Yeni bölüm geldii🤗 Canlar umarım beğenirsiniz. Valla hiç ummadığınız olaylar oldu, heycandan kalp krizi geçirmeyin baştan söyleyeyim. Sonradan yok Aslı sen bize demedin falan demeyin. Haydin iyi okumalar😍😘Oy ve yorumlarınızı bekliyorum😍😘
~~~~~~YEDİ AY SONRA~~~~~
***
Önümde sırasıyla dizilmiş dört mezara bakıyordum. Hepsinde bir parçam yatıyordu.
Suçluyum biliyorum, en başından Amir'e hayır demeliydim ve karşı gelmeliydim yaşanacak olanlara. Olmadı, olamadı. Kalp dediğimiz bu illet seçemez ki seveceğini.
Onlarsız koskoca yedi ay geçti.
Çığlıkları hala kulağımda yankılanıyor, acı çekişlerini her gece kâbuslarımda görüyorum. Tekrar tekrar yaşıyorum o günü.
Bu yedi ayı nasıl geçirdim?
Bilmiyorum. En başından anlatmalıyım belki de. Beni, Aksen ‘in ve ailemin cesetlerini o evin emlakçısı bulmuş. İlk başta beni de öldü sanmışlar ama hastanede anlaşılmış yaşadığım. Uzun bir uyutulma ve tedavi sürecinin ardından tam iki ay sonra açmışım gözlerimi. Hiç konuşmadım, doktorlara neyim olduğunu sormadım. Ta ki onu öğrenene kadar…
Karnımda bir melek taşıdığımı öğrendiğim gün, onun için yeniden tutundum hayata. İyileşmek için bütün benliğimle savaştım. Bir ay sonra doktorlar taburcu olabileceğimi söylediklerinde sevinmiştim lakin gidecek hiçbir yerim yoktu.
Yardımıma Aksen’imin anne ve babası yetişti. Beni evlatlarının yerine koydular, yanlarına aldılar. Tam tamına beş aydır onların yanında yaşıyorum. Tabi buna nasıl yaşamak denirse.
Sadece bebeğime yetecek kadar yiyorum. Dışarıya, ya hastaneye Ya mezarlığa gitmek için çıkıyorum. Bir de arada sırada polis arkadaşım Can ile buluşuyorum. Onunla, aylar sonra sorgulanmak için götürüldüğüm karakolda karşılaştık. İfademi aldıkları süre zarfında ve sonrasında bana çok yardımcı oldu.
Amir mi? Tam yedi ay önce yaşadığım o olaydan sonra bir daha yüzünü görmedim. Ara sıra rüyalarıma girse de beni tek başıma bırakıp gitmişti. Aslında bir gerçeği bile isteye göz ardı ediyordum. O bir cindi, bir insan değildi. Buna rağmen bir bebeğimizin olacağını bilmeliydi. Bunu ona söyleyememek o kadar ağır geliyor ki yüreğime.
Onsuz geçen bu zamanda yüreğim ikiye bölündü sanki. Bir tarafım zamanla kabullendi hata yaptığını, diğer tarafım ise onu hala deli gibi seviyordu.
Gözlerim dolmuştu, annemin ve babamın mezarlarının arasına girdim ve dizlerimin üzerine çökerek yere oturdum. İki elimi de yanlarıma koyup topraklarını avuçladım ve hıçkırarak ağlamaya başladım.
" Anne, baba, bugün nihayet torununuz gösterdi kendisini. Bir kızım olacak. Baba senin dediğin gibi bir prensesim, anne senin dediğin gibi bir tatlı belam. Bugün yanımda olmanızı ne kadar da çok isterdim. Bana sarılmanızı, tüm hatalarıma rağmen beni kabullenmenizi. Biliyorum benim suçum ve inanın her saniye bin kat daha pişman oluyorum. Sizi çok özlüyorum. Çok isterdim, kızımı her gün gezdirecek bir dedesi, ona limonata ve kurabiye yapacak bir anneannesinin olmasını. Artık her şey için artık çok geç. Sizden yine imkânsız bir şey istiyorum. Beni affedin, sizi çok seviyorum. "
Gözyaşlarımın toprağa düşmesine izin vererek ayağa kalktım. Karnımı tutarak küçük adımlarla bu sefer de kardeşim Emre'nin ve can kardeşim Aksen ‘in mezarlarının arasına oturdum. İlk Emre'nin mezarını öptüm, daha sonra da Aksen’imin. Söyleyecek sözüm yoktu, sustum. Yüreğim anlattı ikisine pişmanlığımı, keşkeklerimi ve onlarla kurduğum hayallerimi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AZAB-I AŞK 1 & 2
ParanormalAYLARCA PARANORMAL KATEGORİSİNDE 1.SIRADA YER ALDI! AZAB-I AŞK 1 VE AZAB-I AŞK 2 SERMİNA'NIN LANETİ TEK KİTAPTA! BU KİTABI OKUMAYA CESARETLİYSEN BİLDİĞİN TÜM DUALARI OKU VE ONLARIN SENİ ELE GDÇİRMESİNE ASLA İZİN VERME!!! AslhnYks KAPAK: @Gon...