A NEW START | STONY

-10-

İyi Okumalar...

Tony, kahvaltıdan sonra Steve'in yanına kumaş koltuğa oturup televizyonu izlemeye başladı. Steve rastgele bir magazin kanalı açtı.

"Cidden bu saçma şeyleri mi izliyorsun?" dedi Tony şaşkınca.

"Başka izleyecek bir şey yok, ne yapayım?" O sırada sunucu bir sıradaki habere geçti.

Sıradaki haberimizde Stark şirketinin başkanı Tony Stark ile ilgili. Bay Stark henüz kim olduğunu bilmediğimiz bir kişiyle yakalandı. Dün akşam saat 12 sularında bir erkekle yatakta yakalanan Stark'ın cinsel ilişkide ki partneri çektiği fotoğrafları her yerde yayımladı.

Sunucu diğer habere geçerken Tony gözlerini Steve'e çevirdi. Steve'de Tony'nin fal taşı gibi açılmış gözlerine bakarken kekeleyerek "B-ben g-gerçekten- yani b-ben ya-yapmadım."

"Ya tabi. Kuşlar fotoğraflarımızı çekip her yerde paylaştılar. Ben de buna inandım."

"Tony, ben neden böyle bir şey yapa-"

"Kendini kanıtlamak istemişsindir belki. Ben Tony Stark'ı becerdim. Ben harikayım çünkü Tony Stark'la birlikte yattım ben." Tony ağzını yamultarak onu taklit eder gibi yapıyordu.

Hızla ayağa kalkıp sarışın adamın konuşmasına izin vermeden "Sakın bir daha benim suratıma bakma. Hayatımı bok ettiğin için de teşekkürler." dedi.

"Diline di-"

"Diline sıçayım." Tony Steve'in odasına çıkıp eşyalarını topladı ve evden çıkmak için yeniden aşağı indi.

"Tony, lütfen. Ben de bir şey bilmiyorum ama lütfen, kanıtlamama izin ver." Steve dış kapının önünde duruyordu. Gözleri dolmuştu ama fark ettirmemeye çalışıyordu.

"Siktir git önümden."

"Neden bu kadar kızdın?" Steve dokunsan ağlayacak gibi duruyordu ama şaşırmış surat ifadesini takınmaya çalıştı.

"Ne?"

"Kameralara benimle yakalanmaya neden bu kadar kızdın? Kameralara karşı aşkını ve içindeki gerçek hisleri kabullenmiyor musun?" Steve bunu kısık bir sesle söylemişti. 

"Ben ona değil senin beni rezil etmene kızdım. Tamam mı kütük kafalı?"

"Rezil etmek mi?" dedi Steve gözleri iyice kısılırken. "Benimle olmak büyük bir rezillik öyle değil mi?"

"Bak ben ondan bahsetmedim."

"Tamam, Tony. Ben anlayacağım şeyi anladım." Kapının önünden çekilirken, "Gidebilirsin." dedi.

"Biliyor musun? Se-"

Steve hemen onun sözünü kesti. "Hiç bir şey bilmiyorum ,Tony. Bir bok bildiğim yok işte." Bir kaç saniye bekledikten sonra deva etti. "Özür dilerim yanlış söyledim. Sadece bir şey biliyorum, o da seni sevdiğim."

Tony hızlıca evden çıkıp arabasına doğru ilerledi. Elindeki bir kaç eşyayı arabasına koydu ve direksiyon başına geçti. Steve de hemen onun ardından evden çıkıp motoruna atlamıştı. Tony'i takip etmeyecekti. Sadece hesap sorması gereken bir kişi vardı.