Nazlı'nın oyunu

104 20 10
                                    

Multimedyada :Ada

Oldukça yağmurlu bir gündü ıslanmayı sevdiğimden elimde duran şemsiyeyi tam yarım saattir açmamıştım. Kalabalık olan bu sokaktaki herkes koşuşturuyordu. Yavaş adımlarla ilerleyen tek kişi bendim aynı zamanda şemsiye açmayanda. Yağmuru çok severim öyleki köşeyi dönünce evin sokağına girdiğimden yüzüm düştü. Yavaş adımlarla apartmana girdim. Hızlıca merdivenleri tırmandım. Titreyen ellerime karşı koyarak anahtarla kapıyı zorladım ve sonunda açmayı başardım. Ayakkabılarımı çıkarınca çoraplarımında ıslandığını gördüm. Yok böyle olmıycak çoraplarımı çıkararak duşa attım kendimi. Sıcak suyu açınca bi rahatlama geldi. Kıyafetlerimi tek tek çıkardım ve makineye attım. Rahatça yıkanıp şampuanlandıktan sonra duştan çıktım. Bornozumu üstüme giydim ve kafamada bi havluyu alıp çıktım. Odamın kapısını açarak içeri girdim. Dolabı açınca bütün kıyafetler üzerime yığıldı. Ne olmuştu bu dolaba böyle? Ben dolabımı hiç dağınık bırakmamki içerisinden pijamalarımı seçip çıkardım ve kıyafetleri geri teptim. Önce çamaşırları sonrada pijamalarımı giydim. Üzerimdeki yorgunluk gözlerimin kapanmasına sebep oldu.
* * *
Sabah alarmın çalmasıyla gözlerimi açtım. Elimi yüzümü yıkadım. Gardolabımı daha sonra toplarım heralde dolabı yavaşça açtım içinden okul formamı aldım ve açtığım gibi geri teptim. Çok güzel ya eteğim öyle kırışmışki ütü vurmak zorunda kalacaktım.

"Kuzum uyandın mı?"

"Uyandım ama sanırım geç kalıcam"

"Neden"

"Çünkü okul kıyafetlerim kırışmış onları ütülemek zorundayım"

"Sen git kahvaltını yap ben ütülerim"

Koşarak annemin yanağına bir öpücük kondurdum.

"Canımsın Canım"

Annemin kıkırtılarını arkamda bırakarak kahvaltı sofrasına oturdum.
"Günaydın babacım"

"Günaydın kızım"

Elindeki gazeteyi okuyan babamın yanına oturdum. Güzelce atıştırarak çayımı yudumladım. Daha sonra sofradan kalkarak annemin yanına çıktım. Odaya girdiğimde bütün kıyafetlerimi yerde buldum
"Heh anne bende sana sorcaktım ne oldu bu dolaba böyle"

"Ya sorma dün gün bizdeydi çocuklarıda saklambaç oynarken senin dolabına girivermişler."

"Anne alma şu çocukları benim odama ya... neyse ee sen napıyon"

"E gömlekleri ütülüyorum"

"Ya bırak ben ütülerim daha sonra"

"Yok yok ben yaparım"

"Peki tamam sen nasıl istersen"

Ütülenmiş kıyafetlerimi giyerek çantamı aldım ve evden çıktım.
Nazlı'yı aramaya karar vererek telefonumu elime aldım aradım.

Çalıyor... Çalıyor... Çalıyor...

"Efendim"

"Nerdesin ben evden çıktım"

"Tamam tamam geliyorum"
Telefonu kapatıp Nazlı'yı beklemeye başladım. Soğuk yüzüme her vurduğunda hoş bir şekilde titredim. Tam yarım saat sonra gelmeyi başarabildi.
"Nerde kaldın be kızım donduk burda"

İntikam Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin