Mavi 18 yaşındaki bir kız. Annesi Mavi kücükken öldü. Babasıda Annesi ölünce başka biriyle evlenmek zorunda kaldı ve üvey Annesi Maviyi hic sevmiyor. Ama sonra Mavinin hayatına biri giriyor ve hayatı değeşiyor...
"Görünüşe bakılırsa bu okulda günüm iyi gececek" dedi ve sırıtarak arkaya yaslandı. Bu ne demek oluyodu? Okul cıkışı hemen eve gittim. Neden diye sormayın! Benim arkadaşım yok sonucta, hatta beni seven bir bile yok. Bazen ben neden yaşıyorum diye düşünüyorum. Birden birine carptım, herhalde dalgınlığıma geldi. Elif "Ya sen önüne bakmazmısın kızım!" Diye bağırdı suratıma. "1. Ben senin kozın felan değilim! 2. İyikide carpmışım, demekki hak ettin!" Dedim ve onu iterek yoluma devam ettim. Tabi Elif arkamdan bağırıyodu "Sana göstereceğim ben! Kork benden anladınmı kork!". Aman ya manyakmı bu! Ben ve Eliften korkmak. Sürtük ya! Etek boyu biraz daha kosa olsa şeyi gözükecek resmen.
Eve geldiğimde hemen üstümü cıkardım ve bir sıcak duş aldım. Banyodan cıktıktan sonra Annem geldi, yani üvey annem! "Kızım? Nasıl gecti okul bakiyim?" Diye bir soru sordu. Buna ne oldu? "İyi diyelim iyi gecsin" dedim bende. "Hmm. Cumartesi misafir gelecek bize. Yarın güzel bir elbise almaya gidelim senle. Tamamı" dedi tatlı talı. Yine ne ceviriyo bunlar? Bu kadın bana hayatta iyi davranmazdı, hatta kötü davranıyodu hep. Konuyu uzatmayıp "Tamam" dedim. Sonra yatağıma yattım ve kitap okudum. Saat 22:30da yattım.
Sabah yine erkenden kalkıp elimi yüzümü yıkadım. Sonra dolabın karşısına gectim. Bugün okulumuzun özel günüydü, yani okulu bakmaya geleceklermiş. O yüzden güzel üst giyinmem lazım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Beyaz pantol giyindim üstünede mavi bol, kolları düşük bir t-shirt giyindim. Sonra beyaz sırt cantamı aldım ve beyaz air force'lerimi giyip evden cıktım. Okula geldiğimde kendime tost aldım ve boş bir masaya oturdum. Elif ve tayfası geldi "Vayy Mavi. Sen böyle giyermiydin?" Diye sordu. "Sana ne? İstetiğimi giyerim" dedim ve tostumu yedim. "Bak sana şimdiden diyorum! Eğer yeni gelen cocuk icin böyle süsleniyorsan, boşuna deneme! Ben dururken o sana bakmaz! Ondan uzak dur, benim o!" Dedi ve masya vurarak gitti. Ayy cok meraklıydım o gerizekihalıya. "Zaten ikiside mal birbirlerini tamamlarlar." Dedim icimden ve gülmeye başladım. Birden "Sen gülermiydin güzellik?" Dedi tanıdık ses. Tabikide Meric bu! "Neye gülüyodun? Söyle bende gülim" dedi ve tam karşıma oturdu. "Sanane. Bugünde herkez benimi buldu ya" dedim ve hemen yanından kalkıp sınıfa gittim. "Nerye...." diye bağırmıştı arkamdan ama bakmadım.
Okul cıkışı arabama bindim tam garajdan cıkarken arabanın kapısı acıldı. "Ne istiyosun yine?" Diye sordum. Meric "Benide bıraksana eve, arabam evde." Dedi. "Off tamam bin" dedim. Hemen yanıma oturdu ve şarkı actı. "Sen niye konuşmuyon hic?" Diye sordu. "Belki konuşmaya sevmiyorumdur" dedim ve onun evinin önünde durdum. "Geldik" dedim ve evi gösterdim. Meric kapıyı actı, tam inerken bidaha geri döndü ve beni öptü. Sonra hemen cıktı arabadan ve kapıyı kapattı. Ben halen şoktaydım. Nasıl? Beni? Neden?...
