EXO OC SERIE/ONESHOT

Mutlu Son?

Her zaman gerçek olur muydu masallardaki mutlu sonlar? Peki hayat her zaman doğru insanla mı karşılaştırırdı bizi? Bu soruların cevaplarını kovalardın her boş vaktinde.

Masallarla büyümüş biri olarak merak ediyordun. O içindeki büyümemiş çocuk hayatı masal gibi yaşamak istiyordu. Bu yüzden çok büyük teklifleri reddetmiş ve bir anasınıfı öğretmeni olmuştun. Onları da sevgi, ilgi ve masallarla büyütmek istiyordun.

Bir gün, sınıfın kapısından tanımadağın bir çocuk ve bir adam girdi. Çocuk mutsuz, huysuz ve mızmız idi. Sürekli babasının kolundan çekiştirip gitmek istediğini belirtiyordu.

Yanlarına yaklaştın ve elini adama uzatarak tokalaştın. " Merhaba, anasınıfıma hoş geldiniz. Size nasıl yardımcı olarabilirim?" Karşındaki adam ise bu sıcak ses tonun karşısında gülümseyerek yanıtladı seni.

"Benim azıcık huysuz bir oğlum var. Ama ona masal okunmasını özellikle seviyor ve asla masalsız gün geçirmiyor. Ben ise bu konuda ona yeterli olamıyorum. Annesi onu doğurup bana bıraktı ve gitti. Bu yüzden size geldim. Onu masallarla mutlu edin diye." Bu adamın konuşması senin içini eritmişti. Konuşurken mimiklerini ve ses tonunu etkili bir şekilde kullanması iyi bir konuşmacı olduğunu kanıtlıyordu. Çok bekletmemek adına sınıfa girdin ve çocuklara seslendin: "Çocuklar, aramıza biri daha katıldı! Onu da projemize katacak mıyız?" sınıftan uğultulu bir evet sesi yükseldi.

Ufaklığa doğru yöneldin ve " masal saatine kadar oyun oynamak ister misin?" diye sordun. Kafasını sallayarak oyuncaklara doğru gitti. Amacın ufaklık oyalanırken babası ile konuşarak çocuğun neden bu kadar sessiz olduğunu sormaktı.(dibin düştüğünden değil yani.😄)

Adama sandalyeyi işaret ettin ve karşılıklı oturdunuz iki sandalyeye. Elini uzattı sana. "Merhaba, ben Kris Wu. O da oğlum Wu Zi Tao. Sanırım o burayı sevdi."  Sen de biraz da olsa bir şeyler söyleme ihtiyacı duydun. " Anasınıfına uyum sağlamak kolaydır Bay Wu. Zi Tao'nun daha fazla sevgi ve ilgiye ihtiyacı olduğundan burası ona iyi gelecektir." Şaşırmış bir yüz ifadesi almıştı yüzü. Merakı artmış olacak ki sordu. "Peki öğretmen Hanım. Siz bunu nerden biliyorsunuz?"

Bu beklediğin bir soruydu. Her ebeveyn aynı şeyleri sormakta ısrarcıydı sanırsan. " Ebeveynler ne hissediyorlarsa çocuklarına yansıtırlar Bay Wu. Siz de karınız sizi bırakıp gittiği için sizi seven kimse olmadığı düşüncesine kapılmışsınız, bu yüzden sizin de sevgiye ihtiyacınız var. Hayır, ben bir medyum veya büyülü bir varlık değilim. Bunların hepsi çocuğunuzun gözlerine yansımış. O, bu ufak yaşında yaşlanmış. Sizde yeterince olmadığı için, ona da yetmiyor verdiğiniz sevgi. Bir an önce kendizi toparlayın. İlk önce kendinizi sevin, gidene kapıyı siz kapatın. En önemlisi de Tao'yu bundan sonra ilgi ve sevgiden mahrum bırakmayın."

Bir süre düşündü bu söylediklerin üzerine. Sonra hoşçakalın diyerek akşam gelmek üzere gitti. Tao o kadar mutluydu ki babasının gittiğini fark bile etmedi.

Günler birbiri ardına geçip giderken  Kris ile de iyi anlaşmaya başlamıştın. Ona Bay Wu diye hitap etmemeni istemişti. Bazen erken gelip masal saatinde o da diğer öğrencilerin gibi oturup masal dinliyordu. İtiraf etmek gerekirse ondan hoşlanıyordun, her şeyiyle ilgi ve sevgi dolu bir insana dönüşmüştü çünkü.

Bir gün Kris arayıp Tao'nun gelemeyeceğini söyledi. Nedenini sorduğunda ise akşam evime gel lütfen demişti. Nedenini boşverip Tao yu merak ettiğin için kabul etmiştin.

Okul bittikten sonra üstüne dolapta gördüğün ilk şeyi taktın ve Kris'in evine gitmek üzere arabana bindin.

Eve vardığında ışıkların kapalı olması tuhafına gitse de bahçe kapısından içeri girdin ve gördüğün manzarayla şok oldun.

Kris ve Tao takım elbise giymişti ve etraf gül yapraklarıyla süslenmişti. Kris oturduğu yerden kalktı ve Tao ile birlikte yanına geldi ve Tao sana yaklaşarak konuştu. "Annem olur musun? Babam da ben de bizimle olmanı istiyoruz." dedi ve elindeki yüzüğü parmağına taktı. Sonra koşarak uzaklaştı.

Kris ise yoğun bakışlar atıyordu sana. Kabul edip etmemek konusunda tereddüt etsen de bir karara varmıştın sonunda.

"Tao'nun söyledikleri hakkında ne düşünüyorsun? Ona iyi bir anne, bana da iyi bir kadın olmanı istiyorum senden. Benimle evlenir misin?"

Kararın kesindi fakat seni neler bekliyordu? Orası muammaydı.

Selam, ben geldim. Geçen hafta ve ondan önceki hafta olmadığım için çokça özür dilerim. Yeni geldim buraya ve ben yokken yetim kalmış bölümü tamamladım umarım beğenirsiniz. Bu arada 12 üyeyi bitirdikten sonra istek alacağız.

Edit: Yeni geldim diyorsun ama bölümü kaydedeli bir saat olmuş? Neyse hoş geldin, sefalar getirdin. ^^