Onunla gülmek,
Onunla saçmalamak,
Omzunda ağlayıp,
Onunla mutlu olmak ayrı güzeldi.
Yaz gelmişti ve o benim kış ayında kalbime yerleşen ev sahibi gibi olmuştu.
Mutlu muydum?
Evet hem de çok mutluydum.
Belki ikimizde aile açısından şanssızdık lakin beraber olunca aile gibiydik.
Mutlu , huzurlu ve en önemlisi birbirimizin çocukluklarımıza gülüp geçebiliyorduk.
Hiç fark etti mi bilemem ama omzu kendimi tek güvende hissettiğim yastığım gibiydi onun için sürekli uykum var diyordum ve demeye de devam edeceğim sanırım.
Dışarıdan büyümeyen iki çocuktan farksız gözüküyorduk lakin biz içimizdeki küçük çocuklar ile ayakta durabiliyorduk.
Ben onun içindeki büyümek istemeyen omzunda koca yükler olan erkek çocuğunu sevdim. Belki de bundandı onu kimseyle paylaşamamam, kıskanmam.
Çünkü korkuyorum kaybetmekten, benim onda gördüklerimi başkalarının da görmesinden ve onu da kaybetmekten korkuyorum.
Belki saçma belki delice ama ben onu sol yanımda taşırken başkalarının ona ulaşabilmesinden ve içinde benim ona verdiğim mavilik olduğunu iddia ettiği renkleri başkalarının siyahlaştırmasından ölesiye bi korku duyuyorum...
SENA TAN
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RUHUMDAKİ ÇAĞRI
ChickLitBazen ruhların da çağrıları olur kalplere sunulan. Kimi zaman gözlerinizin körlüğü bu çağrıyı görmenize engel olur. Tıpkı gözleri görmeyen birisinin kimseye ihtiyacı olmadan yürümek için çabaladığı gibi bir çaba sarf etmeniz gerekir. İşte sizde bu ç...