Medyadaki Deniz
Arkadaşlar olabildiğince yorum ve vote bırakın. Hikaye kitap olacağı için yardımlarınızı esirgemeyin.Şimdiden teşekkürler...
Deniz
Aslan peşimi bırakmıyordu. İstanbul'dan çıkış tabelasını bile görmüştüm. Yaklaşık 40 dakikadır kovalamaca vardı aramızda.
Hamileydim ve artık bu aksiyonları kaldıramıyordum.
Kendimce bebeğimi aldırmamaya karar verdim. Ama böyle giderse düşük yapacağım.
İstanbul çıkışında gaza daha çok yüklendim. Yüklenmeden önce emniyet kemerimi taktım ve yoluma devam ettim.
Akşam saati ve hafta içi olduğu için gece yol boş gibiydi. Yoldaki arabalara makas atarak geçiyordum.
Yol vermeyenlere uzunları yakıp söndürüp sinyal vererek yoldan çekilmelerini sağlıyordum.
Arabanın aynasına baktığımda Aslan biraz geride kalmış gibiydi.
Fırsattan istifade daha çok hızlandım ve Antalya'ya gitmek için yolumu sağ yöne doğru saptım.
Hızlandım ve yoldan çıktım.
Arkama baktığımda Aslan yoktu. Sanırım onu atlatabilmiştim.
Telefonuma uzun zamandır bakmıyordum.
"Kim bilir Demir kaç kere aramıştır."
Telefonu elime alıp tuşa basar basmaz gözlerim hortladı."Demir kişisinden 67 cevapsız arama"
"Demir kişisinden 6 adet sesli mesaj"
"Demir kişisinden 36 Mesaj"Biraz daha uzaklaştıktan sonra bi dinlenme tesisinde durup telefonuma gelen sesli mesajları dinledim.
Sesli Not 1;
Deniz neredeysen aç şu telefonu eve gel!
Sesli Not 2:
Deniz cevap ver sikicem yeter artık be!
Sesli Not 3;
Sınırları çok zorluyorsun.
Sesli Not 4:
Özür dilememe rağmen bunu yapıyorsun yazıklar olsun!Salak mı ne her özür dilediğinde affediceksem oh ne ala memleket!
Sesli Not 5:
Deniz kaçmaya çalışma seni her delikte bulurum.
Sesli Not 6:
Deniz hamilesin yapma artık evine gel.Evet hamileydim. Madem çok düşünüyor hamileliğimi, el kaldırmayacaktı. Hak ettin.
Demir'in smslerine bakmaya bile tenezzül etmeden yoluma devam ettim. Antalya'da babamdan kalan yazlık villamız vardı oraya gidip biraz kafa dinleyecektim.
Fakat Öykü'yü çok boşladığımın farkındaydım. Hemen elime telefonu alıp Öykü'yü aradım.
"Alo?"
"Öykü ben Deniz, bir şekilde Demir'i atlattım ve Antalya'ya babamdan kalan yazlığa gidiyorum. Antalya yolundayım 15dakika önce İstanbul'dan çıkış yaptım.
Sende gel yanında Selen'i de getir.""Bu çok iyi haber! Geliyorum valizimi hazırlayıp 1 saate çıkarım. Sabah görüşürüz!"
"Görüşürüz Hayatım..."
Telefonum hala çalıyordu. Dayanamayıp açtım.
"Ne var Demir ne var!"
"Nerdesin lan sen!"
"Sanane lan arama beni arama! Zorla evlilikten ne beklersin zaten!"
"Deniz kalbimi kırma. Beni seviyorsun biliyorum. Nerde olduğunu söyle geleyim."
"Demir ben biraz kafa dinlemek için şehir dışına gidiyorum. Bir süre görüşmeyelim, iyi gelecektir."
"Deniz sen ne dediğinin farkınd-"
Lafını bitiremeden telefonu yüzüne kapattım.
Telefonu uçak moduna alıp yola devam ettim.8 Saat sonra
Sonunda gelebildim evimize.
Eşyalar annemle babam ölmeden önce duran, babamın ölüm haberini burda aldığım yerdi.
Her yeri dağıtmıştım. Ve herşey yerdeydi.
Hepsini yerden kaldırıp evi toparladım.
O sırada Öykü'yü aradım, gelmesine 1 saat falan kalmıştır büyük ihtimal.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZORAKİ EVLİLİK 🙏🏻
ChickLitAilesini 15 yaşında kaybetmiş, kendi ayakları üstünde kardeşiyle bir yaşam içinde sürükleniyorlardı. Taaki karşısına belalısı çıkmaden önce. Artık hayatı kararmışmıydı, aydınlanmışmıydı bilmiyordu. Artık pes etmiş, kendini belalısının kollarına...