Bölüm-14

136 8 2
                                    

"Kızım kalk Yağız geldi. Yağmur! Kalk kız. Bak, bak birde bana arkasını dönüyor. Bana bak Yağmur kalkmazsan terlik ayağımdan çıkıyor." "Anne kalkıyorum, tamam." deyip yavaşça ayağı kalktım. Annem odadan çıkınca kafamı kaşıyıp esnedim. Annem bana ne demişti? Yağız, Yağız geldi demişti! Heyecanla ayağı kalkmam ile yere yapışmam bir oldu. Yorganı itekleyip ayağı kalkıp banyoya koştum. Elimi yüzümü yıkayıp, saçımı topuz yapıp odadan çıktım. Gözlüklerimi düzeltip, dolabımdan eşortmanlarımı aldım. Giyinip koşarak dış kapını oraya geldim. "Anne! ben kaçtım." deyip kapıyı hemen açtım. Kapıyı açmam ile Yağız sendeledi. "Günaydın!" dedim gülümseyerek. Oda gülümseyerek "Günaydın." dedi. Gözlerinde güneş gözlükleri vardı. Sabahın köründe güneş gözlükleri ne alakaydı? Ayakkabılarımı giymemle Yağız merdivenlerden inmeye başladı. Ben de onu takip ettim. Aşağı inince "Tempolu bir şekilde yürüyelim sonra koşalım. Hadi." deyip tempolu bir şekilde yürümeye başladı. bende onun adımlarıyla adımları atmaya dikkat ederek yürüdüm. "Yağız neden güneş gözlüğü taktın?" dedim nefes nefese. "Hadi koşuyoruz." deyip koşmaya başlayınca arkasından baka kaldım. Sonra tabanları yağlayıp Yağız'a yetişmeye çalıştım. "Hani.. Soruma yanıt verseydin.." dedim koşarken. Şimdiden terlemiştim ve nefes nefese kalmıştım. Biraz daha koştuktan sonra "Ya..Yağız!" dedim bağırarak. Yağız arkasını dönüp bana doğru ilerledi. "Yoruldum be adam!" dedim. Bu halime gülümseyip elindeki suyu bana verdi. İki üç yudum içtikten sonra boş olan elimle Yağız'ın beklemediği bir anda gözlüğü çektim. Bana sinirli bir şekilde baksa da umursamadım. Elimi gözüne doğru götürmem ile kafasını geri çekti. "Yağız.." dedim. İçim acımıştı, gözlerim dolu dolu ona baktım. "Ne oldu?" dedim titreyen sesimle. Gözlerime uzun süre baktıktan sonra "Boşver." deyip kolumu tuttu. Kaldırıma sürükleyip oturttu. "Sil şu göz yaşlarını, canım acımıyor." "Ne oldu anlat." diye fısıldadım. Derin bir nefes alıp verdi sonra ofladı. "Yağmur seçim yapmanı istemiyorum." dedi sıkıntılı sesiyle. "Yağız.." "Dinle beni Yağmur." deyip elleriyle ellerimi tuttu. "Benim yüzümden Deniz ile konuşmamazlık yapma, lütfen. Sana cidden değer veriyor." Derin nefes alıp verdi, gözlerime derince baktı. "Deniz haklı. Benim sağım solum belli olmaz yani ne bileyim." demesiyle gözlerim doldu ellerimi elinden çektim. "Ne demek sağım solum belli olmaz ya? Lütfen bunu ciddi demiyorum de." dedim. "Yağmur.." dedi. Elime damlayan göz yaşına benimde gözyaşım karıştı. Ayağı kalkıp koşmaya başladım.

☂ ☂ ☂

Deniz'lerin evinin önüne gelince nefes nefese kaldım. Vakit kaybetmeden yerden taş alıp odasının camına taş attım. 2-3 tane daha atınca pencereyi açtı. "Yağmur?" dedi şaşırarak. "Buraya gel." dedim titreyen sesimle. 'Tamam' anlamında kafa salladı sonra pencereyi kapattı. Gözümden akan yaşı hemen sildim. Kilo mu vermişti? 'Şimdi anlarsın.' dedi iç sesim. Deniz aşağı inip hemen yanıma geldi. "Ne işin var senin burada Yağmur?" "Neden yaptın?" dedim titreyen sesimle. Oflayıp kolumdan tuttu ve çekiştirmeye başladı. "Deniz, kilo vermişsin. Sakallarında çıkmış ne zamandır tıraş olmuyorsun?" dedim titreyen sesimle. "Sen gittikten sonra ne yemek yedim ne tıraş oldum. Neden biliyor musun?!" diye bağırdı beni bırakıp. "Yanıma gelirsin sandım, eskisi gibi sen banyoda saçını kesersin ben tıraş olurum dedim. Sen gelirsin hamburger yemeye gideriz sandım." Ellerini yana indirdi "Ama yanılmışım.." deyip güldü. "2-3 günlük birin bana tercih ettin." "Tercih etmedim Deniz!" diye bağırdım. "Sen o sözleri dedikten sonra gittin! Hiçbir şey dememe izin vermedin!" Ona doğru yaklaştım. "Bende ne sandım biliyor musun? Meleğim dediğin insanı üzmezsin sandım, ama yanılmışım. İlk defa senden sonra bir erkek bana iğrenmeden, acımadan bakıyor. Mutluluğu hak etmiyor muyum cidden?" Gözümden akan yaşlar dur durak bilmeden akıyordu. "Beni güldüren sen şuan beni ağlatıyorsun! Mutlu musun?" Ondan uzaklaştım. "Meleğinin kanatlarını kopardın Deniz." diye fısıldadım. "Yağmur!" Bağırmasına aldırmadan koştum. Bugün kilo vermezsem bir daha veremezdim sanırım..

☂ ☂ ☂

Eve gelince direk duşa girdim. Aynadan çirkin suratıma baktım. Yağız gibi birinin beni sevmesi imkansızdı. Neden benimle uğraşıyordu? Neden bana yardım ediyordu? Oda mı acıyordu yoksa bana? Acıyor muydu cidden? Düşüncelerimi boş verip suyun atına girdim.

☂ ☂ ☂

"Kızım bir dön bakayım, kilo mu verdin sen hemen." deyip gülünce gözlerimi devirdim "Anne ya dalga geçmesene." Gülüp yanaklarımı sıktı. "Otur hadi kahvaltını yap." Mutfağa girip masanın üzerindekilere baktım. 1 kase yoğurt 5-6 tane fındık ve yulaf ezmesi vardı. Bir dakika o yoğurdun üzerinde ki turuncu şeyler de ney? 'Tarçın,tarçın.' dedi iç sesim. İstemeye istemeye masaya oturdum. Ve bir kaşık aldım yoğurttan. İlk boğazımı yaktı sonra yanan yerlerden yoğurt geçince rahatladım. Neyse deyip hepsini yemeye başladım. Fındıkların hepsini ağzıma atıp masadan kalktım. "Yağmur, doydun mu?" diye annem sorunca "Ne doyması anne." dedim masadakileri lavaboya koyarken. Annemin telefonu çalınca annem mutfaktan çıktı. 1-2 dakika sonra geri geldi. Telefonu bana uzatıp "Yağız." dedi. Gülümseyip telefonu alıp kulağıma götürdüm. "Efendim kanka." deyip odama doğru ilerledim. "Kanka mı? Lütfen düşündüğüm şey olmasın Yağmur." Bu deyişine gülümsedim. Yatağın üzerine oturup "Ne diyeceksen çabuk der misin?" Yutkunma sesi ve derin nefes alma sesinden sonra "Hazırlan, geliyorum." diye mırıldandı. Keyfi kaçmış gibiydi. "Nereye?" diye sordum. "Gözlüklerinden kurtulmaya." "İnan çok yorgunum. Yarın gideriz." "Geldim bile, bekliyorum." Telefon suratıma kapatılınca ofladım. Dolabın karşısına geçip bir pantolon bir bluz alıp giyindim. Saçlarım hala ıslaktı. Bir değişiklik yapıp saçımı açtım. Güzel mi olmuştu ne? Telefonu elime alıp annemin yanına ilerledim. "Anne ben çıkıyorum." "Nereye Yağmur?" "Gözlüklerimden kurtulmaya." deyip gülümsedim.

☂ ☂ ☂

"Bana bakmayı keser misin Yağız?" Gülümsedi. "Saçlarını açınca güzel olmuşsun, hayır yani açık olmayınca da güzeldin de ne bileyim şimdi daha güzel olmuşsun." Bu dediklerine gülümsedim. "Neden yanımdasın? Bana neden yardım ediyorsun?" diye sordum direk. Gülümseyen yüzü düştü. "Seni sevdiğim için yanındayım ve yardım ediyorum Yağmur, bunu konuşmuştuk." dedi. Kafamı cama doğru çevirdim. "Dışarı da o kadar güzel kız varken neden ben?" Eliyle çenemi tutup kendisine çevirdi. "Beni iyi dinle Yağmur. Ansızın sana yakalandım ve sırılsıklam ıslandım. Böyle düşün. Aniden kalbimi istila ettin." Çenemi elinden kurtardım. "Eninde sonunda benim yağmur damlalarım kuruyacak." dedim. Gözlerim istemsizce doldu. "Ben kuruduğum zaman direk sana koşacağım ve sen gine beni ıslatacaksın. Tamam mı?" "Direk bana koşacağına söz ver." "Söz." Gözümden bir damla yaş akınca direk sildi. Dayanamayıp sarıldım. Derin bir nefes aldım kokusundan ve göğüs kafesime sakladım.

☂ ☂ ☂

"İsterseniz lazerle çizebiliriz de." Lazer? Gözümü kaybetmek istemiyordum. "Yok saolun." Doktor kafa sallayıp küçük bir kağıda bir şeyler karaladı. "Bunları alın gelin, rengini falan da belirlersiniz. Burada takalım." dedi. Yağız doktordan kağıdı alıp elimden tutup beni kaldırdı. "Teşekkürler." diye mırıldandım. "Alalım bakalım şunları." deyip hastanenin hemen altına indik. "Hangi renk olsun lenslerin? Aslında renge ihtiyacın yok. Gözlerinin rengi çok güzel." deyince gülümsedim. "Mavi istiyorum." dedim. "Yakışır benim sevgilime." demesiyle utandım. "Sen otur. Ben hallederim." deyip adama doğru ilerledi. Bir yarım saat sonra yanıma geldi. "Hadi gidelim de tak şunları." dedi. Heyecandan elim ayağıma dolamıştı. Hem gözlüklerden kurtuluyordum hem de gözlerimin rengi mavi olacaktı. Doktorun yanına gidince özenle lensleri taktı. "Bu lensler 2 aylık. 2 ayda bir değiştirmen gerekiyor." dedi. Yağız bana elini uzatınca elini tuttum. Oturduğum yerden kalkıp beni aynanın karşısına geçirdi. Kulağıma doğru yaklaşıp "Gün geçtikçe güzelleşiyorsun ve ben seninle nasıl baş edeceğimi hala bilmiyorum." deyip burnunu boynuma sürttü. Gülüp Yağız'a sarıldım. "İyi ki varsın." dedim bende kulağına doğru.

☂ ☂☂

Ihm. Merhaba! İnşallah beğenirsiniz yavrularım. Sizleri çookcana seviyor sarılıyor ve öpüyorum :)

Sonsuzluğa UçuşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin