Adadan
Ertesi Gün
Annemden izin almak pek kolay olmasada teyzem başarabilmişti. Whatsapptan gelen mesajları umursamayarak uçuğa bindim. Ve uçak moduna aldım. Koltuğumun numarasını bulduğumda yerim cam kenarı olduğu için gayet mutluydum.
Şuanlık kimse oturmamıştı. Yani bizim üçlü koltuğa hemen bavulumu koyarak oturdum. Kemerimide bağladım. kulaklığımıda takarak uçağın kalkmasını bekledim kafamı cama yaslayarak kulaklığımdan çıkan gürültülü müziğe odakladım kendimi. Kısa bir müddet sonra uçak havalandı. Yanıma oturanlara kafamı çevirdiğimde iki erkek vardı yanımda oturan yanındakiyle konuşuyodu. Bense tamamen yola odaklandım. Camdan gözüken yol muhteşemdi
Dünden sonra hiç whatsappa girmedim ne yazdılar hiçbir fikrim yok baksammı ki yok ya neyse normalde bu saatte okulda olmam gerek ama ben nerdeyim uçakta.
Canım teyzem saolsun.Kafamı geriye yaslayarak manzaraya baktım. Muh-te-şem!!! Az öncekinden daha güzel bir görüntüydü bu. Kulaklığımda eşlik ettiğinde harika hissettim kendimi. Ama kulağımdaki kulaklık birinin eli sayesinde kulağımdan fırladı.
"Ya kusura bakma yanlışıkla çıkardım yani takıldı."
Saçlarımdan dolayı o beni görmüyodu. Çünkü henüz ona dönmedim. Saçımı kulağımın arkasına atarak ona döndüm. Nutku tutulmuşcasına dondu kaldı. Hey bu kadar çirkinmiyim gerçekten. Kaşlarım değişik bir hal alırken konuştum.
"Önemi yok bir daha olmazsa sevinirim."
"Şey o-olmaz ben Emir."
Hayatında ilk defamı çirkin görüyon kardeş. Uzattığı elini tutmadan
"Ada" dedim ve kulaklığımı taktım. Müziğin başlarında geyet iyiydi fakat sorun şuydu. Nakaratına bile gelmeden şarjım bitti. Lanetler okuyodum şarja takmayı unuttuğum telefonuma. Sinirlendiğimi gören Emir kişisi.
"İstersen benim telefonumdan dinleyebilirsin"
Deyip gülümsediğinde. Bende ona gülümsedim. Telefonundan müziklerine girip bana uzattı telefonunu. Lanetler okuduğum telefonumu cebime atarken kulaklığı çıkarıp Emirin telefonuna taktım. Şarjına baktığımda %83 olduğunu gördüm sanırım benden daha akıllı ki telefonunu şarja takmış. Müziklerine baktığımda yemin ediyorum kusucam sandım. O sen olsan bari. Leğen getir kusucam. Şampiyona şeker geliyo. Leğeni götür kova getir kova. Simge kamera. Of vazgeçtim kovayı bırak küvet getir. Anca o kadar kusarım. Veee son olarak. Günah benim suç benim. Küvet de neymiş şuan bir fil boyutunda kusmuk saçabilirim etrafa. Daha fazla bakmak(kusmak) istemiyorum.
"İ-nan-mı-yo-rum.. bunları gerçekten dinliyomusun."
"Saçmalama...tabiki hayır onları kız kardeşim indirmiş aşağı inersen benim müziklerimide görürsün"
Aşağıya indiğimde gripin ve duman gördüm yes be. İşte budur adamım. Hemen duman açarak kendime geldim. Ve kusmuklarımı geri teptim.
Müziğe ve yola odaklanıcaktım ama teşekkür etmem gerektiğini düşünüp kulaklığı çıkardım.
"Teşekkür ederim"
"Bi önemi yok gerçekten" dediğinde yanındaki çocukta bana el salladı.
"Merhaba ben Selim"
"Ada bende"
Dediğimde kulaklıktan çıkan sesler beni çağırıyodu. Bende kulaklığı takıcaktım ama Selimin sözleri beni durdurdu.
"Ya canım çok sıkıldı bişeyler mi yapsak"
"Ne gibi" dediğimde Selim hemen yanıtladı
"Sohbet etmek gibi"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İntikam
ChickLitAda: gülümsemesi yüzünden eksik olmayan bi kızdı ama bir gün yediği kazık ona herkese gülümsememesi gerektiğini yada yüzüne her gülümseyene inanmaması gerektiğini öğretti Arşan : Sevdiğine değer veren biriydi ama sevdiğinden kazık yerse intikamın...