Selaaam😘
Şunu fark ettim hikayeye koyduğum her video yayımdan kalkmış yok yani. Cenabet miyim ne skalcjkcöcjfkfk
"Bizi evden postaladıklarına inanamıyorum! Birde ne kadar ramen varsa yemişler! 'Sabahın köründen beri pratik yapıyoruz yorulmuşlardır garibanlar. Gidelim, çağıralım. Sabahtan beri bir şey yemediler.' falan da demiyorlar."
"Hoseok hyung gelmişti."
"Gelmeseydi daha iyiydi!"
"Ne?"
"Ah yok bir şey." Deyip kolunu Jungkook'un omzundan çekerek önden yürümeye başladı Taehyung.
Bu sabah çok erken saatte kalkmışlar ve oldukça zor bir dans için sadece birkaç şey atıştırarak saatlerce çalışmışlardı. Ama sevgili hyungları onları birazcık bile düşünmemiş ve bütün yemekleri mideye indirmişlerdi. Üstelik Hoseok'un boş boğazlık yaptığını da tahmin edebiliyordu Taehyung.
Sadece Kook'un boynuna bir öpücük kondurmuştu. Bi an da içinden gelmişti işte. Hoseok gelmeseydi de bir şey olmayacaktı zaten! Taehyung Jungkook'tan etkilenmiyordu. Arkadaşıydı sadece. Bu ilkti. O da kendisinin sarhoş gibi ortalıkta dolaşmasındandı. Yorgundu ve bitkindi. Anlamamıştı bile. Evet evet bu ilkti!
"Hadi ama TaeTae bu ilk değildi." Dedi Jungkook arkadan yaklaşıp kolunu omzuna atarken.
Taehyung şaşkınca Jungkook'a bakarken sesli düşünen beynimi sikeyim diye kendi kendine kızıyordu.
Jungkook ise Tae'nin değişen surat ifadesini gördüğünde endişeyle ona baktı.
"İyi misin? Açlık beynine vurdu galiba. Ama biliyorsun bu ilk değil. Sinirlenme bu kadar daha önce de bizi aç bıraktıkları olmuştu. Ah hadi ama bu kadar tatlı iki maknaelerine nasıl kıyabiliyorlar anlamıyorum." Derken Taehyung'un yanağından makas almıştı.
Taehyung ise Jungkook'un farklı bir şeyden bahsettiğini anladığında gelen rahatlamayla daha sonraki söylediklerini dinlememişti bile. Taa ki Jungkook yanağından makas alıncaya kadar. Cidden bu çocuk ona iyi gelmiyordu.
***
"Hayır hyung. O bir kalıp o kelimeyi oradan çıkaramazsın."
"Çıldıracağım şimdi ha!"
"Asıl ben çıldıracağım." Dedi Jungkook bilgisayarın azalmış piline bakarken. Karınlarını doyurunca Minho hyungun kafesine gelmiş Taehyung'un yabancı dil sunumunu hazırlamaya çalışıyorlardı. Saat geç olmasına rağmen hala bitirememişlerdi çünkü sevgili Taehyung son güne kadar kıçını kıpırdatmayı reddediyordu. -aynı ben-
"Hayır bir sene boyunca hazırlık okuyan sensin. Nasıl bensiz bir sunum bile hazırlayamıyorsun?"
"Zaten o seviyede olsaydım dil sınavını geçip hazırlık okumak zorunda kalmazdım Jungkook."
"Hazırlık boyunca gelişmen gerekiyordu. Sıfırdan eğitimini aldın sen bu dilin!"
"Sorunda orada ya! Ben niye eğitimini alıyorum ya bunun! Biz üniversiteyi güzel sanatlar ve spor akademisinde okumuyor muyuz? Dans edip şarkı söyleyip her gece partilememiz gerekirken neden oturup inek gibi ders çalışıyoruz?"
"Ah hyung! Tamam haklısın bir şey demiyorum. Ama bitirmeliyiz yoksa akşam yemeğini de burada yemek zorunda kalacağız." Dedi Jungkook. O sırada Tae'nin dudakları gerildi ve yüzünde tehlikeli bir gülümseme belirdi. Jungkook bunun anlamını biliyordu. Ya sapık bir şey düşünüyordu ki Taehyung bazen acayip sapık olabiliyordu ya da aklına sinsice bir şey gelmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tae's Nochu ≮ k∞kv
FanfictionBangtan şu sıralar Seoul Güzel Sanatlar Akademisinin en ünlü gruplarından biridir.. taekook yoonmin namjin yugseok Fluff (+smut) boyxboy fan fiction #4 vkook #27 yoonmin -ℋ