5. Bölüm 'Toy'

1.4K 110 35
                                    

Selamlar,

Yeni bölümün tadını çıkartın, ben de Hayalet Dünya'nın yeni bölümünü yazayım. Yorumlarınızı bekliyorum amaaaa okuyup geçmeyin sadece. :)

Bu sefer oldukça uzun bir bölüm ekliyorum.

DİPÇE: Temür ve Debük, Ertuğrul Gazi romanındaki Kara Temür ve Ak Temür'ün atasıdır, kaçıranlar için. ;)

_______


"Obada her şey yolunda mı? Bir eksik gedik yok, değil mi?" dedi Oğuz Kağan. Otağ'da ailecek sofraya oturmuş, akşam yemeğini yiyorlardı.

Ay Bey kafasını salladı. "Her şey yolunda babacığım. Diğer obalarla da iletişim halindeyim. Yalnız Tömürdü Kağul Bey, sürülerinin bu sene yeteri kadar üremediğini söyledi. Ufak hastalıklar atlatmışlar. Obasının kışı atlatabileceği kadar sürü varmış. Orduya yiyecek konusunda yardımcı olamayacağı için üzgün, ama bol yün elde etmişler; kıyafet konusunda hiçbir sıkıntı yaşamayacaklarını söylediler. Bilhassa kışlıklar konusunda. Bacıları harıl harıl çalıştırıyormuş."

"Et ihtiyacı sıkıntı değil, diğer obalardan yeteri kadar karşılarız ve gerekirse biat etmiş kağanlardan da talep ederim. Ya Altun Kağan'ın diyarı? Ondan buğday talep etmiştik. İlkbahara kadar arzuladığımız miktarı gönderebilecekler miymiş?"

"Bu konuda bir sıkıntı olmayacağını söylediler." dedi Yıldız Bey.

"Güzel. Ya sen Gün Bey? Alplerin bir sıkıntısı var mı?"

"Alplerin pusatları ve zırhları vaktinde hazır olsun yeter, babacığım. Sıkıntıları yoktur, çok şükür. Her gün sabahtan akşama kadar talim yaptırırım. Vakti geldiğinde hepsi cenk için hazır olacaklar."

"Biraz nefes aldırsaydın, Gün." dedi Yıldız tebessümle. "Cenk etmeden yorgunluktan bitap düşmesinler."

"Merak etme gardaşım, her şeyleri ile titizlikle ilgileniyorum. Tüm gün boyunca ne yapacakları özenle ayarladım. Sözlerimi dinledikleri sürece, bir müşkülleri olmaz."

"Bu arada..." dedi Ay, "Temir evlendirilecekmiş? Yaz bitmeden bir toyumuz olacak."

"Doğru." dedi Yapurgak Hatun. "Satanay Kadın ile şimdiden gelin adaylarına bakmaya başladık."

Oğuz Kağan, ayranının kalanını içip, bardağını masaya koydu. "Adaylar kimler?"

"Satanay'ın ana tarafından kuzeninin kızı var." diye söze girdi Gökçe Hatun. "Börte oldukça hamarat ve akıllı bir kızdır."

"Ana, Börte'ye ben talibim!" Deniz kaşlarını çatıp, kaşığını keyifsizce masaya bıraktı. Gökçe ve diğerleri şaşkın bir şekilde küçük oğlana baktı.

"Sen ne zaman Börte'yi gördün?" dedi Gün.

"Geçen sene anası ile, Satanay Kadını ziyarete gelmişti. O zaman gördüm. Çok güzel gözleri var."

Oğuz gür bir kahkaha attı. Oğlunu anlıyordu. Karısı Yapurgak'a kaçamak bir bakış attı. Zamanında o da karısının gözlerine vurulmuştu.

"Ah be oğul," dedi Gökçe. "Sen evlenme çağına gelene kadar Börte'nin evlilik çağı geçer."

"Hiç de geçmez! Şunun şurasında en fazla 3 yıl daha beklemesi gerek. Kaç yaşındaki zaten? Benden üç yaş büyük. Ayrıca ondan söz aldım, o olmaz. Temir ağabeye başka kadın bakın! O benim!"

"Bak şuna ya!" dedi Gün. "Resmen saman altından su yürütmüş! Bir de kızdan söz mü aldın?"

"Elbette! Siz uyuyun, tüm güzelleri kapıyorlar. Ben benimkini güvenceye aldım."

Gökbörü ve Oğuz Kağan (Kitap Oldu)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin