MABEDİM (Tamamlandı) Adım Adım Mutluluk-1

29. BÖLÜM

Merhabalaar, ben geldim. Nasılsınız?

Geçen bölüm çok güzel yorumlar okudum. Çok çok mutlu oldum. İnşallah bu bölümü de beğenirsiniz ve ben de yorumlarınızı okuyabilirim. 

Bir sonraki bölüm ithafı için oy verebilirsiniz. Sizleri seviyorum. Keyifli okumalar.

**********

Altan Zümrüt'ü öpmemek için kendini zorlarken konuştu. 'Bak bakalım evlendikten sonra bu kolların altından çıkabiliyor musun?'

Zümrüt utanarak kızarırken konuşabildi. 'Sana aşığım.'

Altan aşkla parlayan gece karası gözleriyle Zümrüt'ün gözlerinin içine baktı. 'Sana çok aşığım.'

-

Zümrüt, Altan'ın kollarının arasında yaşadığı mutluluk ve heyecanla titrerken nihayet müzik bitince el ele bir şekilde yerlerine oturdular.

Kızlar pastalardan kurabiyelerden oluşan ikram tabaklarını dağıtmaya başlamıştı.

O sırada Demir yavaşça Zümrüt'ün yanına oturdu. 'Zümrüt.'

Zümrüt Demir'e döndü. Gülümsüyordu. 'Efendim.'

Demir bir abi gibi şefkatle Zümrüt'ün ellerini tuttu. 'İnşallah ömrünüz boyunca böyle mutlu olursunuz.'

Zümrüt'ün yüzünde duran sıcacık gülümsemesi büyüdü. 'İnşallah. Çok teşekkür ederim. Umarım siz de hep çok mutlu olursunuz.'

'O kadar güzel bir kalbin var ki. Gerçekten sen hayatına girdikten sonra Altan iyileşti. O iyileşince de her birimiz daha bir mutlu olduk.'

'Altan sadece benimle değil, tek başınayken bile daha güzel bir hayatı hak ediyor. Hepiniz öyle. Sizin gibi insanlarla büyük bir aile olmak bence dünyada başıma gelen en güzel şey.'

Demir uzanıp Zümrüt'e sarıldı. 'Güzel ailemize hoş geldin o zaman. Benim için Duru ne ise, sen de osun.'

Zümrüt'ün yaşadığı mutluluk ile yine gözleri doldu. 'Benim için Sinan ne ise sen de artık osun.'

Sevgi ile sarılmış ikili, Altan'ın sesi ile birbirlerinden ayrıldılar. 'Kardeşim bıraksana nişanlımı. Ne o ahtapot gibi sarmışsın kızı.'

'Sana ne oğlum? Kardeşime sarılırken sana mı sorucam?'

'Soracaksın.' Elini kaldırıp nişan yüzüğünü gösterdi. 'Nişanlım o benim.'

Demir. 'Görmemişin nişanlısı olmuş.' dediği yerde kalkıp karısının yanına gitti. Sevdanın kulağına doğru sokuldu. 'Hatun çok özledim seni.'

'Kocacım her an yan yanayız. Nasıl özledin?'

'Gidelim eve göstereyim mi nasıl özlediğimi?'

Sevda kıkırdadı. 'Ay ne desem bilemedim. Nasıl özlendiğimi görmek hoşuma gider sanırım.'

Demir karısına daha çok yanaştı. 'Kadın vallahi beni deli ediyorsun. Ölüyorum sana.'

Sevda ve Demir cilveleşirken, Zümrüt Altan'a gülüyordu. 'Aşkım çocuk gibisin. Nişanlım da nişanlım falan.'

'E öyle hatun. İnsanın bir kere nişanlısı oluyor dimi. Bırak da keyfini çıkaralım.' derken kurabiyelerden birini ağzına attı. 'Ellerinize sağlık çok güzel olmuş.'

Zümrüt, 'Afiyet olsun.' dediği yerde sırıtıyordu. Herkes kendi halindeyken birden Tuana'nın sesi duyuldu. 'Zümrüt yenge. Pabucu dama atmak ne demek?'