Medyadaki Deniz Demir
Arkadaşlar yazdığım hikaye kitap olacaktır yardımlarınızı esirgemeyin.
Vote ve yorumlarınızı bekliyoruz
**************^^^^^^^*************Deniz
Sabah uyandığımda Demir hala yatakta uyuyordu. Onu rahatsız etmemek için yataktan yavaşça kalktım ve üzerimi değiştirdim.
Dolaptan seçtiğim askılı yazlık kısa elbisemi giyip ayakkabı olarak ayağıma sarı parmak arası terliklerimi geçirdim.
Arkamı döndüğümde Demir esneyerek gözlerini araladı ve göz göze geldiğimizde bana öldüresi bakışlar atıyordu.
Ne olduğunu kendime soracaktım ki beni baştan aşağı doğru süzdüğünü fark ettiğimde giydiğim elbisenin Demir için bir tehdit oluşturduğunu fark ettim."Sen beni çıldırtmak mı istiyorsun kızım!
O elbisenin dışardaki yavşaklar için ne anlama geldiğini biliyor musun sen?""İstediğim herşeyi giymekte özgür olduğumu bilmem insanların bana nasıl baktığının önemsiz olduğuna yetiyor Demir. Bu kadarı da fazla"
"O elbiseyi 10 dakika içinde değiştiriyorsun.Aşağıda seni bekliyorum. Akşama misafirlerimiz var"
Cevap vermemi beklemeden odadan çıktı. Mecburdum ve değiştirecektim.
Aynı elbisenin uzun olanını giydim ve aşağı indim."Heh şöyle ya! Benim kadınım böyle olacak!"
Bu lafı sanki hoşuma gitmişti. Ona doğru gülümseyip kahvaltıyı hazırladım.
Bir şeyler atıştırdıktan sonra alışveriş için evden çıktık. Markete girdiğimizde gerekli her şeyi alıp çıkmıştık.
Geçen gün gittiğim alışveriş merkezindeki yırtık pantolonu beğendim fakat poşetler kalabalık yaptığı için alamamıştım.
Bugün hazır Demir'le dışarı çıkmışken alışveriş merkezine gidip pantolonu almaya karar verdim.Demir'e söyledikten sonra AVM'ye gidip pantolonu arıyordum.
Birden kolumun çekiştirilmesiyle korkup sıçramam bir oldu.
Arkamı döndüğümde lise 3. sınıftaki eski sevgilim Soner'le dip dibeydim. Demir görse Soner'i döveceğinden emindim."Senin ne işin var burda Soner? Ne yaptığını sanıyorsun!"
"Ayrılalı daha 1 sene oldu. Ne ara Demir'le evlendin?"
"İnsan sevdiğiyle evlenemez mi?"
"Demir'i sevmediğini ve onunla zorla evlendiğini biliyorum Deniz. Sen benimdin ve hep öyle kalacaksın."
"Ben hiçbir zaman senin olmadım ve olmayacağım da. Bunu o kalın kafana sok. Demir burda ve bizi böyle bu şekilde görmesini istemiyorum. Şimdi hemen defol git!"
"Hiç bir yere gitmiyorum. Benimle geliyorsun!"
Kolumdan çekip çıkartmaya çalışırken Demir'in ela gözleri resmen sinirden simsiyah olmuştu. Yanımıza yaklaşıp Soner'im kolunu üzerimden çekip bir yumrukla yere düşürdü.
Üzerine çıktığında sayısını bilmediğim yumruklarla Soner'e vuruyordu. O sırada güvenlikler Demir'i zor olsada Soner'im üstünden aldılar."Sakın bir daha seni karımın yanında görmeyeyim. Bu sefer dövmekle kalmam canını alırım!"
Demir kolumdan tutup arabaya doğru götürdü. Arabada beni tek başıma dışarı çıkmamam konusunda uyardı ve eve götürdü.
Eve geldiğimizde misafir olarak kimin geleceğini hala bilmiyordum. Demir hala sinirliydi. Bu soruyu sorup sormamak arasında kalsamda yanına gidip sordum.
"Akşam kim gelecek?"
"Annemle babam evlenmiş olmamıza rağmen hala seninle tanışmadı. Onlar gelecek"
Ne yani? Şimdi annemle babamın katili olan adam evimize gelip onun karnını mı doyuracaktım!
"Gelmesinler Demir!"
"Sen ne dediğinin farkında mısın Deniz! Ben gelecekler dediysem gelecekler!"
"İstemiyorum işte anlamıyorsun heralde?"
"Ne bu ailemle alıp veremediğin senin?"
"Ne olduğu bir tek beni ilgilendirir seni değil!"
"Deniz onlar benim iyiliğim için her şeyi yapan insanlar. Senin istemiyorum demenle gelmeyecek değiller. Bunu o kalın kafana sok!"
"Senin baban yüzünden benim iyiliğimi isteyen bir ailem bile yok!"
Bunu dedikten sonra ağlayarak dışarı çıktım ve arabama binip kapıları kilitledim.
Demir kapıyı açmaya çalışsa da bağırsa da inmedim ve hızla çıktım villadan.Telefonum çalıyordu, arayan Demir . O arasa da açmıyordum. Arkama baktığımda Demir peşimden geliyordu. Araçlara makas atarak bir şekilde mesafeyi uzattım.
Gördüğüm ara sokağa girip arabayı durdurdum. Dikiz aynasından baktığımda Demir aynı hızla sokaktan devam etti.
Rahatlamış bi şekilde göz yaşlarımı daha fazla içimde saklayamadım ve ağladım. Kafamı direksiyona vuruyor, kendime hakim olamıyordum.
Biraz zaman geçtikten sonra annemle babamın mezarlığına doğru ilerledim.
Mezarlığa geldiğimde en son diktiğim çiçekler açmış, büyümüş ve renkleriyle dikkat çekiyordu.
Koşarak yanlarına doğru gittim. Karşılarına geçtiğimde konuşmaya başladım."Ben geldim anne, ben geldim baba. Sizden sonra yüzümüz gülmüyor. Hep sol tarafımda siz varsınız. Öykü şuan yanımda değil. Bulutlara soruyorum haberiniz vardır elbet.
Gelip gidiyorsunuz. Yokluyorsunuz. Ama biz sizi göremedikten sonra bi anlamı kalmıyor. Siz benim canımsınız. Hep aklımdasınız.
Göremesemde yanımdasınız, duyamasamda yanımdasınız.
Sizi sadece hissedebiliyorum ve bu bana çok acı veriyor. Sizi öldürenlerden hesabını ben soracağım. Bende onları öldüreceğim."Demir mezarlığı nasıl bulmuştu bilmiyorum. Omzuma elini koydu ve sıvazladı. Bir an annem falan dokundu sandım o kadar odaklanmıştım konuşmaya.
Demir'e döndüğümde gözleri dolmuş bir şekilde bana bakıyordu. Ağlamasına dayanamazdım.
"Deniz nolur beni bırakma. Sen benim canımsın. Senelerdir aşık olduğum kadınsın. Ben bunların hiçbirini bilmiyordum.
Bilseydim uzaktanda severdim seni. Ama nolur benden gitme. Sana alışmışken beni yalnız bırakma. Senin için babamıda silerim. Ben senin ailene zarar vermedim ki. Benim suçum seni sevmek miydi şimdi?
Senin için herşeyi, herkesi karşıma alırım."Bu sözleri söylerken ağlıyordu. Yere diz çöküp ellerimi tutmuştu. Elinden tutup kaldırdım ve ağladığı için ona sarıldım.
Gözyaşlarını sildim ve gözüne öpücük kondurdum."Seni seviyorum Deniz."
"Bende seni.."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZORAKİ EVLİLİK 🙏🏻
أدب نسائيAilesini 15 yaşında kaybetmiş, kendi ayakları üstünde kardeşiyle bir yaşam içinde sürükleniyorlardı. Taaki karşısına belalısı çıkmaden önce. Artık hayatı kararmışmıydı, aydınlanmışmıydı bilmiyordu. Artık pes etmiş, kendini belalısının kollarına...