Bundan 10-13 sene önceydi.
Yanılmıyorsam henüz 8 yaşındaydım.Arkadaşlarımla, her okuldan sonra olduğu gibi, yakan top oynuyorduk.
Top atma sırası bana gelmişti.Genellikle ben topu attığımda hiç kimseye değmezdi.
O zaman da öyle oldu.
Topu attığımda o kadar yükseğe attım ki hiç kimseye değmeden direkt yola uçtu.O zamana kadar benim uçurduğum tüm topları getiren Gökhan da bu durumdan bıkmış olacak ki
"Bu sefer ben gitmeyeceğim" diye bağırdı. Ve beni hafifçe ileri doğru itti "bu sefer sen getir" diyerek.Biraz alınmıştım aslında.
'Bir top için bu kadar büyük bir tepkiye ne gerek vardı, beni neden arkadaşlarımın yanında bu şekilde aşağıladı..'
Diye düşünüp ilerlerken birden tüm arkadaşlarımın çığlık çığlığa "Ece dur!" "Ecee gitme" diye bağırışları kulaklarımı doldurdu.O anda gerçek dünyaya döndüm ama bu benim için pek bir fayda sağlamadı.
Üzerime doğru gelen kocaman bir kamyon gördüm. Ama o anın heyecanından mı bilmem,
çok, çok fazla büyük geldi gözüme.Ondan sonra yalnızca, gözlerimi açtığımda gözlerimin yandığını hissettim.
Kırmızı bir buğu vardı gözlerimin üzerinde. Ve sol şakağımın biraz daha üstü gerçekten çok acıyordu.
Gözümdeki kırmızı buğudan dolayı pek seçemesem de sesinden beni taşıyan kişinin babam olduğunu anladım.
Sanırım benimle konuşuyordu.
Ne dediğini anlamasam da, çok endişeli olduğunu anlayabiliyordum.İlk defa onun bu kadar titrediğini hissediyordum.
Endişelenmesini istemediğim için kolumu kıpırdatmaya çalıştım.
Ama o.. kıpırdamıyordu..
Gözümden bir damla yaş süzüldü o anda.Kanlı bir yaş...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ECE
Misterio / SuspensoHenüz 8 yaşındayken kendisine kamyon çarpan ve bu yüzden komaya giren bir kızın hikayesi. O kız ne görebiliyor ne de konuşabiliyor, yalnızca duyuyor ve hissediyor.. Bu kitap benim ilk kitabım. Umarım kitabı okurken zevk alırsınız. İyi okumalar...