Sahne 96/ İrfan Hoca Ev-Koridor-Odalar/ İÇ GÜN
Ruhat hocanın evine girer hocaya seslenir cevap alamayınca hocayı evde aramaya başlar tek tek odalara bakar alt katta bulamayınca ağır ağır adımlarla üst kata çıkar.Üst odalara tek tek bakar. Sadece karanlık dipteki oda kalmıştır bakmadığı oraya yönelir. Bir müddet kapının önünde durur. Yavaşça kapıyı iter. İçeri girer.Hoca yerde arkası dönük vaziyette oturmaktadır. Önünde yanan küçük tüpün üzerinde yarıya kadar su ve defne yapraklarıyla dolu bir tencere görür. Hoca elindeki maşayla suyu karıştırırken bir taraftanda yüksek sesle 3 harflileri sorguya çekmektedir. Yüksek sesle çeşitli dualar okuyarak iletişim kurmaya çalıştığı bellidir. Bu arada Ruhat olayı seyrederken istemeden arkadaki üst üste duran bakır kapları devirir gürültüden dikkati dağılan hoca bir an kasılır ve sırt üstü düşer trans bozulur. Ruhat hocanın yanına eğilir kaldırmak ister hoca yavaş yavaş doğrulur.
RUHAT: Hocam iyi misiniz?
Hoca cevap vermez. Halsiz görünmektedir. Ruhat'tan onu salona götürmesini ister.
İrfan Hoca: Çıkar beni buradan!
Ruhat koluna girer kaldırır odadan çıkarır.Sahne 97/ İrfan Hoca Ev-Salon/İÇ GÜN
Hoca içerideki divanda uzanmaktadır. Ruhat bir bardak su getirir.
HOCA: Bize ait olanı geri verin ne anlama geliyor öğrendim.
RUHAT: Neymiş hocam?
HOCA: Sana bahsettiğim eski kral var ya. Onun altın heykelini aramış heyelanda ölenler.
RUHAT: Ama onlar öldü. Ya heykel! Heykeli bulabilmişler mi?
HOCA: Heykeli Salman almış. Şimdi sıkı dur. Seni ilgilendiren asıl haber, Salman heykeli senin köy evine saklamış. Sözüm ona heykelden kurtulmak için. Tabii ki bu da işe yaramamış. Hem ona hem de sana uğradılar. Bir şekilde Salman da kazıda bulunmuş. Nasıl olduysa kurtulmuş. Diğerleri ölünce heykeli alıp gitmiş. Ne olduysa ondan sonra olmuş. RUHAT: Peki şimdi ne yapacağız hocam?
HOCA: Heykeli sizin evden alıp ondan kurtulmanın bir yolunu bulacağız.
RUHAT: Ya nasıl bir bela bu?
HOCA: Sakin ol istemeden karıştın bu olaya o sebepten birinci dereceden saldırmıyorlar sana.
Ruhat'ın endişeli yüz ifadesinde sahne biter.Sahne 98/ Ruhat Köy Evi-Salon/ İÇ GÜN
Evin içinden görüntü ile sahne başlar içeriye Ruhat arkasındanda hoca girer.
RUHAT: Hocam heykeli nasıl bulacağız? Kim bilir nereye sakladı.
HOCA: Tam onu da öğreniyordum sen odaya girip gürültü yapınca iletişimimiz bozuldu. Bu kadarını öğrenebildim. En azından burada olduğunu biliyoruz. Arayıp bulmak zorundayız.
Derken kapı çalınır. Ruhat'la hoca kapıya doğru bakarlar. Ruhat kapıyı açar, gelen Azazel'dir. Ruhat şaşırır.
RUHAT: Azazel!
AZAZEL: Neden şaşırdın bu kadar?
HOCA: Hanım kızımız kim?
RUHAT: Afedersiniz sizi tanıştırayım. Azazel hanım yakındaki çiftlikte kalıyor. İrfan hoca.
AZAZEL: Memnun oldum hocam.
HOCA: Ben de kızım hoş geldin.
RUHAT: Sana ne ikram edeyim? Kullandığım bir ev değil o yüzden kahve vs içeceğim yok ama komşular yoğurt getirdiler istersen ayran yapayım içeriz.
AZAZEL: Müsade edersen yapayım.
RUHAT: Sana zahmet olmasın.
AZAZEL: Ne zahmeti canım.
Ruhatla hoca salonda kalırlar. Azazel yan taraftaki mutfak bölümüne geçer.
RUHAT: Hocam Azazel buradayken nasıl arayacağız heykeli?
HOCA: Bekleyelim biraz gider nasıl olsa ya da sonra geliriz.Bu arada Azazel ayranlarla gelir.
AZAZEL: Bakalım beğenecek misiniz?
Ayranlardan birer yudum alırlar.
HOCA: Eline sağlık kızım çok güzel olmuş.
RUHAT: Eline sağlık Azazel.
AZAZEL: Afiyet olsun.Sahne 99/ Ruhat Köy Evi-Salon/ İÇ GÜN
Ayranlar içilmiştir. Azazel boş bardakları tepsiye koyar mutfağa götürür. Mutfaktan çıkar.
AZAZEL: Bana müsade gitmem lazım.
RUHAT:Nereye gidiyorsun?
AZAZEL: Kasabada biraz işim var. Daha sonra da çiftliğe gideceğim.
RUHAT: Seni bırakayım istersen.
AZAZEL: Gerek yok ben giderim.
Azazel kapıya yönelir. Ruhat uğurlar.
RUHAT: Güle güle görüşürüz.
AZAZEL: Hocam iyi günler.
HOCA: Güle güle kızım.Sahne 100/ Ruhat Köy Evi Önü/ DIŞ GÜN
Azazel'in kapıdan çıkışını ve gidişini görürüz.Sahne 101/ Ruhat Köy Evi- Odalar/ İÇ GÜN
Hocayla Ruhat'ın evi aradıklarını görürüz. Uzun bir arayış seyredilir.Sahne 102/ Ruhat Köy Evi-Salon/İÇ GÜN
Ruhat ve hoca uzun aramaların sonunda salona girerler.
RUHAT: Yok yok yok! Hocam nerede bu?
HOCA: Ben de anlayamadım Ruhat Ama senin evinde olduğuna emindim.
Tam o anda Ruhatın cep telefonu çalar.
RUHAT: Alo! Azazel sen misin? Nereye çiftliğe mi? Şey! Tabii gelirim.
Ruhat telefonu kapatır ve hocaya döner.
HOCA: Arayan kimdi?
RUHAT: Azazeldi.
HOCA: Azazel mi?
RUHAT: Çiftliğe gelmemi istedi.
HOCA: Garip bir kız! Ne zamandan beri tanıyorsun onu?
RUHAT: Fazla sayılmaz.
HOCA: Neden çağırıyor dersin?
RUHAT: Bunu anlamanın tek yolu var oraya gitmek.Sahne Ruhat'ın meraklı yüzünde biter.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uğrama film senaryosu
HorrorUgrama ozet. Hikaye antik Şirre kasabasinda gecer.Film bir grup definecinin yaptigi kaziyla baslar.Heyelan olur definecilerin hepsi toprak altinda kalarak olur.2000 yil once Şirre kasabasinda yasamis buyucu kralin lanetli altin heykeli heyelanda ac...