12} Güneş mi daha ateşli Taehyung mu?

5.2K 431 328
                                    

Ben geldim! Allahım sonunda. Uzun süredir bölüm atmıyorum ama telefonum kırıktı ve yeni telefonumun klavyesine alışmak biraz zor oldu. Hala daha yazım yanlışı olabilir ama mazur görün lütfen çünkü bitirdiğim an atmak için kontrol etmiyorum. Bu arada bu otomatik düzeltme ne boktan bir şey olsa bi dert olmasa bi dert..

Umarım beğenirsiniz..

-O telefonun üstüne iki telefon daha değiştirdim vay be apartmanda iki kat aşağı uçuşunu dün gibi hatırlıyorum jfjgkldkglgkgk-

Jungkook yanağındaki baskıdan kurtulmak için kafasını çevirmiş ve mırıltılar çıkarmıştı. Uykuyla uyanıklık arasında bu sefer boynunda aynı baskıyı hissederken dudaklarından bir kıkırtı döküldü.

Boynuna tekrar tüy kadar hafif bir öpücük bırakılırken yavaş yavaş kendine geliyordu. Gözleri acısa da hafifçe açmayı başarmış ve yüzüne doğru eğilen Taehyung'u görmüştü. Sonrasında tam dudaklarının altında onun yumuşak dudaklarını hissetmişti. Taehyung ise onun uyandığını anladığında hemen geri çekildi ve şaşkın ifadesine karşı gülmemek için dudaklarını ısırdı.

"Hyung?"

"Günaydın Jungkook ah!"

"Gün aydı mı ya?" Bknz: her gün ben..

"Ohooo. Uykucu şirin."

"Şirin mi?"

Jungkook tek açabildiği sağ gözüyle Taehyung'a bakmaya devam ederken Tae gülerek sırtüstü dönmüş ve Jungkook'un saçlarıyla oynamaya başlamıştı.

"Şöyle bakmasana aşırı ısırılası duruyorsun."

"Taehyung ne diyorsun? Hem sen nasıl oldu da benden önce uyanabildin?"

"Bugün çok güzel bir gün. Çok enerjiğim." dedi Taehyung yataktan kalkmaya yeltenirken. Yeltenişi Jungkook'un kolunu beline atarak gözlerini tekrar kapatmasıyla sabote edilirken Taehyung gülümsemiş ve Jungkook'a doğru dönüp yeni uyandığından kıpkırmızı ve sıcacık olan yanağına bir öpücük daha bırakmıştı.

"Rahat dursana. Uyuyacağım."

"Hayır ya hadi kalk! Saat 7!"

"Dedi her gün 10 da kalkan insan."

"Jungkook hadi." Diye mırıldanıp onu itmeye çalışmıştı Taehyung ama bu çabası Jungkook'un ona iyice yaklaşmasıyla son bulmuştu. Şimdi Jungkook'un burnu Taehyung'un boynuna dayanmıştı ve Jungkook onun kokusunu derince içine çekerken halinden memnun bir şekilde mırıldanıyordu.

Taehyung ilk afallamış ve sonra onu itmeyi bırakıp dudaklarını iyice ıslatarak Jungkook'un yanağına sulu sulu birkaç öpücük bırakmıştı. Jungkook onu engellemeye çalışsa da başaramayınca "Ne öpüp duruyorsun be?" Demişti boğuk çıkan sesiyle.

"Sana ne? Benim Nochu'm değil misin? Öperim. Hem sen beni niye öpmüyorsun? Beni öpecekten hani?"

Jungkook'un gözleri anında açılırken odağını hemen bularak Taehyung'un dudaklarına bakmıştı. Yaptığı göndermeyi anlamak zor değildi. Yutkunup Taehyung'un çatılı kaşlarına ve büzülmüş dudaklarına bakarken kalbi acayip hızlanmıştı. Taehyung'un kalbi ise çoktan durmuştu bile.

"Ö..öperim ama bak!" Derken bile gözlerini Taehyung'un dudaklarından çekemiyordu Jungkook.

"Öpsene artık." Diye mırıldanıp biraz daha yaklaşmıştı Taehyung. Jungkook  dudaklarını ıslatıp ona doğru eğilmiş ve tam dudağının kenarında -aslında resmen üstünde- olan bene minik bir öpücük kondurup hemen kendi üstündeki battaniyeyi tepiklemiş ve yataktan kalkmıştı. Uzaklaş uzaklaş uzaklaş...

Tae's Nochu   ≮ k∞kv Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin