Ömer'in Ağzından:
Telefonda duyduklarım beni daha da yıkmıştı.Tramba Yasemin'in çaldığı ayakkabıların lansmanını yapacaktı.Biz ise önceden lansman tarihini vermiştik.Fakat tasarladığım ayakkabının Tramba'nın eline geçmesiyle şuan çaresiz durumdaydım.Bu durumda 3 haftada tasarımların bitmesi imkansızdı.Daha doğamayan bebeğimin acısı bu kadar tazeyken niye daha fazla acı çekmek zorumdaydım?!Gençliğimde çektiğim acılardan sonra ilk defa bu kadar acı çektiğimi hatırlıyordum.Annemin ölümü geldi aklıma.Döktüğüm gözyaşları,dedemin sarf ettiği cümleler...Ve şimdi daha doğmamış bebeğimin ölümü...Hayat bir tek bana mı bu kadar acımasızca davranıyordu.Toparlanmalıydım.Ne kadar zor olursa olsun şu an güçlü olmalıydım.Buzdan duvarlarımla acımı saklayacaktım.Defne' nin odasına hızlıca girdim.Yüzüme nefretle kısa bir süre baktıktan sonra bakışlarını hastanenin beyaz fayanslarına dikti. Yüzüme bakmak bile istemiyordu demek.Kapının önünde dikilirken oluşan büyük sessizlikten sonra onun sesini sonunda duyabilmiştim.
Defne: Neden geldin? Canımı daha çok yakmak için mi? Seni gördükçe aklıma gelen tek şey karının beni öldürmesi...Karnıma atılan tekmeler ...
-Haberim yoktu. Kim kendi bebeğini öldürecek kadını yanında tutar ki?
Defne:Aynı zamanda senin bebeğini taşıyan kadın o.
Cevap veremedim.Ne diyebilirdim? Nasıl Yasemin'in bu kadar tehlikeli olduğunu,bu kadar ileri gidebileceğini fark edememiştim. Bir canlıya zarar vereceği aklıma gelmezdi.
Defne : Ben hâla inanamıyorum.Yakında anne olacak bir kadın nasıl bir bebeğe zarar verebilir?
-Benim de aklım almıyor inan.
Defne: Benim de gitmem gerek artık .Ortada anlaşma felan kalmadı.
Sinirlenmiştim.Ben ona karşı farklı duygular beslerken o hiç mi birşey hissetmemişti?Hızla girdiğim odadan yine hızlı bir şekilde çıktım.Benim çıktığımı höre. Şükrü hemen yanıma geldi.
Şükrü:Defne'nin durumu nasıl Ömer Bey?
Ömer:Hiç iyi değil Şükrü.
diyerek arabaya doğru yürüyünce Şükrü'de arkamdan gelerek kapımı açtı.Oda arabaya bindi.
-Passionis 'e gidelim.
Şükrü:Peki Ömer Bey.
Şirkette
Şirkete girdiğimde hemen sinanın odasına gittim.
-Bu ne demek oluyor Sinan!
Sinan:İşte Tramba lansman yapıyor.Bizim ayakkabılarımızla.
Dedi elime siyah ve üstünde bizim ayakkabılarımızdan bir tanesinin resminin olduğu davetiyeyi elime tutuştururken.
-Üç hafta çok az bir süre.Ne yapabiliriz? Hele ben bu durumdayken herşey çok zor.
Sinan:Ne oldu ?Kötü birşey mi var?
Masaya yumruğumla sert bir şekilde vurdum.
Sinan:Ömer ne oldu kardeşim?
-Koruyamadım onları kardeşim.Yasemin Defne'nin bebeğini düşürttürmüş.
Sinan:Nasıl yapmış?
-Kaçırmış Defne'yi.Sonrada dövdürtmüş.Karnına darbe almasını sağlamış.
Sinan:Bu çok korkunç.Yasemin kontrol edilemez hale geldi.
-Farkındayım.Onu durdurmaya çalışacağım.