Mavi 18 yaşındaki bir kız. Annesi Mavi kücükken öldü. Babasıda Annesi ölünce başka biriyle evlenmek zorunda kaldı ve üvey Annesi Maviyi hic sevmiyor. Ama sonra Mavinin hayatına biri giriyor ve hayatı değeşiyor...
Sabah uyandığımda saat 12:00 olmuştu. Oha! Nekadar cok uyumuşum ben ya. Hemen banyoya girdim ve dolabın karşısına gectim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Beyaz baskılı bir t-shirt ve altında yırtık bir kot giyindim. Adidaslarımıda giyince hemen aşaya indim. "Meriç" diye seslendim ama kimse geri cevap vermedi. "Meriç? Nerdesin?" Diye bağırdım tekrardan. İçime bir kurt düştü! Hemen tüm odalara girdim ama yoktu! Sonra telefonumu aldım elime ve tam arayacaktımki Meriç arkamdan "bööhhh" diye bağırdı. Bense "aaaaaa" diye bağrırlen telefon elimden düştü. Bende düşüyodumki Meriç kollarını belime sardı. Düşmenin etkisiyle gözlerimi kapatmıştım tabi ama sonradan gözlerimi acınca Meriçle burun buruna olduğumu fark ettim. Cokmu yakışıklı ne? Ay benim gözlerim bozuldu galiba. Simsiyah sacları yüzüne dökülürken kapkara gözlerim benim mavilerime bakıyodu. "Şeyy...ben.." dedim. Meriç ise "Uykucu seni" dedi ve sırıttı. Hay sen sırıtma ya. Öldürecek beni bu cocuk! Birden azımdan "ay biz cokmu yakınız ne?" Cıktı. Meriç birden kahka atmaya başladı. "Bana bukadar yakın olunca sacmaşıyosun hep" dedi ve yine gülmeye başladı. "Hiçte bile ben şey oldum.. ondan şey oldu ama sen şey yapma yani" dedim yine sacmayalarak. "Hmm herşeyi anladım ben zaten" dedi ve güldü. Gülme be! "Ya sem neden gülüp duruyosun? Hem biz neden böyle duruyoruz? Bıraksana beni" dedim gözlerimi ondan uzaklaştırarak. "Tamam. Peki bunu sen istedin." Dedi ve beni bıraktı, tabi ben yere düşerken onun boynuna sarıldım. "Demekki zorda kalınca sarılıyosun bana" dedi. "Ha ha ha aman ne komik! Olduğum gibi bırakırsan böyle olur tabi" dedim. "Hmm ozaman ben hep böyle yapiyim" dedi ve yine gülmeye başladı. Hemen kalktım ve üzerimi düzeltim ve Meriçe yan yan baktım. Tam mutfağa gidiyodumki kolumdan tuttuğu gibi dudağıma yapıştı. Sonra dudaklarımı bırakıp biraz uzaklaştı benden ve "Bu akşam yemek yiyeceğiz ve sana söz veriyorum dün akşamki gibi olmayacak" dedi. Gülümseyip başımı 'Tamam' anlamında salladım. Sonra odama cıktım ve ne giyeceğime karar verdim. İlk makyajımı yaptım ve sonrada elbisemi giyindim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Siyah bir elbise giyindim ve siyah, gül desenli bir canta aldım elime. Kırmızı küpelerimide taktıktan sonra sacımı yaptım. Altan bir at kuyruğu yapıp, öndeki percemlerimden birazını cıkardım.
Meriçten devam:
Bu sefer Elifin bu geceyi mafetmesine izin vermeyeceğim! Hemen banyoya girdim ve bir duş aldım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Siyah takımımı giyindim ve içinede beyaz gömleğimi. Saclarımıda yaptıktan sonra odadan cıktım. Birden 'acaba cennetemi düştüm' diye düşündüm. Mavi karşımda duruyodu ve cok güzel gözüküyodu! Bu kız her gecen gün dahamı güzelleşiyo, yoksa banamı öyle geliyo?
Restoranta geldiğimizde bir yere oturduk ve yemekleri bekledik. "Mavi?" Dedim. "Efendim?" Dedi tatlı bi şekilde. "Cok güzel gözüküyosun" dedim ve gülümsedim. "Sende öyle" dedi ve tabağına baktı. Al işte utandı yine! Bu kız benden utanmayı nezaman bırakacak? Masada olan elini tutup ona "Artık utanma benden SEVGİLİM" dedim son sözün üzerine basa basa. Mavinin gözleri parladı ö sözcüğü duyunca. "Şimdi... emm... biz neyiz?" Dedi. "Biz artık birbirimize bağlıyız. Ne ben sensiz yaşaya bilirim, nede sen bensiz! Sen benim herşeyimsin, hep öyleydin ve hep öyle kalacaksın!" Dedim. Mavi mutlu bi şekilde bana baktı ve "seni seviyorum" dedi beklenmedik bir şekilde.
