bölüm 39

1.6K 112 24
                                    

Yurda gittiğimde üzerimi değiştirip geri çıktım dışarı Daha çok çalışmam lazımdı. Daha çok çalışıp Suga'nın laflarını bir bir yanıltmam lazımdı.

Dans pratik odama geldiğimde ısınma hareketlerini yapmaya başladım. Isındıktan sonra rastgele bir şarkı açıp dansın yapmaya başladım. Her tarafı aynalarla kaplı odada kendimi izliyordum dans ederken. Vücudum dans etmek için biraz hareketsizdi. Hareketlerim de acemice. Suga söylediklerinde tamamen haklıydı. İşe yaramazın tekiydim.

Bu gerçek suratıma tokat gibi çarparken göz yaşlarım akmaya başlamıştı.

Neden hep o haklıydı?

Neden bu kadar kötüydüm?

Neden hiçbir işte başarılı olamıyordum?

Neden geçmişimi bile bir kaç kağıt parçası ile hatırlayacak kadar acizdim ?

Neden beni umursamayan bir insan için gururumu hiçe saymıştım ?

En az 2 saat boyunca hem vücudumu hem de aklımı aralıksız yorduktan sonra beynim düşüncelerden patlamak üzereydi.

"NEDEN!?" diye bağırıp kendimi yere attım. Dans etmekten yorulmuş vücudum hızlı nefes aılş verişlerim yüzünden inip kalkıyordu. Tek olduğumu sandığım odada adım sesleri duyunca kafamı kaldırdım. Sklımdaki soru işaretlerinin çoğunu yaratan ve onları kaldıracak olan kişi tam karşımda durmuştu.

"Git buradan Yoongi." dedim. Hangi yüzle yanıma gelmişti?

"Neden her şeyi zorlaştırıyorsun? "Dedi. Ayağa kalktım ve benden uzun olduğu için yukarıda kalan yüzüne baktım.

"Çünkü ben buyum. Tamam mı? Her şeyi zorlaştıran, hiç bir şey yapamayan, beceriksiz, korkak, çirkin, gurursuz bi kızım. " dedim gözlerine bakarak. Gözlerini kıstı.

"Şimdi git. Seni yakapaça dışarı atmadan önce."dedim. Gözleri yanaklarımda, hâlâ gözyaşlarımın izlerinin olduğu yerlerde gezinirken sinirle ittim onu.

"Gidiyor musun? "Dedim bana yaklaştı ve beni dans odasının ayna ile kaplı duvarlarından birine yapıştırdı, ellerimi de tek eliyle başımın üzerinde sabitledi. Ona saf öfke ile bakarken boşta olan elini gözyaşlarımın üzerinde gezdirdi. Dokunduğu yerler yanarken konuştum.

"Çek elini!"

"Geçmedi mi öfken? "Sakince sordu.

"Sence?" Dedim alayla.

"Hastalığın........" bir süre sustu. Sormaya korkar bir hali vardı.

"Nasıl ?" Dedi cümlesini devam ettirerek.

Ona daha kötüye gittiğini söyleyemezdim üzülürdü. O yüzden ufak bir yalan söyledim.

"Son üç ayda sadece 1 yılımı unuttum. Artık 3 yılımı hatırlıyorum," dedim. Aslında sadece son 1 yılımı hatırlıyordum.
"Peki iyileşme imkanın var mı? " dedi masumca gözlerime bakarken. Yutkundum.

"Biraz. "Dedim gerçekleri söyleyerek.

Bakışları umutla dolarken rahatladım.

Her ne yaparsa yapsın ona karşı koyamıyordum.

Mrs. Aptal // MİN YOONGİ - TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin