MAVİNİN AŞKI...

24. bölüm

Iyi okumalar 😊

Tam Meriçe bakıyodumki gözüme o carptı. Ne işi vardı onun burda? Neden hep onu görmek zorundaydık? Off off...
"Selam" dedi sinir bozucu sesiyle. Meriç kaşlarını catarak ona baktı ve "ne işin var burda" dedi. "Neden? Ben yemek yemeye gelemezmiyim Meriç'cim" dedi ve gülümseyerek Meriçin yanına oturdu. "Otura bilirsin dediğimi hatırlamıyorum Elif" dedi Meriç Elife bakarak. "Demedin zaten. Oturmak istediğimde otururum sonucta yabancı değilsin. Yani biz beraber yattı..." diyecektiki Meriç atladı lafına "Elif!!" Dedi sinirli bi şekilde. Bense halen bu kadınla aynı masada oturuyorum! Hemen ayaklandım. İkiside bana baktı! Meriçe üzgün bi şekilde baktım ve elifede sinirli sonra hemen restorantdan cıktım ve bir taxi durdurdum. "Nerye gidiyoruz Efendim?" Diye sordu taxici. "Sen düz git" dedim ve birden gözümden bi damla yaş düştü. O kızdan nefret ediyorum! Taxici şarkı acığında tam ağlama moduna girdim (şarkı: Tan Taşcı - Gitme seviyorum).

Meriçten devam:

Neden? Neden? Neden herşey benim başıma geliyordu? Neden hep tam mutlu oldum diyorken, birdaha mutsuz oluyorum? Mavi, nerdesin? Sana ihtiyacım var!
Hemen restorandan cıkıp arabama bindim ve sürmeye başladım radiyoda Tan Taşcı - Gitme seviyorum calıyodu. Şarkı içime işlerken bir damla yaş aktı gözümde ve daha sonra yüzümde istemsizce gülmeye başladım, cünki bi kız için ağlıyodum ve o 'bi kız' dediğim benim nefesim oldu. Onsuz olmuyo, yapamıyorum!
Hemen bara doğru gittim. İçeriye girdiğimde içki, sigara, ter, ... kokusu burnuma geliyodu. "Oo Meriç. Seni bu aralar ilk defa barda görüyoruz" dedi Fatih. Fatih buranın sahibiydi ve benim yakın bi arkadaşım oluyodu. Hiç seviyodum onu, cünki cok yılışık!
Herzamanki masaya oturdum ve herzamanki içkiyi içtim. Yanim bir sürtük geldi ve üzerime oturdu. "Naber yakışıklı?" Diyip göz kırptı. Bu sürtük Mavinin yerini doldurmuyodu! Onun gibi olamazdı! "Sanane" dedim sinirle. "Tamam tamam sakin yakışıklı" dedi ve orospu gibi gülmeye başladı. Kolunu tutup "s*ktir git" dedim dişlerimin arasından ve onu üzerimden kaldırıp ittim. Mavi nerdesin? Sana ihtiyacım var!

Maviden devam:

Eve geldiğimde Meriç yoktu. Nerdeydi? Eliflemi? Neden arkamdan gelmedi? Neden herşey güzelken birden kötü oluyo? Neden? Meriç nerdesin? Sana ihtiyacım var!

Odama girdim ve kapıya yaslandım. Evet Ağlıyodum! Nedenmi? Cünki sanki o kız Meriçi benim elimden alacakmış gibi oluyo, sanki onu kayıpedecekmişim gibi oluyo, sanki onu bidaha göremeceğim gibi oluyo, sanki beni bırakıp gidecekmiş gibi oluyo, sanki... sanki...
Derken kapıya yaslanmış bir şekilde yere oturdum. Ben, biz mutlu olmayı hak etmiyormuyuz?

Birden dış kapının sesi geldi. Anlaşılan Meriç gelmişti. "Mavii, Mavii" diye bağırmaya başladı. Hemen gözyaşlarımı silip merdivenlerden indim. Onu gördüğümde gülüyodu. "Mavi" dedi sonkez "içtinmi?" Diye sordum. "Evet, ama sor bakalım niye içtim?" Dedi gülerek. "Neden?" Dedim. "Cünkü seni seviyorum! Sana sırılsıklam aşığım!" Dedi ve gülmeye devam etti. "Meriç düşeceksin" dedim ve onu tuttum, cünki ayakta bile duramıyodu. "O Elif varya. Bizim aramızı bozmaya calışıyo. Neymiş onunla evlenecekmişim, hahaha! Ben seninle evlenmek istiyorum! Lütfen beni ona bırakıp gittme bidaha" dedi ve ağlamaya başladı birden. "Meriç sakin ol!" Dedim ve "ben seni ona bırakmadım! Sadece onunla aynı ortamda bulunmak istemedim" dedim. "Haklısın! Bende zanettimki.." diyecektiki ben lafını kestim "Ne zanettin? Seni bıraktığımımı? Hayır! Seni kolay kolay bırakmam şapşal" dedi ve güldüm. Oda gülüp bana sımsıkı sarıldı "hep burda kalsan olmazmı?" Diye sordu. Bende sadece onun kokusunu içime cektim. İçki içtiği halde içki kokmuyodu. Nasıl oluyosa o? "Cilek kokuyosun? En sevdiğim meyve, seni yiyesim geliyo" dedi. "Sende hindistan cevizi" dedim.

İnşallah beğenmişsinizdir🙈