Minji'yle ben sohbet ediyorduk ama aklının başka bir yerde olduğunu biliyordum. Ona konuşurken bana bakmıyordu ve arkaya göz atıp duruyordu.
Lana: Sana bişey sorucam.
Minji: Sor.
Lana: (fısıldayarak) Yoon Gi'den hoşlanıyor musun?
Minji: Şşşt!! Duyucak!
Lana: Doğru mu yani? Cidden hoşlanıyor musun?
Minji: Ayy çok yakışıklı değil mi? Gizemli bad boy bakışları aaarrrggg!
Lana: Ama sigara içiyor. Burdan bile kokusunu alabiliyorum.
Minji: Önemli değil!
Lana: Hemde psikopat bakışları var (taklit eder).
Minji: Yok yaa sadece gizemli ve ulaşılmaz gibi aigooo! Beni benden alıyor!
Lana: Beni yinede korkutuyor, dikkatli ol.
Bu Yoon Gi'ye pek güvenemiyordum. Neyse, benim ilgilendirmeyen şeylerdi. Bir kaç saat sonra Seul'den uzak bir ormana geldik.
Öğretmen: Çocuklar! Sessizlik! Her gruba iki çadır var, birbirinize yardım ederek kuracaksınız.
Bizim grup 4 numaralı gruptu. Minji'yle ben kendi çadırımızı kurmaya başlamıştık ama tabi birinin bize yardım etmesi gerekiyordu. Se Min'i unutmuştuk. Bir taşa oturmuş saçını düzeltiyordu.
Lana: Se Min! Gelde bize yardım et!
Se Min: Tüh ya! Maalesef gelemem saçımı düzeltiyorum ve uzun sürecek gibi.
Lana: Pff şimdi üstelesem üçüncü dünya savaşı çıkar. Sen en iyisi yerinde dur.
Se Min: Aynen öyle! Siz inşinize bende kendi işime.
Derin nefes alıp sinirimi kontrol altına aldım, ve çadırı kurmaya devam ettim. Ama sadece iki kişi olduğumuz için sürekli git gel yaptım: demirleri, çekici ve diğer eşyaları almam gerekiyordu. Çadırı yerinde tutan demir Minji'nin elinden kaydı ve kenarları gözüne çarptı.
Minji: (bağırır)
Lana: Noldu?!
Minji: Gözüüüm!!
Minji'nin gözü şişmişti. Yoon Gi bir buz poşeti alıp gözünün üzerine koydu.
Yoon Gi: Korkma ben burdayım.
Minji: Çok acıyor!
Öğretmen: Bu bağrışlarda ne?
Lana: Minji'nin gözüne demir geldi.
Öğretmen: Neyi yanlış yaptınız?
Lana: Se Min hanım bize yardım etseydi böyle olmayacaktı.
Öğretmen: Se Min! Cezalısın! Bu akşam herkesin bulaşıklarını sen yıkayacaksın!
Se Min: Ama ben bişey yapmadım.
Öğretmen: Sorunda o zaten hiç bişey yapmıyorsun!
Se Min çok sinirlenmişti. Çatık gözleriyle öğretmene bakıp içinden sövüyordu, sonra dönüp bana baktı.
Se Min: Aishh! Görürsün sen.
Arkasını dönüp arkadaşlarının yanına gitti. O esnada Yoon Gi Minji'nin kızarıklarına merhem sürüyordu. Eliyle yüzünü tutmuş narince gözü tedavi ediyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Seni bir kerecik sevmek isterdim
FanficAnnemin yanına koreye gittim. Benimle aynı kanı taşımayan üvey kardeşimle tanıştım: Kim Taehyung ilk başta en nefret ettiğim insandı ama şimdi ona aşığım... Hikaye iyi bitiyoooor 😉😉