Üvey Abilerim

12. Bölüm

Arın abimin sınıftan çıkmasıyla kafamı kaldırdım. Kapıdan bana gel işareti yapıyordu. Yanına gittiğimde telefonu gösterdi. Sadece geldiğimi haber vermek için ege abimi aramış. Gerisi zaten sorgu:
-nerdesin? Merak ettik. Kimde kaldın?
-of tamam korayda kaldım gördüğün gibi iyiyim. Derse hadi!
-akıllı diğer dersimde senle
-allahım kıyamet mi yaklaşıyor? Neden bizim derslerimiz hep beraber?
-yürü içeri

Gülerek beni içeri soktu. Korayın yanına gidip oturdum ve gene dersi dinlemedim ta ki gelip arın abim bana gıcıklığına soru sorasıya kadar:
-nehir ayağa kalk
-ne? Ha? Ben mi? Tamam.

Sınıf gülmeye başlamıştı. Kötü bakışlarımı attığımda sınıf sustu. Koraya baktığımda elinde kağıt soruyu bekliyordu.
-nehir söyle bakalım bana besin zincirinin nasıl olduğunu?
-hocam besin zinciri üreticilerle başlar tüketicilerle biter üretici ot, ağac vs. Üretici birbirlerini yiyiyor falan
-pek açıklayıcı olmadı gel tahtada soruyu çöz bakalım

Arın abim kalkıp tahtaya bir sürü sayı yazdı. Ben ağzım açık bakarken koray soruyu çözüp önüme koymuştu. İşte benim kankam:
-hocam 1dk bekleyin yapıp geliyorum
-olmaz tahtada yap
-hocam bitiyor

Hemen korayın yazdıklarını deftere geçirdim. Soruyuda yazmayı ihmal etmedim. Salağız ama o kadar da değil. Hemen defterdekileri tahtaya yazdım. Arın abim tahtaya bakıp:
-ufak bir hata yapmışsın.

Derken zil çaldı:
-hocam iyi dersler size ben kaçar

Sınıftan koşarak çıktım. Bütün sınıf gülme krizine girmişti. Tuvalete girip Arın abimin sınıftan çıkmasını bekledim. Sınıftan çıktığını gördüğümde sınıfa doğru yürümeye başladım. Sınıfa girdiğimde savaş vardı. Ortalık karışmıştı. Kalabalığın arasına dalıp baktığımda Koray tanımadığım bir çocuğu yumrukluyordu. Hemen araya girip:
-napıyorsun koray bırak çocuğu!? - kızım sana resmen sulandı. Hayaller kurdu bende icabına baktım

O sırada yerde yatan çocuk:
-naber nehir baya güzelsin
-seni öldürürüm çocuk!

Tam üzerine atlıcakken tuttum kolundan onun yerine çocuğa bir yumruk attım. Tabi sınıf benden ayrı kalırmı? Yarısı canım sıkıldı. Yarısı "bizim sınıftan birine sulanıldımı herkes döver" diyerek saldırılar çocuğa. En sonunda içim acıyıp araya geçip çocuğu kaldırdım. Sonra sınıftan çıkıp kapıyı kapattım.

Arkamı döndüğümde herkes bana sırıttı. Anlamıştım. Akıllı tahtayı açıp meslevinden ders aldımı açıp sınıfın ortasında dönmeye başladık. Zil ne zaman çaldıysa hoca akıllı tahtayı kapattı. Hoca yerlerimize oturmamızı söylediğinde sıralara gidemedik. Acayip derecede başımız dönüyordu. Bir süre bütün sınıf yerde oturduk. Hoca "ne haliniz varsa görün nasıl olsa yarın teoga ben gircem" diye söyledikten sonra boş bıraktı. Hocayı takmayıp yerde oturmaya devam ettik. Zil çaldığında teog da nereye oturcağımıza bakmadığımızı hatırladık. Koşarak aşağı indiğimde savaş vardı. Takmayıp servise binip veli sinirlendirme servisine girdim. Yerimi öğrendikten sonra interneti açtım. Feyza bana mesaj atmıştı
Gönderen: Feyzağğ
Knk bugün eskişehire ziyarete geliyorum. Okulun önünde bekliyorum seni.

Al işte. Beni bekliyordur bu. Hemen servis şoförüne gidip abimin beni beklediğini söyledim. Servsiten inerken koraya:
-koray feyza gelmiş evde görüşürüz
-bir şey oldu sandım hadi görüşürüz
-nehir in artık arkada servisler bekliyor

Hemen aşağı inip okulun önüne doğru koşmaya başladım. Feyza tam gitmek üzereyken arkasından sarıldım. Uzun bir sarılmanın ardından, her zaman ki gibi aç olduğumu söyledim:
-nehir, kuzum sen ne zaman doydun? Hadi çiğköfte yiyelim