(EVANESCENCE - MY IMMORTAL DİNLEYEREK OKUYUN. XX)HATIRLATMA:
"HOŞÇAKAL JESSICA. HOŞÇAKAL HERŞEYİM. HER ZAMAN KALBİMDE OLACAKSIN. SENİ ÇOK SEVİYORUM.."
JESSICA'NIN AĞZINDAN
Zilin çalmasıyla gözlerimi açtım. Ah, lanet olası zil. Her seferinde uykumu bölmek zorunda mısın?"Jess, hadi gel bahçeye çıkıp dolaşalım. Hem sen de biraz açılmış olursun." dedi Kelly tatlı ve masum gülümsemesiyle birlikte.
"Luke ve Madison sürtüğü yine bir yerden karşımıza çıkarlar Kelly. Bu manzarayı görmek istemiyorum."
"Öyle bir manzaranın tekrar olacağını sanmıyorum Jess. Luke Madison'a ağzının payını vermiştir."
Ben düşünürken Kelly tekrar konuştu:
"Hadi ama Jess, kırma beni." dedi ve dudaklarını büktü.
Derin bir nefes aldıktan sonra cevap verdim:
"Ah, pekala geliyorum." dedim ve yerimden kalktım. Kelly bu cevabım karşısında 32 diş sırıttı.
Dışarıdaki banklara doğru yürürken 7.5 şiddetinde sarsıldım Ah, çarpacak başka birisini bulamadın mı?
"Hey, önüne bakmayı dener misin?" dedim okulun popülerlerinden olan Jack'e.
"Bence önüne bakması gereken sensin bebeğim." dedi piçimsi gülüşünü takınarak.
"Bana bebeğim demeyi kes bok beyinli."
"Neden? Söylediğim her kız bundan hoşlanıyor. Senin farkın ne güzelim?" dedi bana yaklaşarak.
"Benim farkım ne biliyor musun? Senin gibi bir piçe ölüp bitmiyorum. Ah, bu arada piç dediğim için kusura bakma. Ama senin gibi her kıza asılanlara başka ne denir bilmiyorum." dedim ve arkamı dönüp yürümeye başladım. Kelly de yanımdaydı.
"Seni de elde edicem Jessica Lerson. Şimdiye kadar hiçbir kız bana hayır diyemedi, sen de bana meydan okuyamayacaksın." diye bağırdı arkadan Jack. Ah, havladı desek daha doğru olur aslında. Bense arkamı bile dönmeden ona orta parmağımı göstermekle yetindim.
En yakındaki banka oturduk. Kelly konuşmaya başladı:
"Bu çocuk hiç güvenilir değil Jess. Keşke böyle yapmasaydın."
"Onun ne bok olduğu umrumda bile değil Kelly. Ondan korkmuyorum." dedim kendimden emin bir şekilde.
"Peki." dedi.
Biz böyle sessizce otururken zil çaldı. Yine.
Sınıfa doğru ilerlerken bir kız topluluğunun arasında kalmış olan Jack'i gördüm. Beni görünce yine o piçimsi gülüşünü yerleştirdi yüzüne. Bense ona ölümcül bir bakış attım. Ah, ne sanıyor bu kendini? Üzgünüm bok beyinli. Hiç çekici değilsin.
Sınıfa geldik ve sıramıza oturduk.
"Kelly, bugün çocukların hiç biri ortalıkta yok farkında mısın? Bahçede de koridorlarda da görmedim. Nereye kayboldular acaba?"
"Bilmiyorum ama bir iş çeviriyorlar bence. Hepsinin birden ortadan kalbolması normal değil."
"Bencede. Umarım ters giden birşey yoktur."
"Umarım."
Hocanın sınıfa girmesiyle ayağa kalktık. Bu ders bana yine uykunun yolu gözüktü. Uyumayı sevmek benim suçum değil. Umarım dikkat çekmiyorumdur.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Forget or Forgive // l.h
AlteleBir tarafta terk edilen bir kız, Diğer tarafta onu terk etmek zorunda kalan bir erkek. İkisi de birbirlerine deli gibi aşık. Genç kız terk edildiği için sevgilisinden içten içe nefret ediyor ama bir o kadar da aşık. Sevgilisinin ondan mecburen ayrıl...