DİKKAT! Yaramaz İkizler #DİKKAT!ikizler Serisi 1

1 BÖLÜM (YILAN)

Evet DİKKAT! Yaramaz İkizler kitabının yenilenen bölümleriyle yeniden yayınlanmaya başladı ilk bölüm yenilendi şimdi diğer bölümlerde sizin için daha erken yazmak istiyorum ama gerçekten çok yağunum ve zaman bulduğum kısa bir aralıkta da bölümü yazdım ondan dolayı kısa ama diğer bölümler daha uzun gelecek 😊

İyi okumalar

SON FECİ BİSİKLET~ BİKİNİSİNDE ASTRONOMİ

***

Üstümdeki ağırlıkla biraz daralsamda yanımda duran yumuşak ama biraz sertimsi bir cisime sarıldım. Uyku yüzünden ne olduğunu algılayamazken bir anda Can'ın kahkaha sesleri kulağıma dolduğunda içimden birşey yapmamış olmasını diliyordum lakin en son ona yaptığımın ağırlığından yapacağı şeyin ne kadar büyük olacağını tahmin edebiliyordum ya da edemiyordum. Gözlerimi açmamla karşımdaki yılanla neye uğradığımı şaşırmıştım can'a baktığımda ise karnını tutmuş kahkaha atıyordu bir anda çığlık atıp

"Al şunu Can Allah belanı versin!" dedim içimde oluşan korku bedenimin her zerresinde yer edinirken ne yapacağımı bilmez bir haldeydim. Can'ın hala var gücüyle gülmesi daha çok sinirimi bozarken gözümden yaşlar kendini firar etmeye başlamıştı bile Can'a tekrar bakıp bu sefer yalvarır bir ses tonuyla konuştum.

"Can ne olur al şu yılanı üzerimden ne olur bak korkuyorum!" Dedim ama Can umursamaz tavrına devam ederken bu sefer o konuştu

"Hadi ama ikizim sen de bir karar ver sövecekmisin? yoksa yardım mı istiyeceksin? ama dur ya ben yılanın dilinden anlamam ki o yüzden yardım edemem sen onla anlaş ve üstünden kalkması için ikna et. Ayy bak çok geç oldu şimdi servis gelir hadi bana bayyy!" Diyerek odadan çıkması bir olmuştu. Arkasından yalvarsamda dönmemişti ben ise bu yılanla tek kalmıştım gözümden yaşlar ardı ardına devam ederken bu sefer

"Babaaa, Neriman Teyze, Ahmet Amca! Ne olur biriniz yardım edin!" Diyerek bağırdım. Bağırmamla kapı açıldığında içeriye babam gelmişti telaş içerisinden girdiği odanın içinde donup kalmıştı hadi Baba donmanın zamanı değil arkasından annem girdiğinde

"Aman Allah'ım bu ney böyle!" demişti. Gözlerimden yaşlar sicim sicim akarken o sırada babam şoktan çıktığında

"Caaaannnn" diye bağırmıştı can hemen içeriye girdiğinde ona döndüm babam ona sinirle bakarken

"Al şu yılanı kardeşinin üzerinden!" Diyerek bağırdı can hemen yanıma geldiğinde

"Yaa arkadaşını küstürdün mü yoksa yazık gel cansu'nun arkadaşı!" Diyerek yılanı üzerimden almasıyla kendimi banyoya atmam bir oldu hemen üstümü çıkarmaya başlayarak duşa girdim. Nefret ederdim yılanlardan ve o da bunu kullanıyordu ne olocak uyuz işte! ya insanların ikizleri normal olur değil mi? Peki neden benim ki anormal ya bende şans yok ki olsa bir kere ikizim olmazdı ya değil mi! off bütün gün kaşıntıdan duramam ama

Ama ben sana yapacağımı biliyorum Can efendi sen dur yarın olmasını hiç istemeyeceksin hem de hiç bende Cansu isem seni mahfedeceğim sıcak suyun bedenimi rahatlatırken yılan meselesini unutup suyun tadını çıkarmaya çalıştım çilek kokusu tüm banyoyu kaplarken derin bir nefes aldım bir anda kapının sert bir şekilde çarpmasıyla korkuyla çığlık attım Can'ın kahkaha sesi kapı'nın arkasından duyulduğunda içimden bütün küfürleri saydırıyordum.

"Suyun keyfini sonra çıkar geç kalıyoruz okula makyaj delisi" dediğinde sinir tüm bedenimi sarmıştı suyun içinden bile sinirin her zerresi bedenimi sararken can kahkaha atarak çıkmıştı odadan havluyu bedenime sararak kuruturken banyodan çıktım. Dolabımdan sevdiğim siyah pantolonum ve Beyaz, gri renklerinin karışık olduğu bir tişört aldım.  Aynadaki yansımama baktım beğenmiştim hafif bir makyaj da yapıp çıkmamla servisin korna sesi gelmeye başlamıştı tam zamanında aşağıya indiğimde Can'da kapıya yaşlanmış telefonuyla ilgileniyordu. Geldiğimi görünce kapıdan ayrılıp kaşları çatık bana bakarken

"Ne yaptın o banyoda 9 kere mi duş aldın yoksa kafayı yiyip sonunda bize mutlu haberi vermek için mi indin aşağıya?" Benden cevap bekleyen yüzüne karşın gözlerimi devirerek önünden geçip servise bindiğimde herkez kenara çekiliyordu. Bende cam kenarına oturmuş cihan adındaki çocuğun yanına geçerek oturdum Can'da bindiğinde yanımdaki çocuğa bakıp

"Ee dayağını nasıl istersin tuzlu, tatlı yada direk kafayla halledelim bu işi ne dersin!" diyerek çocuğa tip tip bakarken çocuk

"Ben... özür dilerim yine aynı yerinize oturcağınızı sandım!" diyip yanımdan kaçması bir olmuştu. Bu insanları bu kadar korkuttuğumuza inanamıyordum. Çocuğun kalktığı cam kenarına geçtim Can da yanıma oturup bana döndüğünde

"Ee veli toplantısı var ne yapacağız!" Demesiyle oflamıştım. Her ne kadar babam bizim okul durumumuzu bilse de annemin bilmesiyle eş değer değildi. Sanki ne vardı veli toplantısı yapacak en kötüsü ise bizim hakkımızda yaptıkları dedikodular dedikodu günahsa bunu ilk önce müdür ve öğretmenlere söylesinler çünkü veli toplantısı yapıp gıybetin dibine vuran velilerdi biz ise ufak konularda dedikodu yapardık ve gerçekten o veli toplantısındaki konuşmayı çok merak ediyordum. Ama şuan daha mühim bir işim vardı oda Can'a trip atmak seslenmelerine karşın kulaklığımı takarak Camdan dışarıyı izlemeye koyuldum ama kafamı Cama çevirmemle kulağımdaki kulaklığın çekilmesi bir olmuştu. Sinirle Can'a doğru dönüp

"Mal mısın! Ne diye çekiyorsun kulaklığımı senle konuşmak is-te-mi-yo-rummm anlasana!" Diyerek elindeki kulaklığı aldım ve tekrar cama doğru döndüm. Sinirli olduğu yanımda gerilmesiyle belli olurken kafama yediğim tokat darbesiyle bende sinirle ona dönerek onun saçını çekmeye başladım. üzerine çıkarak daha da sıktım saçlarını Can;

"Aaa! in aşağıya! bırak saçımı! Vahşi!" Bağırmalarını umursamayarak saçını çekmeye devam ettim o ise birden saçımı çekmesi sebebiyle canım çok yanmıştı. Ben de bu sefer ona

"Bırak saçımı aptal öküz orangutan beyinli mal ikizim!" Diyerek daha fazla saçına asıldım. Birinin beni çekmesi sebebiyle Can'ın elleri saçıma daha çok yapıştığından ve çekilmeden dolayı canım daha fazla acıriken sol ayağımla beni çeken kişiye tekme atmaya çalıştım bir iki darbem etki ederken bir anda arabanın fren yapmasıyla beni çeken çocuğun üzerine doğru düştüm. Çocuk

"Ayyy! Allah benim ayıran ellerimi koparaydı vay anam!" Diye çığlık atınca başta anlamasam da sonradan arka cebimde bulunan raftiyelerle durumu anlayarak hemen kalktım çocuğun üzerinden

"Senin arka cebinde ne vardı la bacağım delindi!" Göz devirerek

"Abartma sadece raftiye vardı! ayrıca raftiyenin ucu da sanırsın kaç santim 1 santim bile var yok fazla abartma!" Çocuk sinirle

"La raftiyenin ne işi var arka cebinde!" Dedikleriyle duraklasamda Can'ın kahkahaları arasından

"Benim popom için hazırlanan raftiyeler sana kısmetmiş demek ki." Diyerek kahkahsına devam ederken sinirle

"Of sende ayırmasaydın kim dedi sana ayır diye mal çocuk!" Can'ın yanına oturmayacağım için bende arkaya doğru ilerleyerek arkaya geçip oturdum. Bu plan son bulmuş olabilir ama bu yeni planlarımın olamadığı anlamına gelmiyor her zaman bir B planı olmalı neticede

*"*"*"*"*"*

Evet arkadaşlar bildiğiniz üzere bölümlerin bazı yerleri değiştirilip yeniden yazılmaya başlandı öncelikle ikizlerimiz kesinlikle hiç anlaşamayan ikizler artık her küçük olayı büyütüp bir kargaşaya vesile olan ikizler

Derin karakteri bildiğiniz üzere Doğu'nun ablası en büyük değişimde ona vurdu denilebilir o yüzden Derin karakteri yepyeni bir karakter olarak gelecek karşınıza

Ama korkmayın Caner ve Buğra karakteri yine aynı aptallıklar ve haylazlıklarıyla karşınızda olacak

O zaman yepyeni bölümlere...