2.Bölüm

78 10 0
                                    

Multimedya :Kumsal

Dün olanlardan sonra okulun böyle bir şey yapması benim hoşuma gitmişti. Dün ne mi oldu? Hemen söyleyeyim. Okuldan çıktığımızda hem yağmur hem de şiddetli bir lodos vardı. Eve bile zar zor gitmiştim. Evde de elektrikler kesilince durumun hiçte iyi olmadığını sabah gördüm. Ağaçlar neredeyse yerlerinden sökülmüş ve elektrik tellerinin üzerine düşerek kopmasına sebep olmuştu. Bazı çatılar uçup yollara düştüğü için yollar kapanmıştı. Hava da gittikçe soğuyordu. Güzel havanın tadını çıkaramamıştık. Okula montla gitmek zorunda kalmıştım.

Babam arabayı okulun kapısının önünde durdurunca ona teşekkür edip indim. Elimdeki çantamı sırtıma asarak okula doğru ilerlemeye başladım. Soğuk bir rüzgar esip saçlarımı savurunca hemen onları düzeltip montuma daha sıkı sarıldım. Sınıfa hızlı adımlarla çıkıp sırama oturdum. Herkes kendi halinde bir şeylerle uğraşıyordu. Bende direk olarak sırama oturdum ve montumu çıkardım. Telefonumu montumun cebinden alarak clash of clansı açtım. Bütün iksirleri ve altınları topladığım sırada yanıma Selin geldi.

"Günaydın."diyerek çantasını sıraya bırakıp oda montunu çıkardı ve yanıma oturdu. Bende ona gülümsedim ve;

"Günaydın."dedim. Oda telefonunu çıkararak oyun oynamaya başladı. Birkaç dakika sonra sınıf dolmaya başladı ve nihayetinde hoca içeri girdi. Herkes ayağa kalkınca bende kalktım ve hocanın oturun demesini bekledim. Herkes yerine oturduğunda bende oturdum.

"Çocuklar biliyorsunuz ki dün şiddetli bir lodos ve soğuk vardı. Bununla beraber sobalı evlerde oturan insanlar zehirlenmeler yaşadı ve malesef ki hayatlarını kaybetti. Bizde bugün sizi bilgilendirmek amaçlı küçük bir sunum hazırlardık. 12.sınıfta ki arkadaşlarınız stajda olduğu için orada size bilgilendirme yapılacak. Sizinle beraber aynı zamanda 11-A sınıfı da bu sunuma katılacak."dediğinde kapıya doğru ilerledi. Bizde hemen arkasından giderek bir üst kata çıktık. Sınıfa girdiğimizde herkes ikili olarak oturmuştu. Haliyle sıra yetmeyince bizim sınıftakiler de ikili olanların yanına oturunca ben ve bir kaç kişi daha ayakta kaldık. Diğerleri de bir yer bulup oturunca bu sefer sadece üç kişi ayakta kaldık. Hoca en arkadaki üçlü erkek grubunu kaldırınca bizi oraya oturttu. Erkeklerin ikisi önlere doğru gitti ve sadece bir kişi ayakta kaldı. Oda camın önündeki peteğe yaslanarak ayakta durmayı tercih etti. Ne sorunlu sınıfmış arkadaş ya!

Herkes sunumun başlamasını bekliyordu. Hoca sınıfa dönerek;

"Sunumu yapmak isteyen varmı çocuklar?"diye sorunca kimseden ses çıkmadı. Hocada onaylamaz bir şekilde başını sağa sola sallayıp sınıfta gözlerini gezdirdi.

"Busecim sen yapmak ister misin sunumu?"diye sorunca herkes kıza doğru baktı. Kızda istemeye istemeye ayağa kalkıp tahtanın önüne geçti.

"Şimdi bize bir de erkek lazım."diyerek tekrar gözlerini sınıfta gezdirdi. Bütün erkekler saklanmaya çalışırken o kadar komik görünüyordu ki onların bu halini izlerken hafif bir şekilde gülümsedim. Hoca gözlerini bir noktada sabitleyince sinsi sinsi gülümsedi.

"Hadi Ozan sen gel."dediğinde çocuk boğazını temizledi ve;

"Hocam benim boğazım biraz ağrıyor du dün üşütmüşüm. Okumasam olur mu?"diye sordu. Tabiki de hoca bunu yemedi.

"Öyle Mi? Ama sabah kantinde tostun geç geldiği için fazlasıyla gür bir şekilde bağırabiliyordun."Dediğinde ister istemez yerinden kalktı ve oda tahtanın önüne geçti. İkisi de 11.sınıftı galiba.

Hoca tam sunuma başlamaları için onlara işaret edeceği sırada gözleri benim olduğum tarafa doğru kaymıştı. Acaba yanlış bir şey mi yaptım?

TOZ PEMBEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin