children of the storm // chanbaek

-Giriş-

Yer - Avalon
Yıl - 1992
Ay - Nisan
Gün - 8
Saat - 14: 21

Tüm odayı bir anda ağlama sesleri doldurduğunda. Kraliçe, ter içinde ve baygınlıkla başını arkaya yaslamıştı. Doğumu zorlu geçmişti.

"Bir oğlunuz oldu Kraliçem." küçük oğlu kucağına verildiğinde zar zor tüm gücüyle içten bir gülümseme sunmuştu oğluna. Kadın kasedeki suyun içinde duran bezi sıktı ve Kraliçenin ter içinde kalmış anlısını sildi.

"Hoşgeldin oğlum." altın rengi örtüde sarılı oğlunun boynuna dikkat ederek onu göğsüne yasladı. Onun için atan kalbini duymasını istiyordu. "Yıllar sonra sana kölelerin 'Yüce Kral Chanyeol' diyerek sana tapacaklar. Onlara çok iyi ve güçlü bir kral olduğunu göstereceksin oğlum. Senin kanında bir şövalyenin, bir kahramanın kanı var. Yıllar, yıllar sonra ise bu kanı senin oğlun taşıyacak. Bu diyarlarda adıyla korkutacak kölelerini." diye fısıldadı kulağına minik oğlunun. "Çok güçlü olacaksın ve kral sen olacaksın Chanyeol."

Yer - G.Kore-Seul
Yıl - 1992
Ay - Nisan
Gün - 8
Saat - 15:47

"Bir oğlunuz oldu bayan Byun. Çok tatlı ve ufacık."

Hyerin minik oğlunu kucağına aldı ve küçük bebeğin sevimli mırıltılarını dinledi. Minik bebek, annesinin kucağına yerleştiğinde ağlamaları küçük mırıltılara dönmüştü. Kulağını annesinin göğsünün üzerine dayadığında annesinin aşkla atan kalp atışlarını duyabiliyordu. Bu onun ilk dinlediği aşk dolu müzikti. Annesinin kalp atışları...

"Ona ne diye sesleneceğiz?" diye sordu Hyerin kocası Woomin'e.

Woomin büyük ellerini sevimli oğlunun başına koyduğunda küçük kafası elleri arasında kaybolmuştu. Ufacıktı...

"Ona Baekhyun diyelim. Sevimli vede bu babamın ismiydi." dedi ve minik oğlu Baekhyun'a baktı.

Yer - G.Kore-Seul
Yıl - 1998
Ay - Ağustos
Gün - 27
Saat - 19:24

Baekhyun elinde tutuğu kurbağa ile göl kenarında bulunan yazlıklarına doğru koşuyordu. Hava kararmaya başlamıştı ve annesi onu merak edebilirdi. Evden oldukça fazla uzaklaşmıştı.

Minik kurbağa Baekhyun'un eli içinde değişik sesler çıkarırken bu küçük çocuğu güldürüyordu. Elinin içi gıdıklanıyor ve gülerken nefes almasıda zorlaşıyordu. Zaten koştuğu için zar zor nefes alıyordu. Birden ayağı bir taşa takılıp yere düştüğünde her yeri çamur olmuştu ve kurbağa avucunun içinden zıplayarak kaçmayı başardığında hızla uzaklaşmıştı. Düşerken ayağı çamurda kaydığı için Baekhyun başını sert bir şeye çarpmıştı ve sonrası onun için karanlıktı.

•••

Chanyeol ellerini arkasında birleştirdi ve asil bir şekilde Kralın yanında omuzlarını dikleştirdi. Onu, babası gibi görmektense kralı gibi görmeyi tercih ediyordu ki böylece ona asla saygısını kaybetmiyordu.

Birden ormanın içinden ağlama sesi geldiğinde bu Chanyeol'u rahatsız etmişti. Onun sayılan topraklarda birinin ağlamasını istemiyordu. Chanyeol sesin geldiği yere doğru yürümeye başladı.

Hava neredeyse kararacaktı ve sesinden de anlaşıldığı gibi küçük bir çocuğun ormanda ağlaması ters bir durum gibi düşündürmüştü. Orman bu saatlerde tehlikeli bir yer oluyordu. Chanyeol, bir ağaca yaslanmış ve ağlayan küçük çocuğun yanına diz çöktü. "Neyin var?" diye sordu nazikçe.