"Çünkü hayat,birinin tüm kalbiyle senin yanında olduğunu bildiğinde güzelleşiyor." (CAN YÜCEL). Yine iğrenç içki kokuları arasında ağzımda kan tadıyla uyandım.Alışmış olmanın verdiği rahatlıkla ayağı kalkıp yüzümü yıkamaya gittim babam her zaman ki gibi içmişti kavga sonunda yine dayak yemiştim ama umrumda bile değildi babamı annemin ölümü için suçlardım ve ne zaman bu konuyu açsak dayak yerdim.Yüzümü yıkadıktan sonra hemen yan odadaki babaannemin yanına gittim .Babaannem şu hayatta tek yaşama sebebimdi herşeyim tüm hayatımdı.Babama katlanmamın tek sebebide oydu.Babaannem gülen yüzüyle biraz buruk bir şekilde baktı bana dayak yediğimi biliyodu her seferinde araya girmek istese babam onuda itip atıyordu bir yerlerini çarpıyordu o yüzden onu gelmemesi için ikna etmiştim çünkü benim yaralarım bir kaç güne geçmesine rağmen onun acıları haftalarca devam ediyordu.Yanaklarına öpücükler kondurup hazırlanmaya gittim yaralarımı evdeki artık malzemelerle kapattım. İşe gitmek üzere yola koyuldum.18 yaşındaydım ve okuma gibi bir lüksü kendimde bulamamıştım.Babaannemin ilaçlarına yiyeceklerine herşeyine ben bakıyordum .Babam denen şerefsiz şimdi gidip belki günler boyu eve gelmeyecekti.Bu yüzden benim çalışmam gerekiyordu .İş yerinin kapısına geldiğimde derin bir nefes alıp verdim.İçeri girdiğimde müdürün yine iğrenç bakışlarına maruz kaldım.Tam bir pislikti her seferinde baştan aşağı beni inceleyip gözleriyle yiyordu.Gidip iş kıyafetlerini üstüme geçirdim.Arkamdan gelen Duru sesiyle irkildim tabiki bu benim deli arkadaşım İlayda "Duru kızım senin gibi bir güzellikle bu pislik yerde çalışmam ben". Başlama yine İlayda . İlayda hep böyleydi beni sürekli överdi derdi neydi bu kızın anlamıyorum.Sebepsizce aynaya baktım ve ilaydanın dediği kadar güzelmiydim ? Kumral uzun saçlarım beyaz yüzümle aslında güzel görünüyodum diye düşünmeyi bırakıp içeri geçtim. Müşterilerle ilgilen diyen müdürün sesiyle irkildim.Masaya doğru ilerledim aslında hiçbir zaman müsterilerin yüzüne bakmak istememiştim bu zamana kadar çünkü birileri ya göz kırpar ya öpücük yatar hatta numarasını vermeye bile çalışırdı ama bu adamı merak etmiştim başını biraz eğmişti ve kafasındaki şapkadanda yüzü tamamen görünmez olmuştu. "Buyrun ne istersiniz." Elindeki sigarayı bırakmadan viski dedi.Başka birşey diye sordum. Hiçbir tepki vermemişti. Bende viskisini alıp masasına götürdüm .Çokta takmadan diğer müşterilerle ilgilendim.Adam kalkarken ilk defa yüzüme baktı yüzünde sert bir ifade vardı.Hem korkutucu hemde esrarengiz.sonrasında gözleri bedenimde dolaştı ve Arkasını dönüp gitti daha sonrası yorucu bir günün ardından hazırlanıp işten çıktım.Hızlı adımlarla eve yürürken köşede gördüğüm şeyle dehşete düştüm bir grup kişi birini öldüresiye dövüyordu sonrasında yan taraftaki arabadan bir adam indi evet oydu bugün kafede gördüğüm o esrarengiz adam. Silahını çıkarıp tek el kurşunla adamın kafasına sıktı.Dehşetle izledim olanları .Sakinleşmem gerekiyordu krizim tutabilirdi.Kendimi sakinleştirmeye çalıştığım sırada adam arkasını döndü ve göz göze geldik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Esrarengiz mafya
ChickLitO acılarımı göremeyecek kadar nefret doluydu.Benim acı çekmem ona zevk veriyordu.Aslında nefreti bana değildi bu sonradan anlayacaktım.