BÖLÜM 1

25.2K 944 981
                                    

Kolejin kapısından içeri girdim.

Kolej cok büyük ve gösterişliydi. 5 katlıydı, en alt katta yüzme havuzu vardı, bahçede futbol sahası ve basketbol sahası vardı. Bahçede bir çok bank vardı. Okulun arka tarafında kantini vardı ve kantinde oturmak için bir sürü oturaklar yer alıyordu. Okulun yemekhanesi çok büyüktü.

Bahçede yürümeye başladım ve etraftaki herkes bana kim bu salak dercesine bakıyordu. Normaldi tabi en iğrenç giyinen bendim. Herkes şort etek veya sıkı bir tişört ve pantolon giymişti. Bense elime ne geldiyse giymiştim. Cidden de hiç bu okula ait biri gibi görünmüyordum. Kesinlikle alışverişe çıkmalıyım. Ne de olsa artık bu okula gelmek zorundayım.

Yürürken yandan biri bana seslendi. "Hey varoş."

Dönüp ona baktım. Bana mı seslendi diye, kesinlikle bana seslenmişti.

"Sen bu okul da okuduğuna eminmisin şu haline baksana. "

Yüzümü hemen önüme cevirdim ve koşar adımlarla okula girdim. Hemen müdürün odasını aramaya başladım. Tüm katları dolaştıktan sonra müdürün odasının en alt katta olduğunu öğrendim ve hemen oraya gittim. Okuldaki herkes benim hakkımda konuşup gülüyorlardı ne acınası bi durum.

"Hocam ben okula yeni kaydoldum"

Müdür bana bakıp kafasını kağıda eğdi. "Derin Soykan."

"Evet"

"Hosgeldin okula okulu tanıtmama gerek yok zamanla tanıycaksın zaten, şuben 11/A iyi dersler. " dedi.

Adam ne konuştu bee konuşmama bile izin vermedi. Neyse sınıfı buluyum bari.

3. Kata çıkıp etrafta dolandım ve buldum. Kapıyı çalıp sınıfa girdim hoca derse girmişti bile.

"Hocam ben yeni kaydolan öğrenciyim."

"Hmm demekki yeni kaydoldun tanıt kendini arkadaşlarına." ne kadar da tatlı ve sevecen bi kadın.

" Ben derin umarım iyi anlaşırız." deyip boş yer ararken bugün bahçede bana seslenen çocuk konuştu.

"Uvv derin bencee çok iyi anlaşacaz senle." diyip göz kırptı ve pis pis sırıttı salak.

Ben boş yer bulup oturduktan sonra o cocuğun yanındaki kişiye baktım. Yakışıklı ve kaslıydı. Yanımdakı kızz beni dürttü ona dönüp baktım.

"Onlara fazla bakma hatta hiç bulaşma bile tavsiye etmem."

"Neden ki? "

"Bak simdi şu yakışıklı ve kaslı olan arel okulun sahibinin oğlu kendisi. Çok kendini beğenmiş egolu biri kızlar umrunda değildir. Bide bunun bi ikizi var aras çocuk çok tatlı ve sıcakkanlı egolu fln da değil ama o karşı sınıfta. Neyse şu sana laf atan yani arelin yanında oturan da mert, asıl bulaşmaman gereken kişi. Kendisi arelin sağ kolu gibi bişey yakışlı ama çok ibnedir. Okulun en soytarı çocuğu ve kızlara çok düşkündür. Diğeri berk iyi bi çocuk kızlara karşı çok nazik kendisi haa bu arada ben kendimi tanıtmayı unuttum ben ada. " deyip gülümsedi.

Bende gülümseyip "memnun oldum."
dedim.

"Peki bişey sorabilir miyim?" dedim.

"Tabiki sor."

"Bu arelin boynuna ellerini koyan kız kim"

"Haa o mu cansu, adı cıkmış onun. Bu okulda çıkmadığı kimse kalmadı. Kolej diye sadece çıkıyor ama dışarısını bilemem. Onun yanında ki de en yakın arkadaşı ipek o kızın saçını başını yolacam kendini bişey sanıyor salak." dedi.

Güldüm ve önüme dönüp dersi dinledim. Zaten 5 dk sonra zil çalmıştı. Kafamı masaya koydum ada yanıma gelip "Hadi biraz bahçeye inelimm. "dedi.

"Olur" dedim.

Bahçede dolaşmaya başladık. Bana bu okulun nasıl bir yer olduğunu tüm detaylarıyla anlattı ve derse girdik. Zil çalınca eve gitmek için okuldan çıktım. Kapının önünde arel denen o çocuk vardı. Arabasına yaslanmış birilerini bekliyordu.

Beni görünce bakmaya başladı tam giderken
"Yarın düzgün biseyler giyin aptal." dedi.

Şok olmuştum ne alaka diye soracakken yanına uyuz cocuk mert geldi ve vazgeçip eve gittim. Üstümü değiştirip yatağa girdim. Yarın kesinlikle düzgün şeyler giymem gerekiyordu diye söylendim kendi kendime ve uyuyakaldım.

Sabah kalkıp direk hazırlanmaya başladım. Bu sefer dolabımda ki elbiselerden özenle seçtim.

Bence şimdilik bu kıyafet iyiydi ama yine de o lisedekiler gibi değildim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bence şimdilik bu kıyafet iyiydi ama yine de o lisedekiler gibi değildim. Hepsi zengindi onların. Kesinliklee alışverişe çıkacaktım.

Gözüme rikit çekip dudaklarıma nemlendirici sürdüm.
Ayakkabılarımı giyip evden koşarak çıktım. Lanet olsun geç kalacaktım. Koşmaya devam ettim, minibüsü bekletip içine bindim iner inmez yine koşmaya başladım. Lanet olası minibüs neden okulun önünden geçmiyor ki diye söylenirken ayağım taşa takıldı. Tam yere düşecekken biri beni dirseklerimden tuttu. Kafamı kaldırıp tutan kişiye baktım bu areldi.

Ben şok ben iptal ben vefat ...

KOLEJ GÜNLÜĞÜ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin