılabilirdi. Nasıl karşısına geçecekti ki uzaktan görmek ve yakından görmek arasında çok fark vardı . Üstelik Melih çok utangaç biriydi, kızlarla pek konuşmaz hatta yan yana gelmekten bile çekiniridi. Bu nasıl bir şeydi daha sonraki turlarda karşına çıksa belki şimdikinden daha az heyecanlı olabilirdi . Artık buna kaderin bir cilvesi mi yoksa tesadüf mü denmeliydi? Gerçi aşk tesadüfleri sever ama bu kadar erken olmamalıydı Melih 'e göre.
Turnuva hakeminin' herkes yerine otursun ' talimatıyla yarışmacılar sırayla masalarına oturmaya başlamıştı . Ahmet beşinci masada Melih ise altıncı masada yarışıyordu .
Ahmet oturmuş rakibi ile konuşmaya başlamıştı . Melih ise heyecanla bekliyordu gizem'i . Ve sıra Melih 'e gelmiş ve gizem'de karşısına oturmuştu . Belki de bu oyunda kaybeden olmayacaktı . Kim bilirdi ki bunu . Melih beyaz taşlarla gizem ise siyah taşlarla oynayacaktı. Melih'in gözüne bir şey daha takılmıştı her masada masa saatleri vardı. Ne ise yarayacaktı ki bu saatler . Daha sonraSedat hoca'nın turnuvalarda saatle oynanıldığını söylediğini hazırlamıştı Melih . Ama saatle nasıl oynanıldığı unutmuştu .
Şimdiden rezil oldum be diye düşündü.
Hakemin başarılar demesiyle oyun başladı . O heyecanla rakibini tebrik etmeyi unutan Melih kendine uzanan eli görünce heyecandan bayılabilirdi. Gizem başarı dilekleri için elini uzatıyordu. Melihte elini sıkıp başarılar diledi ama bir şey vardı Melih bırakamıyordu gizemin elini Melih gizemin elini tutunca o buz gibi havada öyle bir sıcaklık sarmıştı ki vücudunu sanki gizemin eli vücudunun her yerine sıcaklığını vermişti . Üstüne gözleri gizemin gözlerine dalmış ne yapacağını bilmez halde elini bıraktı . Ilk hamle sırası Melih 'teydi bekleyip yan masada oturan Ahmet'in saatle ne yaptığına baktı . Ahmet'in hamlesini yapıp saate bastığını görünce Melih'te heyecandan titreyen sağ eliyle hamlesini yaptıktan sonra sol eliyle saate bastı . Sonra da gizem'e daldı . Gizem hamlesini yapıp saate bastı . Melih yine karşı hamlesini sağ eliyle hamlesini yaptıktan sonra yine sol eliyle saate bastı .
Gizem'in lütfen oynadığınız elle saate basarsaniz sevinirim . Uyarısıyla neye uğradığını şaşırdı . Gizemin bu uyarısını duyunca Melih'i daha fazla heyecan sarmıştı . Kusura bakmayın diye başladı Melih ,ben ilk defa resmi bir musabakaya katıldım üstelik heyecanım varken bir de saatle oynanacağını öğrendim ,öğrendiğim vakitte zaten oyuna başladık önceden bilseydim arkadaşıma sorup ogrenirdim. Tekrardan kusuruma bakmayın diye titreyen sesiyle konuşmasını bitirdi. Gizem yüzünde ufak bir tebessümle' sorun yok siz nasıl rahatsanız öyle oynayabilirsiniz . 'Dedi. Melih'te yüzündeki tebessümle teşekkür edip hamlesini yaparak oyuna devam etti. Gizem oyuna Melih ise gizem e odaklanmisti . Melih daha oyuna başlamadan oyunu kaybettiğinin sinyallerini vermişti . Hamlelerini yaptıktan sonra gizem'e odaklanmasindan dolayı saate bile basmayı unutuyordu . Heyecandan bayılmamak için oyunun hemen bitmesini istiyor fakat gizem 'inde karşısında oturduğunu düşününce de kalkmak istemiyordu . Bir ikililigin arasında kalmıştı Melih . Üstelik Ahmet 'in bu oyunu kazanması gerektiğini soylemesi de aklına geldikçe daha iyi oynamak istiyordu . Ama ne yaptıysa olmuyordu . Aklında gizem varken kazanmak Melih'in umrunda değildi .
Fakat Melih yine de elinden geleni yapmıştı. Hatta diğer yarışmacılar oyunlarını bitirmiş . Herkes gizem ve Melih'in oyununun sonucu bekliyordu . Tam bir saat otuz dakika sürmüştü bu oyun . Ve nihayetinde oyun bitmiş, gizem oyunu zorda olsa kazanmıştı . Bu sefer Melih gizem 'i beklemeden hemen elini uzatıp tebrik etmişti . Melih'in yüzündeki gülümsemeyi görenler Sanki kazanan gizem değildi de Melih kazanmış sanardı .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkın Yedi Durağı
Romanceiki kişinin ilk durağında bindiği yedi durağı olan bir otobüsün,her durakta aldığı farklı özelliklerde birilerinin bu otobüse katkıları...