"Merhaba ben yürüyüşe çıkmıştım kafam da dağınıktı ne kadar uzaklaştığımı fark etmemişim. Geçiyorsan beni merkeze bırakır mısın?" Çok hızlı konuşmuştu.
"Ha bu arada ben Emre."dedi elini uzatarak elini sıktım ve "Doğa."dedim.
Soğuk bir yüzü vardı ve bu soğukluk ona gerçekten çok yakışıyordu.
Doğa:"Merkezden geçeceğim seni bırakabilirim."
Emre:"Çok teşekkür ederim,gerçekten."
Doğa:"Önemli değil."
Sürücü koltuğuna geçtim o da yan tarafımdaki yolcu koltuğuna oturdu ve arabayı çalıştırdım.Dağ evi için alışverişi bahsettiği merkezden yapıyorduk ve yaklaşık 20 dakikalık bir mesafe vardı.
Yol boyunca hiç konuşmadık. Arabayı durdurduğumda "Yarın görüşürüz"diyerek arabadan indi.
Yarın görüşürüz? Ne demek istemişti ki sanırım yanlışlıkla söyledi, neyse...Eve vardığımda odama gidip yatağıma uzandım. O çocuktan gerçekten etkilenmiştim.
*Yarenden
Sabah uyandığımda aklımda sadece çanta vardı.Banyoya gidip yüzümü yıkadım. Üzerimi giyinip hazırlandıktan sonra yatağın altından çantayı almak için uzandım ama çanta yoktu. Eğilip iyice yatağın altını kontrol ettim ama orada değildi.
Annem temizlik yapmışsa yerini değiştirmiştir diye düşünerek odayı iyice aradım ama yoktu.
Aşağı indim annem kahvaltıyı hazırlıyor babamsa gazete okuyordu.
"Odamda çanta vardı yatağın altında sizmi aldınız?"dediğimde ıkiside kafasını kaldırıp görmedilerini söyledi.
Odama çıkıp birdaha aramaya başladım, her tarafa baktım ama yoktu. Nereye gitmiş olabilirdiki?
Doğayı Nehiri ve Cansuyu arayıp bize gelmelerini söyledim.
Babam ve annem işe gittikten yarım saat sonra kızların hepsi bizim evdeydi. Çantayı bulamadığımı söylediğimde hep beraber tüm evi aradık ama yoktu.Demek ki yabancı biri girip almıştı belkide o mavi gözlü çocuktu. Kızlarla bu konu hakkında konuşmaya o kadar dalmıştık ki havanın karardığını fark etmemiştik.
Kızlar evden çıktığında kendimi güvensiz hissediyordum sonuçta eve girebilen biri vardı bana ve aileme her türlü zarar verebilirdi.
Birkaç dakika sonra kapı çaldı. Açtığımda yerde siyah bir kutu duruyordu. Alıp içeri geçtim.Kutuyu açtığımda kızlarla benim resmimiz vardı hemde az önce benim odamda çekilmişti. Üzerindeki notta "Bulamamanız kötü olmuş." Yazıyordu.
Koşarak odama gittim. Resimde yatağın üzerinde oturuyorduk aynı şekilde yatağa oturdum ve karşımdaki pencereden çekilmiş olduğunu anladım büyük ihtimal ağaca çıkmıştı. Bu kadar yakınımızdaydı ve onu fark edememiştik.
Hala orada olup olmadığını anlamak için pencereden aşağıya ve ağaca dikkatlice baktım ama kimse yoktu. Pencereyi kapattım.
Doğayı aradım diğer kızlara haber vermeden gelmesini söyledim onları korkutmak istemiyordum. Geleceğini söyledi ve telefonu kapattık.
*Doğadan
Yarın yarışlarım vardı. Evin havuzunda çalışmam gerekiyordu hem de biraz korkuyordum.O yüzden Ateşi arayıp Yaren'in korktuğunu ve onun yanına gitmesini söyledim. Beni şaşırtmayarak hemen kabul etti ve yarım saate orada olacağını söyledi.
*Yarenden
Kapı çaldığında hızla kapıyı açtım karşımda Ateş duruyordu."Ateş senin burada ne işin var?"
Ateş:"Doğa biraz korktuğunu söyledi bende geldim. Iyi misin?"
Yaren:"Sayılır da Doğa gelmiyor mu?"
Ateş:"Sanırım gelmeyecek."Bunu neden yaptığını bir türlü anlamıyorum. Keşke Nehiri ya da Cansuyu arasaydım.
Yaren:"Içeri geçmeyecek misin?"
Ateş:"Olur."dedikten sonra beraber salona geçtik.
Ateş:"Neden korktun?"
Yaren:"Önemli birşey değil."
Ateş:"Bazen seni anlamakta zorluk çekiyorum. Birşeyler var ve bana anlatmıyorsun."
Yaren:"Çünkü sana güvenmiyorum." düşüncemi yanlışlıkla dışardan söylemiştim.
Bir süre hiçbirşey söylemedi.
Ateş:"Çünkü daha önce bana güvenmeyi hiç denemedin. Sen bana değil Meriçe güvenmiyorsun benim de onun gibi olduğumu düşünüyorsun bana ön yargıyla yaklaşıyorsun ama öyle değil Yaren inan bana."
Yaren:"Şu dağ evindeki çocuk bulduğum çantayı polise götürmek için yatağın altına koymuştum ama sabah bulamadım. Kızları çağırdım onlar gittikten sonra kapı çaldı ve bir kutu buldum içinde resmimiz vardı benim odamın penceresinden bizi çekmiş."
Ateş:"Keşke söyleseydin sana ve kızlara zarar gelebilirdi Yaren. Çantayı akşam bana verseydin polise götürürdüm. Ailen ne zaman gelecek?"
Yaren:"Sabah."dediğim an üst kattan ses geldi.Ateşle birbirimize bakıp aynı anda ayağa kalktık. Ben mutfağa gidip bıçak aldığımda afallamış bir şekilde bana baktı.
Ne yani yukarıda ne olduğunu bilemeyiz değil mi?
Çıktığımızda odamın nerde olduğunu sordu gösterdim. Pencereyi kapattığımı net olarak hatırlıyordum ama şuan açıktı. Ateşe bakıp pencereyi inmeden kapattığımı söyledim.
Gidip pencereden dışarı baktıktan sonra pencereyi kapattı ve kimsenin olmadığını söyleyerek geri döndü.
Aşağı indik o salona geçti bende mutfağa gittim bıçağı bıraktıktan sonra bize kahve hazırladım.
Uzattığım bardağı dikkatlice alıp içmeye başladı. İçerken hiçbir şey söylemedi. Kahvesi bittikten sonra Ateş "Ben gideyim artık."diyerek ayağa kalktığında "Ne? Şimdi mi?"dedim.
Ateş:"Gitmiyim mi?"dedi.
Ne kadar güçlü ve cesur olsamda böyle birşeyden korkmamak elde değildi.
Yaren:"Git, yani sen bilirsin."
Ateş:"Gitmemi istemediğini biliyorum, zaten istesende seni bu gece burada yanlız bırakmam."dedikten sonra benim kahve bardağımı da alıp mutfağa gitti seslerden bardakları bulaşık makinesine yerleştirdiğini anladım.Geri döndüğünde "Uykun var mı?"dedi.
Yaren:"Aslında evet."
Ateş:"Tamam o zaman yanlız uyuma istersen yani şey korkarsın diye söyledim ben odandaki koltukta uyurum." Birden lafı döndürme çabası hoşuma gidince istemsizce gülümsedim.Yere bakarak gözlerini kaçırdığında "Tamam o zaman ben sana rahat birşeyler getireyim." dedikten sonra babamla annemin odasına gittim ve babamın en küçük pijama alt ve üstünü buldum.
"Ateş nerdesin" diye bağırdığımda "Odandayım."diye karşılık verdi.
Odaya geçip kıyafetleri uzattığımda tshirtü geri verdi ve "tshirtle uyuyamıyorum." deyip piç smile attı.
Gardrobumdan pijamamı (uzun kollu geniş beyaz tshirt ve kısa siyah şort, tshirt şorttan daha uzun görünüyordu.) aldıktan sonra banyoma girdim ve üzerimi değiştirdim.
Çıkarken Ateşe giyinip giyinmediğini sorup çıktım.
Onu öyle görünce bir an donakaldım vücudu gerçekten çok iyiydi bunu zaten biliyordum okul basketbol takım kaptanıydı ve bazı maçlarda tshirtünü çıkarması salondaki tüm kızların arasında fısıldaşmasına neden oluyordu. Geniş omuzları çıkık köprücük kemikleri ve belirgin karın kasları... Gözlerimi kaçırarak ona yastık ve örtü verdim.
Koltuk çok büyük sayılmazdı, aslında Ateş oraya çok büyüktü. Yatağım 2 kişilikti ve baya büyüktü aslında ikimiz çok rahat sığardık sonuçta Ateş buraya ben korktuğum için gelmişti ve onun yanındayken neredeyse ilk defa bu kadar güvende hissetmiştim.
Yatağa girdim ama uyuyamıyordum içim rahat etmiyordu.
Yaren:"Ateş uyudun mu?"
Ateş:"Hayır."
Yaren:"Düşündüm de orada rahat edemezsin yanımda uyuyabilirsin tabi istersen."
Ateş:"Olur."dedi teklifimi bekliyormuş gibi ve yatağa geldi. "Iyi hissediyor musun."diye sorduğunda çok emin bir şekilde "Evet."diyebildim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Küçük Bir İpucu Öleceksiniz!
Misterio / Suspenso"Hikayenin %50si yaşanmış olaylara dayanıyor." Hiç birşeyden haberi olmayan 4 kız ipuçlarını çözmeye başlar acaba ipuçlarının onlara anlatmaya çalıştığı şey ne?