YB- Reddediliş

244 18 4
                                    

Yalanla Başlasak?- 10.Bölüm

Yerine oturuyor. İşte her şey yerine oturuyor, sonunda. Bunun geleceğini anlamamıştım. Hiçbir zaman da anlayamazdım. Levent neredeyse beni öptü. Ve bundan hoşlanmış olmamın gerçeği beni her şeyden daha fazla ürketiyor. Levent için duygular beslediğim artık kafama oturuyor. En son birinden hoşlandığım zaman; en yakın arkadaşım beni arkadan bıçaklamıştı.

      Bu sefer ne olacak?

      Levent bile aynı şekilde hissetmiyor. Hissediyor mu yoksa? Yok, edemez. O kadar güzel ve zengin kızların arasından, benden hoşlanamaz. Onun işletmesi gereken bir holdingi ve güçlü ve güzel birine ihtiyacı var- ben olmayan biri. Muhtemelen anın büyüsünden dolayı beni öpmek istemişti.

      Yirmi dakika oldu. Işıklar geri dönmüştü ama ben hala, mutfağın beyaz seramikleri üzerinde oturuyordum. Korkağın teşiğim ben. Şimdi nasıl Levent'le yüzleşecektim?

      Yüzüm ellerimin içinde ve arkamı buzdolabına yaslayarak oturuyorum. Neden Levent'e kedimi beslemem gerektiğini söylemiştim ki? Hem de bir kedim bile yokken. Acaba Levent hala oturma odasında mı, yosa gitti mi? Gitmiş olamazdı. Güçlü bir fırtına var. Dur bir dakika, ya benim tepkim yüzümden dışarı fırladıysa?

      Endişelenip, ayaklanıp oturma odasına koşturuyorum. Levent, koltuğun üzerinde sakince uyuyor, şömine hala yanıyorken. Çok sakin ve huzurlu görünüyor. İçim pişmanlıkla doluyor. Kaçmadan önce, beni öpmesine izin vermeliydim.

    Daha geç olmadı, diyor kafamın arkasındaki ses. Bu fikri geri itiyorum. Onun uykusunu bozmak istemem. Ürpertici olurdu.

    Ama beni ona dokunmam için, adeta kendine çekiyor. 

    Uyurken çok genç görünüyor. Her zaman alnında görünen kırışık, gitmiş. Yüzü, sivilcesix ve cilti benimkinden bile daha saf. Kaşları çatılana dek, saçlarını okşadığımı fark etmemiştim.

     Hemen arkaya çekiliyorum. Şu an uyansaydı eğer, çok garip olurdu. Ona bir öpücük borçluyum. O beni öpmek için tüm cesaretini toplamışken, ben ondan kaçıp mutfağa sığınmıştım. Hem,şu an onun bilinci kapalı. Hiçbir hasar yok.

     Yutkunup, yavaşça yüzümü, yüzüne yaklaştırıyorum. Yüzü, diğer tarafa dönük olduğu için, yüzüne yüzüme taraf tutup yavaşça dudaklarından öpüyorum. Adice gülümserken, kendimi çok yaramaz hissediyorum.

    Gözleri aniden açılıyor. Yüzüne şaplak atıyorum. Levent, acı içinde bağırırken doğruluyor. Nefisimi tutuyorum, şaşkınlık içersinde ağzımı ellerimle kapatırken.

    "Niye bana vurdun?!"diye bağırıyor, yanağının kızarmaya başlayan kısmını eliyle kavrarken. 

    "A-A...Sivrisinek,"diye cevaplıyorum, omuzumu silkip. Levent bana garip garip bakıyor,benim cevabımın gerçeklik olma payını sorgularcasına.

"Rica ederim,"diye ekliyorum.

    "Ne için?!"

    "Kanını emilmekten kurtardığım için,"diye cevaplıyorum umursamazcasına. "Şimdi, hadi kalk. Akşam yemeği yiyelim." Oldu işte. Şimdi hiçbir gariplik yok. Mum ışığından önceki halimize geri döndüğümüz için çok mutluyum. Levent, soğuk ve zengin züppe havalarına, ve ben de ondan nefret eden kız havalarıma geri dönüyorum. Aksi taktirde olmasından nefret ederdim.

    Mutfağa doğru, Levent'le adımlıyoruz. Belki, onu o kadar sert vurmamalıydım. Yanağında hala parmaklarımın izi duruyordu. Işıkların geri dönüşüyle ilgili bir şeyler mırıldanıyor. Çaktırmadan, göz ucumdan ona bakıyorum. Saçları tamamen karışmış. Daha önce fark etmemiştim, ama üzerinde takım elbisesi vardı. Tabii ki, diye düşünüyorum gözlerimi devirirken. O başka bir şey giyemiyor ki zaten.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 02, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Yalanla Başlasak? #Wattys2017Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin