GECIKME İÇİN UZGUNUM
-VİNCENT-
Kollarımda uyuyan melegi sıkıca sararak saçlarına bir öpücük kondurdum. Herşeyi hatırlamasını bırakın ben bu tapılası bedene sarılmak için 13 ay bekledim. 13 ay. Bir dakika bile kokusunu hissetmediğimde ölürken.. 13 ay onsuz kaldım. Ama şu anda kollarımın arasındaydı ve şuan önemli olan tekşey onun sağlığıydı...
Kollarımdaki melek kıpırdanmaya başlayınca üstündekilerden rahatsız olduğunu düşünerek.Hİç istemesem de kollarımı ondan çektim ve 4 kapılı devasa gardolabına giderek en sevdiği kırmızı ayılı pijamalarını çıkardım. Yatagın yanına geldiğimde melegin yüzünü kapsayan korku endişelenmeme yetmişti. Tanrı aşkına uyurken bile huzursuzdu. Elimdeki kıyafetleri yataga bırakıp yorganı açtırdım. Altındaki taytı çekip çıkarırken "o" geceden kalan izler heryerdeydi. Elimi yara izlerinin uzerinden geçirdiğimde mırıldanıp uykusuna devam etti.
Pijamanın altını ona giydirdikten sonra belinden tutarak tşörtunu yukarı doğru sıyırdım. Başından çıkardıktan sonra pijamanın üst kısmını giydirdim ve onu geri yatağa yatırarak üstünü örttüm. Tek dizimi yasladığım yataktan kalmadan önce meleğin yanağına bir öpücük kondurdum. Aşağı kata inerek terasa çıktığımda sağ elimdeki sigarayı dudaklarım arasına alarak yaktım.Ve güneş yeni yeni doğarken külün kırmızılaşıp yere düşmesini izledim.
Cebimde titreyen telefonla düşüncelerimden sıyrılırken telefonu arka cebimden çıkarıp kilidi kaydırarak aramayı cevapladım.
"Dostum ben Stef doktoru haşat hale getirdik ve ilaçların içine sitrik asit ve su karıştırıldıgını öğrendik"
"peki bir zararı veya tedavisi varmıymış ?"
"Unutkanlık,basağrısı ve agzından kanlar gelebilirmiş. Doktor önemli değil dedi ama bu durum kansere kadar gidebilrmiş"
"Siktiğimin piçi ! Isaac nerde ?"
"Onun yaptırdıgını kanıtlayamazsın dostum herseyi denedik ama ufak bi kayıt bile bulamadık sildirmiş piç"
"Doktoru öldürüp cesedinin yakın bugün Hapy'e olanları anlatıcam gelemem depoya"
Sol elimi alt dudağımda gezdırdıkten sonra telefonu kpattım. İçeriden gelen seslerle eve geri girdim ve uyanmış şarkı söyleyerek kahvaltı hazırlayan topuzlu bir tavşan gördüm. Yanına gidip beline sarıldıgımda ufak bir çığlık atmış ardından benim oldugumu gordugunde ise gülerek gögsume yumruk atmıştı
"Heey acıdı" Acımadığını biliyordu. Sinek ısırışı bile vuruşundan hafıf kalırdı.
"Benimle birşey mi konuşucaksın Vinc ? huzursuz gibisin"
Demek anlamıştı. onu kolundan çekerek içeri götürdüm ve bir koltuğa otutturdum.
"Bak Hap anlatıcam güzelim ama skin ol tamam mı ?"
Başını salladıgında ona 2012 yılında olmadıgımızı ve yaşadıgımız tüm şeyleri anlattım. Başta şaka yaptıgımı sansada bir süre sonra öksürüp agzından kan geldiğinde aglamaya başlamıştı. Sİkerim ! onun ağlamasına dayanamıyorum HIçkırıkları arttıgında ona daha sıkı sarıldım ve kokusunu içime çekerek sakinleşmesini bekledim ... Hıçkırıkları dindiğinde kızarmış gözlerini silerek ayaga kalktı ve bana döndü.
"İntikamımızı alıcaz değil mi sevgilim ?"
****
"İşte bizim hikayemiz tamda bu noktadan sonra başladı..." 1. Bölümü bitirmenin verdiği huzurla gözlerimi kapatıp arkama yaslandığımda sevgilim kahveyi getirmiş ve dudakarıma bir öpücük bahşetmişti. Öpücüklerine karsılık verirken ağlayan Mila sayesinde ayrılmıştık.
2. Bölümü yazmaya başlarken arkadan gelen boguşma seslerine gülerek kahvemden bir yudum aldım. Arkama yaslandıgımda içeri doğru bagırdım
"Viiinc sevgilim biraz yardımcı olamaz mısın ?"
"Üzgünüm hayatım ufak bir işiiim vaar"
""ta..da"
Mila'nın bizi taklit etmesine gülerken derin bir nefes aldım ve parmaklarımı laptobun klavyesinde dolaştırmaya başladım.
*******
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MEMORABLE
Romance" Hayır yaklaşma sakın vinc hayııır " Kız çığlık atarak elinde su hortumu olan erkekten kaçmaya çalışıyordu. Erkek hortumu havaya kaldırdı , kızı belinden tutarak kendine çekti ve ikisinin sırılsıklam olması veya saçlarının uçlarından sular damlama...